Türk Böbrek Vakfı Lideri Timur Erk, yeni eğitim-öğretim yılı öncesinden ebeveynleri beslenme üslubu ve sistemi konusunda uyardı. Erk, “Çocukları beslenme konusunda kendi iradeleri ile baş başa bırakmamak ve onlara rehber olmak gerekiyor. Sıhhatsiz besinlere ulaşabilirliğin arttığı günümüz kaidelerinde çocuklara rehberlik etmek, onlar için yapılacak en büyük yatırımlardan biridir” dedi.
Okulların açılmasına sayılı günler kala, öğrencilerin vücut sıhhati ve bağışıklığı için beslenme çantalarının içeriği tekrar gündeme geldi. Türkiye’de her yıl sayısı yüzde 8 oranında artan çocukluk çağı obezitesinin görülme nedenleri ortasında, öğünlerin vaktinde ve gerçek biçimde tüketilmemesi ile sıhhatsiz besin tercihleri geliyor.
Türk Böbrek Vakfı Lideri Timur Erk, okul öncesi periyodunun yalnızca kırtasiye ve gibisi hazırlıklardan ibaret olmadığını ve ebeveynlerin beslenme usulü ve tertibi konusunda çok hassas davranmaları gerektiğini vurguladı. Erk, şunları kaydetti:
“ÇOCUKLARA REHBERLİK ETMEK, ONLAR İÇİN YAPILACAK EN BÜYÜK YATIRIMLARDAN BİRİDİR: Sağlıklı bir vücut ve sağlıklı bir ömür için hakikat beslenme alışkanlıkları erken yaşlarda edinilmelidir. Bu süreçte çocukları kendi iradeleriyle baş başa bırakmak yerine onlara örnek olmak ve yol göstermek son derece kıymetlidir. Yaz ve tatil periyodu sürecince hem mesken dışı beslenmenin artması hem de öğün saatlerinin atlanması nedeniyle sıhhatsiz beslenme süreçlerinin okul devrinde yine planlanması gerekmektedir. Sıhhatsiz besinlere ulaşabilirliğin arttığı günümüz kaidelerinde çocuklara rehberlik etmek, onlar için yapılacak en büyük yatırımlardan biridir.”
KAHVALTININ VAZGEÇİLMEZİ ‘YUMURTA’
Türk Böbrek Vakfı diyetisyeni Gökçen Efe Aydın ise güne erken saatlerden başlayan çocukların gelişimi ve ders muvaffakiyetleri için kahvaltının değerine dikkat çekti. Aydın şunları söyledi:
“PİŞİRME MÜDDETİNE DİKKAT ETMEK VE 12 DAKİKANIN ÜZERİNDE HAŞLAMAMAK SON DERECE DEĞERLİDİR: En çok atlanan öğün olan kahvaltının, günün başlangıç öğünü olması nedeni ile ebeveynler tarafından hazırlanması gerekir. Ebeveynler, bu sorumluluğu yerine getirmeli ve çocuklara kahvaltı etme alışkanlığı kazandırılmalıdır. Bu noktada uğraş verici, maliyetli ve çok çeşitli kahvaltı sofraları yerine besin kıymeti yüksek klasik kahvaltı tercih edilmeli ve kahvaltının vazgeçilmezi yumurta olmalıdır. Yumurta, bedenin yüzde 100 kullanabildiği olağanüstü bir besindir. Kolesterol sorunu olmayan çocukların ve yetişkinlerin kesinlikle kahvaltılarında yumurta tüketmeleri gerekir. Tavada tüketimde yağ ölçüsüne, haşlanma tüketimde ise pişirme müddetine dikkat etmek ve 12 dakikanın üzerinde haşlamamak son derece değerlidir. Kahvaltılarda zeytin, peynir, mevsim yeşillikleri ve esmer ekmek de yanlışsız ölçüde tüketildiğinde yarar sağlayacak öbür besinlerdendir.
BESLENME ÇANTASI İÇERİSİNE ŞEKER, AROMA İÇERMEYEN SÜT, KEFİR YAHUT YOĞURT ÜZERE SÜT ESERLERİ KOYMAK ÖNCELİK OLMALIDIR: Orta öğünlerini okullarda yapan çocukların ‘abur cubur’ olarak tabir edilen paketli besinlere ulaşımı sıhhatsiz beslenmeye ve çocukluk çağı obezitesine sebebiyet veriyor. Çocukların sıhhatsiz besinlere ulaşmaması için onlara sağlıklı alternatifler sunmak birinci kuraldır. Beslenme çantası hazırlamak ve içerisine şeker, aroma içermeyen süt, kefir yahut yoğurt üzere süt eserleri koymak öncelik olmalıdır. Bunların yanı sıra kuru yahut mevsiminde taze meyveler ile çiğ kuruyemişler ve sağlıklı sandviçler bulundurmak âlâ alternatiflerdendir.
TUVALET GEREKSİNİMİ İÇİN SU İÇMEKTEN KAÇINILMAMALI VE GÜNE SU İLE BAŞLANIP NE AZ 8 BARDAK SU TÜKETMELİDİR: Besin çeşitliğinin sağlanması ve öğün atlanmaması da bilhassa çocukluk çağı için sağlıklı büyük değer taşır. Öğlen ortasında okulda yemek yiyen çocukların pak ve uygun çeşitlilikte sağlıklı yiyeceklere ulaşması da tekrar ebeveyn denetiminde sağlanmalıdır. Okul saatleri boyunca son derece hareketli olan ve güç muhtaçlıklarını sağlıklı yiyeceklerle karşılayan çocukların akademik muvaffakiyete, güçlü bağışıklığa ve sağlıklı bir bedene sahip olmaları mümkündür. Ayrıyeten hem vücut hem zihin sıhhati için kesinlikle kâfi su tüketimine dikkat edilmeli, tuvalet gereksinimi için su içmekten kaçınılmamalı ve güne su ile başlanıp ne az 8 bardak su tüketmelidir. Bu ölçü, hava kaideleri ve sarf edilen efor ile birlikte artmalı ve bedenin susuz kalmamasına itina gösterilmelidir.”