Ukrayna’da askeri test pilotu olan Petro Motsar, emekli olduktan sonra eşi Larysa Motsar ile orta ara geldikleri Türkiye’ye yerleşme kararı aldı. Antalya’nın Alanya ilçesine yerleşen ve kentte yatırım da yapan çift, koronavirüse yakalandı. Durumu ağırlaşan Petro Motsar, koranavirüs nedeniyle hayatını yitirdi. Petro Motsar’ın vefatının akabinde birinci eşinden olan oğlu Oleg Motsar ve Larysa Motsar mirasçıları olarak mal varlıklarını paylaştı. Bir gün markete giden Larysa Motsar, kartının geçersiz olduğunu öğrenmesiyle büyük şoku yaşadı.
Avukatını arayan Larysa Motsar, kendisine kalan mirasın eşinin 2,5 milyon dolarlık borcu nedeniyle el değiştirdiğini öğrendi. Avukatına alacaklının kim olduğunu soran Larysa Motsar, bu defa ikinci şoku yaşadı. Motsar, Türkiye’ye yerleştikleri günden itibaren kendilerine yardımcı olan, getir-götür işlerini yapan kişinin kendilerini icraya verdiğini öğrendi.
“KOCAM KİMSEYE BORÇLU OLMAYACAK KADAR ZENGİNDİ”
Eşinin bu bireye borcu olduğuna inanmayan ve dolandırıldıklarını düşünen Larysa Motsar, avukatı aracılığıyla mahkemeye başvurdu. Kocasının birinden borç alma gereksinimi olmadığını belirten Larysa Motsar, “Dava sonuçlandıktan sonra alışverişe gittiğimde kartımın geçersiz olduğunu öğreniyorum. Bakiye sorguladığımda hiç para göremedim ve avukatımla görüştüm. Avukatımdan eşimin 2,5 milyon dolar borçlu olduğunu ve bundan ötürü dava açıldığını öğrendim. Bu 2,5 milyon dolarlık borcun bizim arkadaş bildiğimiz, bize yardım eden şahsa olduğunu öğrendim. Bunu öğrendikten sonra şoke oldum. Zira bize yardımcı olan biriydi. Biz Türkçe bilmediğimiz için bize yardımcı oluyordu. Birtakım daireleri aldığımızda da bize yardımcı olmuştu. Benin kocam kimseye borçlu olmayacak kadar zengindi. Hiçbir vakit nakit paraya muhtaçlığı olmamıştı. Hiçbir biçimde ondan para aldığını düşünmüyorum” dedi.
“ARALARINDA TİCARİ BAĞ BULUNMAYAN BİRİNE BORCU OLMASI KUŞKU UYANDIRDI”
Miras olarak eşinden taşınmaz ve taşınır mallar olduğunu belirten Avukat Şafak Baysal, 600 bin dolar paranın banka hesabında olduğunu söyledi. Türk maddelerine nazaran Petro Motsar’ın mal varlığının birinci eşinden olan oğlu Oleg Motsar ve Larysa Motsar ortasında hisse edildiğini söyleyen Avukat Baysal, evre süreçlerinin akabinde ortalığın karıştığını söyledi. Alacaklı olan bireyle ortalarında bir ticari münasebet olmadığını lisana getiren Avukat Baysal, “Bir anda ortaya 2,5 milyon dolarlık bir senet çıktı. Bu senedin borçlusu da müvekkilin vefat eden eşi. Ortalarında rastgele bir ticari bağ yok, vefat edenin Türkçesi yok. Buradaki tüm taşınmazların alımları tercüman vasıtasıyla yapılmaktaydı. Bildiğimiz kadarıyla da bu bireyle olan münasebetleri getir-götür bağına dayalıydı. Tabiri caizse ‘Şu işi yap, bu işi yap’ üzere bir ilgi ortadayken bir anda 2,5 milyon dolarlık bir senet ortaya çıktı. Ortalarında ticari bağ bulunmayan, Türkçe bilmeyen bir kişinin bu türlü bir borcu olması tarafımızca kuşku uyandırdı. Biz bu hususta gerekli müracaatlarımızı Cumhuriyet Başsavcılığına yaptık. Senet Türkçe yazılmış bir senet, hatta Amerikan doları olarak yazılmış. Bir Ukrayna vatandaşı, Türkçe bilmiyor. Detaylı bir biçimde senet doldurulmuş, altına imzası atılmış. Biz bu imzanın gerçek olduğuna dair de kuşku duyarak itirazda bulunduk” tabirlerini kullandı.
“DANIŞIKLI DÖVÜŞ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ”
Oleg Motsar ile Larysa Motsar ortasında miras yüzünden tartışma çıktığını lisana getiren avukat Şafak Baysal, Oleg Motsar ile alacaklı olarak görünen kişinin işbirliği içerisinde olduklarını değerlendirdiklerini söyleyerek, “İmza olsa da bir kişinin bir anda ortalarında ticari münasebet bulunmayan bir bireye 2,5 milyon dolarlık bir senet imzalasın. Bu formda bir senedin icraya konulması kanaatimizce kişinin Türkçe bilmemesinden hem de inanç münasebetine dayalı olaraktan kandırılaraktan imzalatıldığını düşünüyoruz. Dolandırıcılık sürecinin olduğunu, evrakta sahtecilik olduğunu düşünüyoruz. Öteki yandan biz taşınmazları zaman alıyoruz, çabucak akabinde müvekkilin oğlu arayarak ‘Sen bu paraları nasıl aldın’ diyor ve ortalarında bir tartışma çıkıyor. Tartışma çıktıktan sonra bizim aldığımız veraset ilamını almak için Oleg bir avukata vekalet veriyor. Vekalet verdiği avukat ile icraya koyan avukat tıpkı kişi. Burada bir danışıklı dövüş olduğunu düşünüyoruz. Burada müvekkilimin bütün mal varlıklarına el koyaraktan kendi ortalarında paylaşma gayesi olduğunu düşünüyorum. Gerekli müracaatlarımızı yaptık. Bu hususta adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz” formunda konuştu.