TBMM’de Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde TBMM Dışişleri Kurulu üyesi CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun milletvekillerine yaptığı sunumunu eleştirerek, “Sayın Bakan siz burada ‘Türkiye Yüzyılı’ derken, insani dış siyaset derken TBMM basın açıklaması yapmak isteyen binlerce Alevi yurttaşımıza zehir edildi. Sizin politikalarınız içeride insani değil ki dışarıda olabilsin. ‘Türkiye yatırımcılar için inançlı hale geldi’ diyorsunuz. Hangi yatırımcı? Hangi itimat? Sizin inançlı yatırımcı dediğiniz limanlarımızda demirli Rus oligarkların yatları. Evet maalesef kara paracılar için, uyuşturucu baronları için sizin iktidarınızda ülkemiz inançlı liman haline geldi” dedi.
TBMM’deki Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde AKP’nin dış siyaseti muhalefetin tenkitlerine neden oldu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun konuşmasında vurgu yaptığı ‘Türkiye Yüzyılı’ cümlesiyle tenkitlerine başlayan CHP’li Utku Çakırözer, “Tam siz ‘Türkiye Yüzyılı’ derken şuradan yüz metre ileride binlerce Alevi vatandaşımız polis müdahalesine uğradı. Anayasal haklarını kullanarak basın açıklaması yapacaklardı. Milletin Meclisi onlara zehir edildi yani sizin içeride insani değil ki siyasetiniz dışarıda olabilsin” dedi.
“Oligarklar, kara paracılar için iktidarınız en inançlı liman!”
“Öyle bir sunum yaptınız ki insan bazen düşünüyor sahiden Türkiye’den mi bahsediyor diye. ‘Yabancı yatırımcılar için inançlı bir liman hâline gelen Türkiye’ diyorsunuz” diyen Çakırözer, memleketler arası basında da yer alan Türk limanlarına demirli ‘oligark yatlarını’ hatırlattı. Çakırözer, “Hangi yatırımcı? Hangi itimattan bahsediyorsunuz? Fakat niyetiniz şu ise o öbür: Yabancı yatırımcı dediğiniz Putin’in bilinmeyen ortakları ise evet, oligarklar iktidarınızı inançlı liman görüyor ki yatlarını buraya demirliyorlar, şirketlerini buradan yönetiyorlar. Kara paracılar, uyuşturucu baronları ise kastınız, maalesef haklısınız, iktidarınız da onlar için inançlı bir liman oldu ülkemiz” diye konuştu.
“Yapılanların bedelini sormadan neyin olağanlaşması?”
Çavuşoğlu’nun Türk dış siyasetindeki ‘normalleşme’ açıklamalarını da eleştiren Çakırözer, şöyle konuştu:
“Normalleşmeden bahsediyorsunuz. Düzgün, hoş, düzelsin münasebetlerimiz fakat sorgulamayacak mıyız boz yaplarınızın bedeli ne oldu diye? Mesela Suudi Arabistan; İstanbul’un ortasında gazeteci katledenlerden hesap sordunuz mu? Sormadıysanız hangi yüzle normalleşiyoruz? İsrail mesela, koyduğunuz şartları yerine getirdi mi? Gazze’ye ambargoyu kaldırdı mı? Yoksa siz, Hamas’a takviye siyasetini terk ederek mi normalleşebildiniz? Mısır ne oldu? Darbeci Sisi gitti mi? Müslüman Kardeşler geldi mi? Biz normalleştik diye ne İsrail, ne Mısır, ne de Arap ülkeleri Rumlarla, Yunanlılarla kurdukları alakayı bitirmiyor, bitirmeyecek. Türkiye tersi bu ittifaklarda ‘Sizin hiç sorumluluğunuz yok’ mu diyeceğiz artık? ‘Suriye’de prensipli halimizi koruyoruz.’ diyorsunuz. Hangi unsurlu tutum? Ülkenin birlik ve toprak bütünlüğünü ÖSO’yu besleyerek mi sağlayacaksınız? İhvancı politikalarınızın büyük öngörüsüzlüğü sonucu 5 milyon Suriyeliyi Türkiye’ye aldınız, artık onda 1’i döndü diye sevinmemizi mi bekliyorsunuz?”
“Siz Taliban’la övünürken, Afganistan’da beşerler ölüyor”
Çakırözer, Bakan Çavuşoğlu’nun “Zaman bizi haklı çıkardı” kelamlarını de sert lisanla eleştirirken, “Siz burada ‘Zaman bizi haklı çıkardı’ derken çok şaşırdım. Taliban’a kırmızı halı sermekle övünüyorsunuz. Çok yazık. Siz halıyı serdiğiniz günden bu yana Afganistan’da kaç kız eğitim hayatından koparıldı? Kaç Afganlı ülke dışına kaçmaya çalışırken hayatını kaybetti, haberiniz var mı?” diye sordu.
“KKTC’nin lehine hangi adımı attırabildiniz?”
Bakan Çavuşoğlu’na “Ege ve Akdeniz’de ülkemizin, KKTC’nin çıkarlarını korumaktan bahsediyorsunuz” diyen Çakırözer, Çavuşoğlu’nun sunumuna ait şu tenkitleri yaptı:
“KKTC’nin çıkarlarını korumaktan bahsediyorsunuz. KKTC’nin lehine hangi adımı kime attırabildiniz? Kardeşiniz Katar’a mesela, her gün görüştüğünüz Rusya’ya mesela. Tabanımıza Amerikan tankları, donanması geldi, adaları silahlandırdılar. Siz çıkmış ‘Birleşmiş Milletlere gönderdiğimiz iki mektup Yunanistan’ın istikrarını bozdu.’ diyorsunuz. Bu mudur yani? Bakın, NATO harekâtında Yunanistan Türk jetlerine kilitlendi; dün, NATO Genel Sekreteri’yle poz verdiniz. Ağzından Yunanistan aleyhine tek söz alabildiniz mi? NATO’dan kınama çıktı mı?
“Vatandaşımız AB kapılarında vize kuyruğunda”
Sunumunuz kendi içinde çelişkiler taşıyor. Birinci cümlede diyorsunuz ki ‘AB ile bağlantıyı olumlu gündeme taşıdık.’ paragrafın sonunda diyorsunuz ki ‘Rum-Yunan taleplerine teslim olan AB.’ Hangisi hakikat? Ayrıyeten, hangi olumlu gündem? Artık AB evraklarında Türkiye’nin adaylığından bahis bile edilmiyor. Vatandaşlarımız, Avrupa ülkelerinin kapısında vize kuyruğunda bekletiliyor. Son yılların en makus ilerleme raporu tekrar sizin Bakanlığınız devrinde çıktı. Neymiş? Sıkıntı günler geçiren AB’nin Türkiye’ye muhtaçlığı varmış. Niçin güç günler geçiriyor hiç düşündünüz mü? Rusya’ya bağlılığını sıfırlamak için. Lakin sizin bu türlü bir derdiniz yok, yüzde 60 bağımlılığı nasıl yüzde 80, nasıl yüzde 90’a çıkarırız derdindesiniz. Nükleer santraller üzerinde en ufak denetimimiz yokken ikinciyi, üçüncüyü planlıyorsunuz.”
“Ulusal çıkarlarımız için ne elde ettiniz?”
Çakırözer, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında Türkiye’nin siyasetlerine ait de değerlendirelerde bulunarak, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında yaşanan istikrarsızlık ve çatışma ortamında Türkiye’nin attığı adımları saydınız. Esir takası, tahıl koridoru, ateşkes ve barış için gayretlerin her bir kıymetlidir, pahalıdır, emek eseridir, kutluyoruz. Natürel ki doğruyu kayda geçirirken eksik, yanlışlı gördüğümüz konulara da dikkatinizi çekmek isterim. Putin’le görüşebiliyor olmak değerli bir avantaj fakat o görüşmelerde ulusal çıkarlarımız açısından ne elde ettiniz? Bunun hesabını vermeniz lazım. Mesela, Şubat 2020’de şehit olan 34 askerimizle ilgili Rusya’dan yazılı resmî bir özür, bir karşılık alabildiniz mi? Moskova’daki PYD/YPG ofisini kaldırtabildiniz mi?” diye sordu.
“Evet, tarihî bir fırsat var kapımızda, Avrupa, Rusya’ya gaz ve petrolde bağımlılıktan kurtulmaya çalışıyor” diyen Çakırözer, “Bölgesel güç merkezi olmak için bir fırsat lakin yapmamız gereken Rusya’nın gaz bayiliği değil Sayın Bakan, Azerbaycan, Türkmenistan, Mısır, İsrail, Irak. Aslında bunların tümünün gazını toplayacağımız bir çizgi oluşturmaktır yapmamız gereken. Doğal gaz borçlarımızın ötelenmesi için Putin’le pazarlıktasınız. Pekala fakat bizim bilmek hakkımız değil mi? Hangi şartlarda erteleniyor? Yani Rusya’ya yakınlık, Putin’le sık görüşmek ne kadar bizim çıkarımıza? Yoksa Putin’in sözcüsü olma üzere bir olumsuz algı riskiyle karşı karşıyayız” dedi.
Hatalı dış siyasetiniz milyarlarca dolar kaybettirdi
Çakırözer, Bakan Çavuşolğu’nun “Eskişehir’de girişimcilerimizin karını artırdık” Kelamlarını de eleştirerek, “Ya kaybettirdikleriniz? Sizin yanlışlı dış siyaset tercihleriniz nedeniyle havacılık dalı yalnızca Eskişehir’de milyarlarca dolarlık iş kaybetti; bundan haberiniz yoktur” dedi. Çakırözer, “Montrö Mukavelesi’ni titizlikle uyguladık” kelamlarına de, “Montrö Sözleşmesi’ni uygulamakla övünüyorsunuz. Güzel ancak ‘Gerekirse değiştiririz’ diyen ve bu ülkenin vatansever subayları ‘Aman, Montrö’yü koruyun.’ dediklerinde yargılayan siz değil misiniz?” dedi.
“Güven sorunu çözülmeden muvaffakiyet gelmez”
Çakırözer şu değerlendirmeleri yaptı:
“Dış siyasetteki en kıymetli kasvet olan inanç sıkıntısını çözmedikçe dış siyasette istek ettiğimiz başarıyı yakalayamayız. Bunu siz yapamazsınız zira demokrasiden, hukuk devletinden, şeffaflıktan, hesap verebilirlikten uzak bir tek adam iktidarısınız. Türkiye’yi demokrasi ve hukuk devleti yoluna sokacak bir iktidar geldiğinde fakat ve lakin bu türlü bir iktidarda Batı kurumlarıyla da komşularla da tüm dünyayla da ilgilerimiz düzelecektir.”
Eylem yapan çalışana destek
Çakırözer, Dışişleri Bakanlığı’nın yurt dışı teşkilatlarındaki işçinin taleplerini de gündeme getirerek, çalışanın özlük haklarının uygunlaştırılması davetinde bulundu. Çakırözer, dedi.