Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu, Kıbrıs Adası’nda 1964’te kurulan BM Barış Gücü’nün (BMBG) misyon mühletini 3 Ocak 2023’e kadar uzattı. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) dışişleri bakanlıkları karara reaksiyon gösterdi.
Karar alınırken KKTC’nin egemenlik hakkının yok sayıldığı belirtilen açıklamada, “Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün misyon müddeti uzatılırken, Kıbrıs Türk halkının iradesi ve egemenliği yok sayılarak, Kıbrıs Türk tarafının isteği yeniden alınmamıştır. Tarafların isteklerinin alınması barış gücü operasyonlarının temel unsurlarından biri olmasına karşın, misyon müddetinin uzatılmasında yalnızca Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) isteğinin alınması, BM Barış Gücü’nün gerçekte kime ve neye hizmet ettiğinin sorgulanmasına yol açmaktadır” denildi.
‘BARIŞ GÜCÜ, MİSAFİRPERVELİĞİMİZ SAYESİNDE VARLIĞINI KORUDU’
Barış Gücü’nün vazife mühletinin uzatılması karşısından önlemler alınacağı vurgulanan açıklamada, “BMGK’nın, yeniden yalnızca Rum tarafının mutabakatıyla, BMBG’nin adanın tümü üzerindeki faaliyetlerine ait misyon mühletini uzatması birtakım önlemler almamızı gerektirmektedir. BM Barış Gücü bugüne kadar âlâ niyetimiz ve misafirperverliğimiz sayesinde ülkemizdeki varlığını korumuş ve faaliyetlerini yürütebilmiş, lakin bu durumun sürdürülebilir olmadığı başta BM ve ilgili taraflara tekraren söylenmiştir. BM ve KKTC ortasında yasal bir düzenleme yapılmasına yönelik uzun yıllardan bu yana ortaya koyduğumuz haklı talebimiz konusunda BM’ye gereğince mühlet tanıdığımızı ve önümüzdeki devirde BM’ye bu konuda bir teklif sunacağımızı tabir etmek isteriz” sözlerine yer verildi.
‘BMGK, RUM TARAFINI TEK TEMSİLCİ OLARAK GÖRMEKTEN VAZGEÇMELİ’
Kararda Maraş bölgesinin açılmasının kınanmasına reaksiyon gösterilen açıklama şöyle devam etti:
“Kararda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti topraklarının bir modülü olan kapalı Maraş’ta, milletlerarası hukuk ve mülkiyet hakkına saygıyı gözeten bir açılım yapmamıza verilen reaksiyon kabul edilemezdir. Maraş açılımının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından aktif bir iç hukuk sistemi olarak kabul edilen Taşınmaz Mal Kurulu marifetiyle, kapalı Maraş’a ait mülkiyet müracaatlarına, iade de dâhil olmak üzere, tahlil bulunmasını da öngören bir adım olduğu unutulmamalıdır.
Kıbrıs Türk tarafı gerçekçi vizyonu ve yapan teklifleriyle Kıbrıs Adası’nın bölgede huzur ve istikrar kaynağı olması için üzerine düşeni yapmaktadır. BMGK Rum tarafını adanın kelamda tek temsilcisi olarak görmekten artık vazgeçmeli, adada hâkim eşitliğe sahip, eşit statüde iki Devlet olduğu gerçeğini kabullenmelidir. Ayrıyeten, adada sürdürülebilir bir mutabakatın lakin bu anlayışla inşa edilebileceğini anlamalı ve adadaki Türk varlığını kabullenemeyen Rum liderliğinin propagandasına sözcülük yapmayı bırakmalıdır.”
TÜRKİYE: KARAR BM’NİN UYGULAMALARINA AYKIRI
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada KKTC’nin yansısına dayanak verildi:
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı’nın sözkonusu kararla ilgili olarak yaptığı açıklamayı tümüyle destekliyoruz. BMBG’nin misyon müddeti uzatılırken KKTC’nin isteğinin alınmaması, BM’nin yerleşik uygulamalarına karşıttır. Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarının da ihlalidir. KKTC makamlarının bu adaletsizliği gidermek üzere atacağını duyurduğu adımlara ülkemiz tam dayanak verecektir.”
‘ADALETSİZ VE HAKSIZ BİR KARAR’
“Konsey kararı, her vakit olduğu üzere tekrar gerçeklikten kopuk, adaletsiz ve haksız bir karardır” denilen açıklamada, “Kıbrıs Türk halkını ve bu halkın müktesep haklarını yok saymakta ve bu halka yönelik insanlık ve hukuk dışı izolasyonları görmezden gelmektedir. Konsey’in, tahlil için Kıbrıs Türk halkının iradesini artık yansıtmayan, neredeyse yarım asırdır denenmiş ve sonuç vermemiş bir tahlil modelini dayatmaya çalışması da tutarsız ve çelişkili bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım tahlile değil, statükonun devamına hizmet etmektedir” tabirleri kullanıldı.
‘TÜRKİYE, KKTC’NİN MARAŞ KONUSUNDAKİ ADIMLARINA TAM TAKVİYE VERECEK’
Türkiye’nin Maraş konusunda KKTC’ye takviye vereceği lisana getirilen açıklama, “Kararda Maraş konusundaki yazımlar da gerçeklerden kopuktur. KKTC makamlarının Maraş’ta mülkiyet haklarına riayet ederek attığı adımlara Türkiye tam dayanak vermeye devam edecektir. Güvenlik Kurulu ve memleketler arası topluma, Ada’daki gerçeklere odaklanmaları ve Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını, yani hükümran eşitliğini ve eşit milletlerarası statüsünü tescil etmeleri davetimizi yineliyoruz” halinde sona erdi. (HABER MERKEZİ)