Dünya medyasında önde gelen İngiliz, Fransız ve Alman medya kuruluşları ile Hollandalı bir sivil toplum kuruluşunun ortak yürüttüğü ve bugün raporunun yayınladığı mülteci soruşturmasına göre, Yunanistan polisinin bazı çetelerle Meriç Nehri’ni geçen mültecilere eziyet uygulayan operasyonlar yaptığı ortaya çıktı. Soruşturma raporunda bazı mültecilerin polis ve bu çete liderleri tarafından işe alınıp 25 günlük vize karşılığında diğer mültecileri dövdüğü, soyduğu ve saldırdığı belirtildi.
İngiltere merkezli Guardian, Fransa merkezli Le Monde, Almanya merkezli Der Siegel ile ARD Report München medya kuruluşları ve Hollandalı bilgi edinme üzerine faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Lighthouse Reports; Yunanistan’a geçmeye çalışan mültecilerin uğradığı eziyeti ortaya koyan soruşturma raporunu açıkladı. Buna göre, Yunanistan polisi bazı çetelerle işbirliği yaparak mültecilerden bazılarını alı koyup bu kişilere Türkiye’den Meriç Nehri’ni geçen diğer mültecileri zorla dövdürdüğü, soydurduğu ve lastik botlarla yasadışı bir şekilde nehrin karşı kıyısına geri gönderdiği belirtildi.
Guardian’ın manşetine taşıdığı haberde itirafçıların yüzleri böyle gizlendi
Bugün yayınlanan basın açıklamasında “Sığınmacılar, gözaltı yerlerinden polis kamyonlarıyla nehir kıyısına götürülüyor ve burada Yunan polisinin gözü önünde kar maskesi giyen adamlar tarafından zorla lastik botlara bindiriliyorlar. Sonra bu maskeli adamlar onları diğer tarafa taşıyor” denildi.
Yunanistan’ın bazı göçmenlere para vererek diğer göçmenleri dövdürdüğü ve eşyalarını çaldırdığı ortaya çıktı
‘25 GÜNLÜK VİZE KARŞILIĞINDA DİĞER MÜLTECİLERE SALDIRMAK ZORUNDA KALIYORLAR’
Mültecilerin ifadelerine, fotoğraflara ve videolara dayandırılan soruşturmada; ‘bazı mültecilerin’, alı konularak zorla Yunanistan polisiyle çalıştırılıp 25 günlük geçici vize karşılığında diğer mültecileri soydukları, dövdükleri ve saldırdıkları ifade edildi. Kendilerine ‘köle’ diyen bir mültecinin ifadesine göre, bu kişiler operasyonlar arasında Meriç Nehri çevresindeki üç farklı Yunanistan polis karakolunda gözetim altına tutulduğu belirtildi. Raporda bu karakollardan iki tanesinin Tychero ve Neo Cheimonio olduğu vurgulandı.
Yunanistan’ın sığınmacılara uyguladığı şiddet ve çaresiz insanların boğulmasına göz yumması yıllardır gündemde. Fotoğraf 2015 yılında AP tarafından servis edilmiş
‘YA POLİSLE ÇALIŞACAK YA DA HAPSE GİRECEKTİ’
Soruşturma raporunda “Görüştüğümüz altı adamın, geri gönderme operasyonları sırasında telefonlarını yanlarında bulundurmalarına izin verilmedi. Ancak bazıları Tychero’daki karakolun içinden bazı fotoğraflar çekmeyi başardı ve diğerleri polisle birlikte çalışan Suriyeli gangsterin fotoğraflarını çekti. Bu görseller, eski kölelerin bize anlattığı hikayeleri doğrulamamıza yardımcı oldu” ifadelerine yer verildi. Raporda “Bassel, korkunç bir seçimle karşı karşıya kaldığında yarı çıplak, yaralanmış ve dövülmüştü. Ya kendisini kaçıranlar için, Yunan polisi için çalışmayı kabul edecekti ya da insan kaçakçılığıyla suçlanıp hapse girecekti” denildi.
Eldeki video kayıtları ve itiraflar ‘herkesin bildiği’ sırrı ortaya koyuyor
HERKESİN BİLDİĞİ BARİZ SIR
Mültecilerin Yunanistan’a geçmek için insan kaçakçılarına 5 bin Euro ödedikleri belirtilen raporda ayrıca “Sınıra yakın Rum köylerinin sakinleri de kaçakların polis adına geri itmeler yapmasının bölgede ‘bariz bir sır’ olduğunu ifade etti. Meriç’teki yasak bölgeye girmelerine izin verilen çiftçiler ve balıkçılar, mültecilerin işlerini yaparken defalarca gözlemledi” ifadeleri yer aldı.