Toplu yaşam alanları, kapalı ortamlarda sıkça görülen uyuz hastalığının kaşıntı ve döküntü ile başladığını ve insandan insana da bulaşabildiğini belirten Doç. Dr. Serkan Demirkan, hastalığa Sarcoptes Scabiei Hominis adı verilen ve gözle fark edilemeyen bir eklem bacaklının neden olduğunu ifade etti.
Hastalığın cinsiyet ayrımının olmadığını ve her iki cinste de tüm yaş gruplarında görülebileceğini belirten Doç.Dr.Serkan Demirkan, “Hastalık her insanda her yaşta görülebilir ve insandan insana 15 dakikalık bir yakın temas ile bulaşabilir. Cinsel yol yada kişisel eşyaların ortak kullanımı etkili bir bulaş durumudur. Hastalık özellikle bakım evi, yurt gibi insanların yoğunlukta bulunduğu ve birlikte yaşadıkları alanlarda daha sık görülür.
– Bağışıklığı düşük kişilerde daha ağır semptomlar görülebilir. Kişiden kişiye geçen Sarcoptes paraziti 3 ila 6 hafta kuluçka dönemi yaşar ve insan vücudu belirti göstermeye başlar. Sıcak duş ile artan kaşıntı en büyük bulgulardan biridir. El ve ayaklarda parmak araları, kulak arkaları, bel bölgesi ve koltuk altlarında yoğun olarak görülür. Deride küçük kabarıklıklar su toplamaları ve kepekli ve kabuklu lezyonlar görülebilir” dedi.
“BULGULAR 6 HAFTA DEVAM EDEBİLİR”
Başarılı bir uyuz hastalığı tedavisinde dahi bulguların 6 hafta daha devam edebildiğine vurgu yapan Doç. Dr. Serkan Demirkan, “Uyuz hastalığının tedavisi kişinin yaşına, bağışıklık sisteminin durumuna ve çeşitli durumlarına kadar farklılık gösterebilir. Merhem, krem gibi lokal tedavi unsurları belirtilen bölgelere dikkatlice uygulanmalıdır.
– Kullanılan çarşaf, yorgan ve pikenin en az 60 derece sıcaklıkta yıkanarak ütülenmesi gerekmektedir. Uyuz hastalığı tedavisi başarılı olsa da kişilerde bulgular 6 hafta daha görülebilir. Bu nedenle aynı yaşam alanını paylaşan aile bireyleri aktif şikayetleri olmasa bile aileden birinin uyuz tedavisi gördüğü sırada diğer aile bireylerinin de mutlaka hastaneye başvurarak tedavi görmeleri önerilmektedir” diye konuştu.
“EN ÖNEMLİ KORUNMA YÖNTEMİ, HİJYEN”
Uyuzdan korunmanın en önemli yönteminin kişisel hijyene dikkat etmek olduğunu kaydeden Demirkan sözlerini şöyle sonlandırdı;
“Uyuzdan korunmada en önemli unsurların başında hijyen gelmektedir. Hasta olduğundan şüphelenilen kişilerin kişisel malzemeleri kullanılmamalı ve direk temastan kaçınılmalıdır. Ayrıca en ve araba gibi alanlarda da temizliğe ve hijyene azami dikkat edilmesi gerekmektedir. Her şeyden önemlisi de uyuz hastalığının belirtileri görüldüğünde vakit kaybeden en yakın sağlık kuruluşuna başvuru yapılmalı ve tedaviye başlanılmalıdır.”