Yeni Şafak muharriri Mehmet Acet, 2021 yılının son aylarında tırmanışa geçen enflasyon ve hayat pahalılığının 2022 ortasında da iktisadın bir numaralı sorunu olarak karşımızda durduğunu yazdı.
“Enflasyon dışında, kur atakları ve CDS priminin artması nedeniyle borçlanma maliyetlerinin yükselmesini de, ikinci ve üçüncü sıradaki önemli meseleler olarak nitelendirmek mümkün” diyen Acet, iktisada salt bu çerçeveden bakarak ‘kriz tellallığı yapmanın’ Türkiye iktisadına ve dün açıklanan 5 aylık bütçe performansına haksızlık manasına geleceğini söz etti.
Acet, yazısında dün Bakan Nurettin Nebati’nin, mayıs ayı ait açıkladığı “2022 yılı Mayıs ayında 144 milyar lira bütçe fazlası, 161,9 milyar lira faiz dışı fazla verilmiştir. Böylelikle, yılın birinci 5 aylık periyodunda toplam bütçe fazlası 124,6 milyar liraya, faiz dışı fazla ise 246,5 milyar liraya ulaşmıştır.” bilgilerine yer verdi.
Acet şöyle devam etti:
“Bütçe performansında yakalanan bu hoş ivmenin ardında hiç kuşkusuz, hükümetin büyüme odaklı bir iktisat programı yürütme kararlılığı var.
Dünya ile karşılaştırdığımızda, enflasyonda negatif lakin büyümede olumlu halde ayrışıyoruz.
2021 yılını çift hanenin üstünde büyüyen yalnızca birkaç ülkeden biri olduk.
2022 yılının birinci çeyreğinde yakalanan 7,3 oranında büyüme ile de Avrupa üçüncüsü, dünya altıncısı olduk.
Büyüme kompozisyonuna bakıldığında da, elde edilen bu sonucun çabucak hemen yarısının dış talep yani ihracat katkısıyla olması (yüzde 47), kaliteli bir büyüme performansının sergilendiği manasına geliyor.”
Yazının tamamını okumak için