Küresel çip krizi tüm süratiyle devam ederken, geçtiğimiz günlerde yaşanan Tayvan-Çin tansiyonu kaygıları daha da artırdı. Tayvan’ın çip üretiminin yüzde 65’ini karşılaması münasebetiyle uzmanlar, bu bölgede yaşanacak bir tansiyonun dünyayı önemli bir krize sürükleyeceğinin altını çiziyor.
Bilgisayarlardan akıllı telefonlara, uçaklardan elektrikli araçlara kadar birçok aygıt ve teknoloji temelini oluşturan mikroçiplerin üretimi için birçok ülke de pazardaki Asya egemenliğine alternatif olmak için kolları sıvadı.
ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere pek çok ülke pazarın muhtaçlığını karşılamak için altyapı çalışmaları yürütüyor. Türkiye’de son periyotta savunma sanayi başta olmak üzere ortaya koyduğu yerli ve milli ürünlere bir yenisini daha eklemeyi başardı.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş’un geçen hafta Kayseri’de müjdelediği yerli çip muştusu için birinci önemli adım atıldı.
İLK YERLİ ÇİP 2-3 YIL İÇİNDE HAZIR
Türkiye’de yerli çip çalışmalarıyla bilinen ve ASELSAN başta olmak üzere birçok kurumla iş birliği yapan YongaTek Microelectronics’in CEO’su Ali Baran Milliyet gazetesine kıymetli açıklamalarda bulundu. Çip üretimi konusunda atılacak adımların epey kıymetli olduğunu Baran hususla ilgili, “Türkiye ismine yapılan bu açıklama çok heyecan verici fakat bu biraz vakit alan bir süreç. Altyapı kurma çalışmaları, çeşitli yatırımlarla birlikte bugün bu kararı aldığınızda üretim sınırından birinci çipin çıkması için 2 ila 3 yıllık bir mühlet geçmesi gerekiyor” dedi.
Çip teknolojisinin gündelik hayata 1980’li yıllardan itibaren girmeye başladığını lisana getiren Baran, bu süreçte tasarım, araştırma ve geliştirme sürecinin ABD’de yapıldığını, üretimin ise Asya’da gerçekleştirildiğini söz etti. Baran ayrıcı bugün çip pazarının hacmini 500 ila 600 milyar dolarlık bir kapasiteye ulaştığını belirtti.
OYUNUN KURALLARI TEKRAR YAZILACAK
Üretimin büyük oranda Asya bölgesinde gerçekleşmesinin potansiyel kriz durumlarında tüm dünyayı etkileyeceğini vurgulayan Baran, “Yakın vakitte yaşanan Tayvan-Çin tansiyonuna bakalım. Bu kriz önümüzdeki periyotta büyürse yaşanacakları kolay bir kriz olarak tanımlayamayız. Bu tüm dünyayı etkileyecek ve oyunun kurallarının tekrar oluşturulacağı bir sonuç doğurur” dedi.
YERLİ ÇİP’İN GLOBAL PAZARA GİRMESİ BEYAZ EŞYALARLA ENTAGRASYONA BAĞLI
Türkiye’nin çip üretimi konusunda geç kaldığını vurgulayan Baran, son devirde yaşanan gelişmelerin umut verici olduğunu belirterek kelamlarına şöyle devam etti:
“İhracatımızın kıymetli bir kısmını bu kalemler oluşturuyor. Beyaz eşya üretiminde Avrupa ile yarışan birçok markamız var. Sorumuzun karşılığı da burada gizli. Biz şayet üretimimizi bu bölümlere entegre edebilirsek o vakit global pazara girebileceğimize inanıyoruz. Yani kendi pazarımızı doyurursak dünya pazarına da girmiş olacağız. Yerli şirketlerimizi yerli çipe yönlendirecek adımlar atılırsa bu işte kıymetli bir oyuncu olabileceğimize inancım tam.”
MALEZYA MODELİ ÖRNEK ALINMALI
Küresel teknoloji markalarının Avrupa’da değerli yatırımlar yaptığına dikkat çeken Ali Baran, “Büyük oyuncuların da Türkiye’ye davet edilmesi ilerleme açısından çok kritik bir ehemmiyete sahip” dedi.
Malezya modelini örnek gösteren. “Malezya bugün kıymetli üreticilerden birisi ve kıssasını motamot bu formda oluşturdu. Birinci evvel büyük üreticileri ülkelerine çekecek bir yer hazırladılar. Bu formda yaparsak yerli fabrikalarımızla pazarı domine edip bir çip üretim üssüne dönüşebiliriz” ifadelerini kullandı.
‘KIRMIK’ SERİ ÜRETİME HAZIRLANIYOR
Türkiye’de yerli çip üretimi için değerli adımlar atıldığını belirten Ali Baran, yerli şirketlerin memleketler arası konsorsiyumlara dahil olarak bu alandaki gelişmeleri takip ettiğini ve bu tecrübelerin yerli çipe aktarılacağını belirtti.
Baran, “Biz YongaTek Microelectronics şirketini kurarken yerli ve ulusal çip üretimine talip olduk. Bu amaçla Türkiye’de birinci kere ‘Kırmık’ platformunu ürettik. Bu şu demek: Biz savunma sanayi ve otomotiv bölümü başta olmak üzere birçok dal tarafından kullanılacak bir çip yaptık. Bu eserimiz şu an deneysel basamakta ve testleri yapılıyor. Sayın Sanayi Bakanı’mız da eserimizin tanıtımında bizimle birlikteydi” dedi.
“Bir sonraki etapta ‘Kırmık’ manzara sürece çipini bir eser olarak yerli ve ulusal şirketlerimizin gereksinimlerine karşılık verecek halde seri üretime geçmesini hedefliyoruz. Böylelikle akıllı kent uygulamaları, otomotiv ve savunma endüstrimizde değerli bir kalem yerlileşmiş olacak.”