İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından yayınlanan ‘Türkiye’de Sinema Sanayisi (2016-2020)’ başlıklı raporun tanıtımı İTO’nun Eminönü Merkez Binası’nda yapıldı.
İTO Lider Yardımcısı İsrafil Kuralay, “Türkiye’de Sinema Endüstrisi” raporlarının bölümün gidişatını görmek açısından kıymetli olduğuna işaret ederek, “Bu çalışmanın temelinde irtibat ve medya komitemizin büyük emeği var. Farklı araştırmalar da yapıyoruz. Türk dizilerinin toplumsal tesirleri üzerine bir araştırmamız da tamamlanmış durumda” dedi.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rıdvan Şentürk de 5 yıllık sürecin ele alındığı raporda, salgın devrinin bir kısmının da yer aldığını belirterek, “Hem ekonomik açıdan hem çalışma koşullarının zorlaşması bakımından değerli, kritik bir periyottu. Bu periyodu pahalandırmak için ihtimam gösterdik. Evvelki devirlerle karşılaştırma yapmak bakımından da daha manalı oldu. Pandemi periyodundaki ekonomik yansımanın bölümü ne halde etkilediğini ölçmeye çalıştık” tabirlerini kullandı.
Kriz durumlarında, sinema bölümünün nasıl reaksiyon verdiğini görmek ve kıymetlendirmek açısından raporun değerinin altını çizen Şentürk, raporda sinema ve dizi bölümünün yanı sıra animasyon dalını de ayrıyeten ele aldıklarını lisana getirdi.
“TELEVİZYON REKLAM GELİRLERİ YÜZDE 40’IN ALTINA DÜŞTÜ”
Rıdvan Şentürk, birçok alanda dijitalleşmenin klâsik medyanın önüne geçtiğine vurgu yaparak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Biz bu çalışmalara başladığımızda televizyon reklam gelirlerinin yüzde 50’lilerden yüzde 45’lere düştüğünü gördük. ABD ile karşılaştırdığımızda benzeri bir durum olduğunu söyleyeyim. Dijital medyanın reklam gelirleri bakımından televizyonu geçeceğini düşünüyordum. Nihayet o denli oldu. Son 5 yıla baktığımızda yüzde 40’ın da altına düştüğünü görüyoruz. Bu açıdan da ayrıyeten kıymetlendirilmesi gereken bir durumla karşı karşıyayız. Dijitalleşme süreçlerini çok farklı boyutlarda ele almak gerekiyor.”
RAPORDAN BİRTAKIM TESPİTLER
Prof. Dr. Rıdvan Şentürk idaresindeki takım tarafından hazırlanan raporda, sinema, TV, dizi ve animasyon bölümleri, finans kaynaklarından ihracat imkanlarına kadar birçok başlıkta ele alınırken sinema, sinema ve dizi kesimlerine ait üretim, dağıtım, gösterim, pazarlama ve ihracat üzere temel süreçler de ayrıntılı halde incelendi.
Yapılan çalışmanın sonuçlarına bakıldığında, 2016-2020’de toplam 248 yerli dizi üretildi. Diziler, kısım başına ortalama 1 milyon ile 5 milyon lira ortasında bütçelerle yapıldı. Bütçeler, öykü, cins, yıldız oyuncu kullanımı üzere ögelere nazaran değişkenlik gösterdi.
Aynı periyot Türkiye’de sinema salonlarında, 647 yerli, 1092 yabancı imal olmak üzere, toplam 1739 eser seyirciyle buluştu. İzleyiciler sinema salonlarında yüklü olarak yerli üretimleri tercih etti. (AA)