Hava sıcaklıklarının yılın en yüksek seviyelerine çıktığı yaz aylarında pek çok sağlık sorunu da görülebiliyor. Yaz hastalıkları ve bu dönemde ortaya çıkan sağlık sorunları konusunda en riskli gruplar arasında anne adayları yer alıyor. Anne adaylarının yazın bazı noktalara dikkat etmesi hem kendilerinin hem de bebeklerinin sağlığı açısından önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Hazel Çağın Kuzey, yaz aylarında hamileler için önemli önerilerde bulundu.
Gebelik süreci, çok farklı heyecanları içinde barındırmaktadır. Bir yandan bebek için yapılan hazırlıklar hızla sürerken, anne adayları için yaz ayları gebelik öncesi döneme göre çok farklı geçebilir. Gebelikte değişen hormonlar anne adaylarında farklı etkilere yol açabilir. Örneğin yalancı menopoz durumu sıklıkla anne adaylarında görülebilmektedir. Gebelikte kadınlar sıcağı daha fazla hissedebilirler. İkinci bir nokta da gebelik döneminde sıvı tüketimi artar; gebelik yaz dönemine denk geldiyse sıvı ihtiyacı daha da yükselebilir. Hormonlar ve sıcağı daha fazla hissetmeleri nedeniyle anne adayları daha fazla terleyebilir ve sıvı kayıpları sık görülür. Bu nedenle gebelerin sıvı tüketimini artırması gerekmektedir.
Yazın oluşan cilt lekeleri kalıcı olabilir
Yazın yine gebelik hormonlarına bağlı olarak güneş ışınları nedeniyle ciltte de bazı değişiklikler olabilir. Eğer bu dönemde güneş koruyucu kullanılmazsa, bu lekeler kalıcı olabilir. Bu nedenle gebelerin mutlaka koruyucu ürün kullanmaları gerekmektedir. Bunun yanında yaz mevsimindeki bir diğer tehlike de meyvelerin çok çeşitli olması ile ilgilidir. Yaz mevsiminde özellikle glisemik endeksi yüksek meyveler gebelik diyabeti riskini artırdığından gebelerin bu meyveleri büyük miktarlarda tüketmemesi gerekir. Şeker içeriği yüksek meyveler bebekte aşırı kilo alımı veya bebeğin kan şekerinde düzensizliklere de neden olabilmektedir.
Islak mayo nedeniyle kapılan enfeksiyon erken doğumu getirebilir
Düşük tehlikesi veya erken doğum tehlikesi altında bulunmayan, idrar yolu enfeksiyonu ya da vajinal enfeksiyonu olmayan gebeler havuz ya da denize girebilir. Ancak havuzun ve denizin hijyeni farklıdır. Gebelerin çok iyi temizlendiğini bildikleri havuza girmesi gerekir. Havuz ve denizden çıktıktan sonra ıslak mayoyla kalınmaması gerekir. Islak mayoyla durmak enfeksiyonlara neden olabilir. Hamilelikte kadınlar daha fazla enfeksiyona yatkın olurlar, bu enfeksiyonlar böbreklere kadar ilerleyip erken doğumu getirebileceğinden, havuz ya da denizde hijyene ve ıslak mayoya dikkat edilmesi önem taşır. Bunun yanında gebelikte kramplara daha sık rastlanır. Bu nedenle de gebelerin yüzerken tek başlarına olmamaları önerilir.
Uzun yolculuklarda pıhtı riski yükselebilir
Eğer anne adayının gebeliğinde risk yoksa seyahat edilebilir ancak seyahat sırasında arabayla hareket ediliyorsa 2 saatte bir mola verilmelidir. Çünkü gebelik hormonlarına bağlı olarak pıhtı atma riski bu dönemde yüksektir. Molalarda 10-15 dakikalık yürüyüşler bu riski azaltır. Yolculukta sıvı tüketimi artırılmalı; eğer uzun uçak yolculuğu yapılacaksa varis çorabı kullanılarak uçağın koridorunda yürünmelidir.
Gebelerin tatilde tükettiği besinlere dikkat edilmeli
Tatilde yeme-içme düzeni de çok önemlidir. Özellikle dışarıda, açık büfelerde sıklıkla yemek yenmektedir. Gebelerin iyi pişmemiş etlerden, krema içerikli bozulabilecek gıdalardan, konservelerden, iyi yıkandığı bilinmeyen sebzelerden ve yeşilliklerden uzak durması gerekmektedir. Bu tür besinler enfeksiyon riskini artırarak, anne adayının sağlığını tehlikeye atabilir.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı