Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, İstanbul’un Fethi’nin 569’uncu yıldönümünün kutlandığını hatırlatarak “Fetih ruhunun bu ülkede bir karşılığı var mı, insanları kanatlandırmaya yarar mı, bilmiyorum. Ama Türkiye’nin özellikle seküler aydınlarının fetihle işgali karıştırdıklarını biliyorum. Fetihle işgali karıştıran Müslüman bir toplumun aydınının zihni işgal altındadır, iğdiş edilmiştir” görüşünü dile getirdi.
Bilim, düşünce, sanat, siyaset ve ahlâkta büyük açılımlar ile insanlığın önünü açan çığır açıcı atılımların fetih ruhuyla, eşyanın hakikatini keşfetme çabasıyla gerçekleşebileceğini yazan Kaplan, “Bir kez daha hatırlatmak istiyorum: Bu ülke Batılı emperyalistler tarafından fiilen işgal edilemedi ama zihnen işgal edildi. Bu ülkenin sözüm ona aydınları celladına âşık edildi.
O yüzden bu ülkenin hâs aydınları, ön açacak, ön alacak çilekeş öncü kuşakları, tarihî derinliğinin ve kültürel zenginliğinin eseri kolektif iradesinin temsilcisi yerli entejijansiyası yok” düşüncesini dile getirdi.
“Maddî fetih, kılıçla gerçekleşir ama önce zihinde ve zihinle şekillenir, sonra kalpte ve kalple olgunlaşır, en sonundaysa ruhta ve ruhla gerçeğe dönüşür” dönüşür diyen Kaplan, “Fetih, işgal değildir; kapıların açılmasıdır. Zihin, gönül ve ruh kapılarının canlanması, hayata kavuşması” yorumunu yaptı.
Yazının tamamını okumak için