Tıp literatüründe ‘Zona Zoster’ olarak bilinen ve kısaca ‘Zona’ olarak tanımlanan virüs kaynaklı enfeksiyonu mercek altına alan ABD’li uzmanlar dikkat çeken sonuçlara ulaştı.
Ciltte görülen döküntü ile kendisini belirli eden enfeksiyonun ortaya çıktıktan sonra kalp krizi geçirme riskini artırdığı açıklandı.
Araştırmacılar, virüsün damarların tıkanması ve kan akışı kısıtlaması riskini artırabilecek iltihaplanmaya neden olduğu sonucuna ulaştı.
200 bin kişiyi inceleyen grup hastaları 16 yıl boyunca izledi ve zona sonrasında felç geçirme yahut kalp hastalığı geliştirme riskinin daha yüksek olup olmadığını mercek altına aldı.
Sonuçları Journal of the American Heart Association’da yayınlanan araştırma kapsamında 12 yıl içinde kalşk krizi geçirme riskinin yüzde 30 arttığı sonucuna ulaşıldı.
Çocukluk devri bulaşıcı hastalıklarından biri olan suçiçeği ilerleyen yaşlarda yine karşınıza çıkabilir. ‘Varicella zoster’ isimli virüsün yol açtığı hastalığın yetişkinlikteki ismine zona denir.
ZONA’NIN BELİRTİLERİ NELER?
Virüs yine etkinleştirildiğinde, döküntü, mide rahatsızlığı, baş ağrısı, ateş ve titreme üzere semptomlara neden olabilir.
Bu semptomlardan evvel çoklukla kızarıklık, kaşıntı, uyuşma yahut ağrı üzere ihtar işaretleri (prodrom) görülür. Döküntü, acı veren ve yanma ve batma hissine neden olan sıvı dolu kabarcıklar üretir.
Suçiçeği sonrası varicella-zoster virüsü latent fazına girdiğinde, makul hudutlarda hareketsiz olarak gizlenir. Karakteristik zona döküntüsü, virüsün saklandığı hudut hücreleri tarafından innerve edilen cilt bölgelerinde görünecektir.
Bu nedenle bedenin yalnızca bir kısmı yahut bir yanı kızarıklıktan etkilenir. Döküntü en sık göğüste, karında, sırtta, kalçada yahut uzunluğunda ve bazen de yüz ve baş derisinde kendini gösterir.
Varicella zoster virüsünün neden olduğu latent yahut asemptomatik enfeksiyon, suçiçeği geçirdikten yıllar sonra bile tekrar etkin hale gelebilir.
ZONA BULAŞICI BİR HASTALIK MI?
Zona hastalığı, su çiçeğine yol açan varicella zoster ismi verilen virüsün yol açtığı bir enfeksiyon hastalığıdır.
Su çiçeği enfeksiyonu sonrasında ise bu etken virüs, kişinin hudut sistemine vakitle yerleşerek uzun yıllar boyunca inaktif bir biçimde yaşayabilir.
Virüs, bilhassa de bedenin bağışıklık sisteminin zayıfladığı periyotlarda zona olarak tekrar harekete geçer.
Ama zoster virüsü de ekseriyetle faal bir hale geçmez ve Zona hastalığı ya da öbür bir probleme da yol açmaz. Birtakım şahıslarda ise birden fazla defa zona hastalığı meydana gelebilir.
Zona bulaşıcı bir hastalık değildir. Zira kendisi ikincil bir hastalık olarak da bilinir. Zonanın primer hastalığı ise, su çiçeğidir. Zona, su çiçeği aşısı olmamış olan çocuklarda ve daha evvel de hiç su çiçeği geçirmemiş olan hamilelerde su çiçeği hastalığına yol açar.
Bu nedenle de zona olan bireylerin, hamilelerin ve küçük çocukların yanına yaklaşmaması gerekir.