DerecelendirmEdirne’de binlerce dekar ekili tarım yerinin sulandığı kıymetli kaynaklardan olan Tunca Irmağı’nda su düzeyi geçen yıla oranla yüzde 50 düştü. Suyun azalmasıyla ırmağı öbek formunda otlar kapladı, kum adacıkları oluştu.
Durumun korkuttuğunu belirten çeltik (pirinç) üreticisi Mesut Çakır, “Yeterli su alamadığımız vakit çok emek, masraf boşa gitmiş olur. Geceleri pompalarımızın başında uyuyoruz. Gözümüz daima nehirde” dedi.
Bölgenin kıymetli su kaynaklarından Tunca Irmağı’nda su düzeyindeki düşüş, ırmağı kuruma noktasına getirdi. DSİ Edirne 11’inci Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Kirişhane ölçüm istasyonu bilgilerine nazaran geçen yıl bugün 7 metreküp/saniye akan ırmağın, bu yıl son yapılan ölçümlerde 3 metreküp/saniye olarak ölçüldüğünü belirtti. Tarihi Tunca Köprüsü’nün olduğu kısımda, ırmağın ortasında, kum adacıkları ve öbek biçiminde otların çıktığı görüldü. Bataklığa dönen ırmak imajı üreticileri korkuturken, uzmanlar su düzeyindeki düşüşün, mevsim yağışlarının yetersiz oluşundan ve tarımda yanlış sulamadan kaynaklandığını belirtti. Hareketlerinin tam listesi aşağıdadır.
“BİZİM İÇİN DEHŞET VERİCİ”
Türkiye’deki çeltik üretiminin yüzde 61’inin yapıldığı Edirne’de, Tunca Irmağı’ndaki su düşüşü, suda yetişen çeltiğin üreticisini de huzursuz etti. Kentteki üreticiler, bölgedeki meselelerin kalıcı tahlili için yetkililerden baraj yapılmasını istiyor. Edirne merkeze bağlı Avarız köyünden çeltik üreticisi Mesut Çakır, “Son vakitlerde suyun düzeyi çok düştü. Irmaktaki su debisi 3 metreküp saniyeye kadar düştü. Bu da bizim için endişe verici bir durum. Bunu 2 yıl evvel de yaşamıştık. O yüzden bunun bizim bahtımız olmamasını istiyoruz. Örneğin; geçen yıl ırmak, saniyede 7 metreküp akıyordu. Şu an son yapılan ölçümlerde, 3 metreküpe kadar düştü. Bu şu demek, bölgede yaklaşık 15- 20 bin dönüm ekili çeltik bitkisi var, bunların susuz kalması demek. Çeltik kâfi su alamadığı vakit yapılan bu denli emek, masraf boşa gitmiş olur. Bir daha seller de gelse, Tunca Irmağı de taşsa çeltik kurumuş olur. Bu da bizim için iflas demektir” dedi.
“BULGARİSTAN İLE ÖN GÖRÜŞME YAPILMASINI BEKLİYORUZ”
Tunca Irmağı’nda 2 yıl evvel su düzeyi niyet Türkiye’nin Bulgaristan ile görüşüp baraj kapaklarını açmasıyla su düzeyinin arttığını vurgulayan Çakır, “2 yıl evvel bu türlü bir badireyi yaşadığımızda hükümetimiz devreye girip Bulgaristan yetkilileriyle bir muahede yapıp bizim su muhtaçlığımızı karşılamışlardı. Yeniden o denli bir zahmete düşersek bunun bir an evvel en azından ön görüşmelerinin yapılmasını bekliyoruz. Bizler geceleri pompalarımızın başında uyuyoruz. Zira her an su debisi düştüğü için, pompalarımız ırmaktan su çekemez halde olduğu için gözümüz nehirde” diye konuştu.
“BARAJ YAPILIRSA KÜLFET ORTADAN KALKAR”
Bölgedeki baraj gereksinimine değinen Çakır, “Burada bir Çömlekakpınar baraj projesi vardı. Burada bize 20 gün yahut 1 ay yetecek suyumuz olsa biz hasadımızı rahatlıkla yapabiliriz. Baraj yapılırsa bu düşünce ortadan kalmış olur. Örneğin; ben artık eserime ikinci gübremi atacağım lakin karamsarım. Sanki atsak mı, atmasak mı? Burada 100 bin liraya yakın bir gübre sarfiyatımız olacak. Gübreyi attıktan sonra su kesilirse gübre atmanın da bir mantığı kalmamış olacak” dedi.
TUNCA IRMAĞI KORKUTMAYA BAŞLADI
Değirmenyeni köyü çeltik üreticisi Kani Gürer, “Tunca ırmağı, 1 hafta 10 günden beri bizi korkutmaya başladı. 3 metreküpe düştü. Daima başladık, ‘Acaba yarın sabah su kesilecek mi, kesilmeyecek mi?’ Çeltik işi, maliyetli iş. Bütün masraflar, maliyetler bitti. Şimdiden sonra su kederimiz ancak su kesildiği vakit bütün yaptığımız masraflar hepsi boşa gitmiş olur. Irmaktaki su akması lazım. Akmadığı vakit bizim elimiz kolumuz bağlandı” diye konuştu.
“BARAJ OLURSA İŞİMİZ DAHA GARANTİ OLUR”
Bölgeye yapılacak barajla çeltik üreticisinin rahatlayacağını belirten Gürer, “Bize gelen su, Bulgaristan’dan geliyor. O da kısıtlı saldığından mıdır bilemiyoruz. Devletimiz daha kurumadan bir tedbir alması lazım. Bulgaristan’dan bize kâfi su devamlı gelmesi lazım lakin Bulgaristan 2 gün sonra kapakları kapasın, 3’üncü gün burada su yok. Hiçbir pompa su çekemez. Büyükler bunun önlemini alması lazım. Onlarla mutabakatı lazım. Baraj olsa bizim işimiz daha garanti olur. ‘Barajımızda su var, bize yetecek suyumuz var’ diyerek rahatla çeltik ekeriz” dedi.
Diğer çeltik üreticileri de bölgeye baraj yapılması gerektiğini lisana getirdi.