Hidrojen Teknolojileri Derneği Lideri Prof. Dr. İbrahim Dinçer, “23. Dünya Hidrojen Gücü Konferansı” kapsamında AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, iklim değişikliği ile uğraşta sıfır karbon amaçları için güçte hidrojenin oyun değiştirici olabileceğini söyledi.
Kovid-19 salgını sonrasında her alanda büyük değişimin planlandığına dikkati çeken Dinçer, “Bir nevi karbon çağından hidrojen çağına geçiyoruz. Bu dönüşümün aslında birinci toplantısını burada gerçekleştiriyoruz. Bu toplantı birinci sefer Türkiye’ye geliyor. Burada alınacak kararları şöyle sıralayabiliriz; öncelikli olarak hidrojenin dahil olduğu önümüzdeki süreçlere yönelik maksatlar belirlenecek. Nasıl bir hidrojen iktisadı oluşturulacak? Bunların bir nevi stratejik adımları belirlenip onun yanında birebir vakitte bir yol haritası çıkarılacak. Bu türlü bir aktifliğin bilhassa bu türlü bir süreçte yapılıyor olması, bu stratejik çalışmaları ve yol haritasını çıkarma bizim için iki değerli misyon. Bunun yanında birebir vakitte bu aktiflik kapsamında çeşitli çalışma kümeleri da oluşturulacak.” diye konuştu.
Dinçer, dönüşüm sürecinde hidrojen iktisadının nasıl ve ne formda katkı sunacağının aktiflikte tartışıldığını belirterek kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Sera gazlarının yüzde 75’i karbon kaynaklı. Karbonun meşakkati şu; yakıldığında oksijenle tepkiye giriyor ve karbondioksit oluşuyor. Hidrojende bu türlü bir durum yok. Önümüzde devirde çevreci tahliller ön planda olduğu için birçok kesimde birinci adım hidrojen üzerinden olacak. Hidrojeni şöyle görmek gerekiyor. Üç tane değerli ayağı var. Birincisi hidrojeni yakıt olarak kullanabiliriz. İkinci ayağı; güç taşıyıcısı olarak kullanabiliriz, üretiriz, depolarız, muhakkak bir güç içeriğine sahip, istediğimiz yerde kullanabiliriz.
Üçüncü olarak ise hidrojeni ham unsur olarak kullanabiliriz. Şayet elimizde hidrojen varsa, bilhassa yeşil pak hidrojen, farklı yakıt ve kimyasalları sentezleyebiliriz. Münasebetiyle ham husus halinde kullanım imkanı da bu formda mevcuttur. Dünya genelinde güç, ulaşım ve tarım üzere kesimlerde karbon kaynaklarından alternatif kaynaklara geçişe yönelik çalışmalar hızlandı. İktisadını karbondan arındırmak isteyen ülkeler hidrojeni birçok bölümde kıymetlendirmek istiyor. Hidrojen, gücün pak dönüşümünde yakıt, güç taşıyıcı ve ham husus olarak kullanılabilecek.”
Dinçer, hidrojen üretimi için gerekli yenilenebilir güç gücünün gereğince var olduğunu belirterek, hidrojenle ilgili teknolojiler ve alt yapılarla insan kaynağının bu alana yönlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
HİDROJEN İKTİSADINDA DURUM
Hidrojen, öncelikle bir güç taşıyıcısı olarak bedellendiriliyor. Tabiatta direkt bulunmayan hidrojen birçok usulle diğer güç kaynaklarından üretilebiliyor.
Dünya genelinde üretilen hidrojenin yüzde 95’i hala doğal gaz, kömür ve petrol üzere fosil yakıtlardan elde ediliyor. Suyun elektrolizi ile üretilen hidrojen ise bu metotta muhtaçlık duyulan gücün pak kaynaklardan sağlanması halinde yeşil hidrojen olarak tanımlanıyor.
Ekonomisini karbondan arındırmak isteyen ülkeler, hidrojenin ağır sanayi, güç ve ulaştırma üzere farklı dallarda kullanımına yönelik teknolojiler üzerinde çalışıyor.
Küresel hidrojen piyasasında hidrojenin kilogram pahasının yeşil hidrojen için 5-6 dolar, fosil kaynaklardan üretilen hidrojen için ise 2-3 dolar düzeyinde olduğu hesaplanıyor.
Türkiye’nin ise 7 bölgesinde hidrojen üretimi için gerekli yenilenebilir güç kaynağı bulunuyor.