Yaklaşık 25 yıldır İngiltere’de yaşayan Vakkas Dutlu (51), 6 yıldır gelmediği memleketi Besni’ye 23 Ocak’ta geldi.
Aile yakınlarıyla vakit geçiren ve annesinden miras kalan kimi yerleri satıp İngiltere’de mesken almayı planlayan Dutlu, işlerini halledip İngiltere’ye dönmenin hazırlıklarını yapıyordu. Gereksinimi olmasına karşın miras kalan konutu “ana yadigarı” diye satmaya kıyamayan Dutlu, bu konutta Kahramanmaraş merkezli 7,7 büyüklüğündeki sarsıntıya yakalandı.
Göçük altında kalan ve cansız vücudu sarsıntının 5’inci günü çıkarılan Dutlu gözyaşları ortasında toprağa verildi.
DEPREMDE 8 AKRABASINI KAYBETTİ
Aynı zelzelede göçük altında 8 saat kaldıktan sonra kurtarılan ve tedavisine Gaziantep’teki Medical Point Hastanesinde devam edilen Vakkas Dutlu’nun ablası Meryem Öztürk, AA muhabirine, zelzele anını hatırlamak istemediğini söyledi.
Enkazdan ismini bilmediği bireylerce kurtarıldığını tabir eden Öztürk, “Beni erken çıkarmasalardı mesken büsbütün üzerime yıkılacaktı. Çok değişik bir şeydi o an. Çıktıktan sonra ‘Senin ayağın kesilecek.’ dediler lakin çok şükür kesilmedi. Buna da şükür.” dedi.
Depremde kardeşini, oğlunu, gelinini, torununu, eltisini, amcasını ve onun 2 çocuğunu kaybettiğini anlatan Öztürk bu acıya dayanmanın çok güç olduğunu belirtti.
Öztürk göçük altında kaldığı saatleri ise şöyle anlattı:
“İlk kurtulamayacağım sandım. Çocuklarım, kardeşim gelecek artık diyordum. Daima o denli düşündüm. Bizim altımızda dükkanda tüpler vardı. Onlardan sızıntı olur mu diye çok korktum. Vefatı yaşadım resmen. Ben hissettim onların öldüğünü ancak bana bugün söylediler. Keşke onlar da en azından yaralı olsalardı. Hiç olmazsa kurtulurlardı. Sevdikleriniz yanınızda olmadıktan sonra hayat neye fayda.”
Kardeşi Vakkas Dutlu’yu anlatırken gözleri dolan acılı abla, kardeşinin 1 hafta evvel Besni’ye geldiğini aktardı.
Kardeşini çok sevdiğini lisana getiren Öztürk şöyle devam etti:
“Kardeşim 1 hafta evvel gelmişti, o da gitti. Ben ona yemek hazırladım akşamdan. Sabah kalkıp ona götürecektim ancak nasip olmadı. Ben kurtulduğuma şükür mü edeyim yoksa sevdiklerim için ağlayayım mı bilemedim. Sevdiklerim öldü biliyorum ancak bilmemezlikten geliyorum. Sevdiklerim yok, çok canım acıyor, bu acı oburmuş. ‘İşlerim var, 40-50 gün kalıp döneceğim.’ dedi. 23 Ocak’ta geldi, 1 hafta birlikte vakit geçirdik. 6 yıldır gelmiyordu. Orada biraz iş yerini yola koymuştu, kendisine konut ve otomobil alacaktı. Annemlerin meskenini ‘Annemin hatırası’ dedi satmaya kıyamadı. O meskende zelzeleye yakalandı, orada öldü.”
Plastik ve estetik cerrahı operatör tabip Ufuk Küçük ise Öztürk’ün durumunun âlâ olduğunu söyledi.
Hastayı yakında taburcu edeceklerini belirten Küçük, “Depremde kolun altında bacağı sıkışmış bir hastaydı. Geldiğinde acil olarak böbrek işlevlerini korumak için diyalize alındı. Daha sonra bacaktaki meyyit yerler temizlendi. Bacağındaki yarayı büsbütün kapattık. Şu an taburcu kademesinde.” dedi.