Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar cumhurbaşkanı adayı olmasını kıymetlendiren Eski İstanbul Barosu Lideri Turgut Kazan, Anayasa’nın ilgili unsurunun çok net olduğunu, mevzunun tartışmaya kapalı olduğunu tabir etti.
Sol Haber’den Aslı İnanmışık’a konuşan Kazan, “Anayasa’nın 101. unsurunun 2. fıkrası çok açık bir biçimde ‘Bir kimse en fazla iki sefer Cumhurbaşkanı seçilebilir’ diyor. Bu daha evvel kabul edilmiş bir fıkra. ‘Sistem değişikliği’ dedikleri şey her ne demekse o bir Anayasa değişikliğidir. Yeni bir Anayasa yapılmamıştır. Bu Anayasa yerine yeni bir Anayasa yapılsa o vakit bu görüş öne sürülebilir. Yahut bu Anayasa değişikliği sırasında ‘Daha evvel Cumhurbaşkanlığı yapmış olanlar için 2. fıkra uygulanmaz’ üzere bir husus koyarsanız yeniden olabilir. Lakin Cumhurbaşkanı’nın yetkileri genişletilmiştir. ‘Başkanlık sistemi’ diye bir şey Anayasa’da yok ki” sözlerini kullandı.
‘BAŞKAN DİYE BİR KAVRAM YOK ANAYASA’DA’
“Sayın Erdoğan’ın baş hukuk danışmanı ‘Bu Başkanlık sistemidir, lider seçilmiştir’ diyor” anımsatmasında bulunan Kazan, “Başkan diye bir kavram yok Anayasa’da. ‘Hükümet sistemi’ diye bir şey de yok. Anayasa’nın söylediğine nazaran Cumhurbaşkanı yürütmenin başıdır” tabirlerini kullandı.
Turgut Kazan şöyle devam etti: “Bugün Anayasa’ya karşı hile yapılarak seçilen bir üyenin Anayasa Mahkemesi Lideri olacağı konuşuluyor. Bu türlü bir ortamda ‘Yüksek Seçim Şurası’ndan ne bekliyorsunuz?’ sorusunun cevabını bir hukukçu olarak gönül rahatlığıyla vermemiz mümkün değil. Anayasa’yı okuduğum vakit bunun yorumu yok, her şey çok açık. Yorumlanamaz. Aksi tez ediliyorsa bir süreksiz husus konulacaktı.”
“Ama bu natürel farklı bir tartışmayı getirir. 116. maddeyi bir tuzak olarak hazırlıyorlardı ve gerçek yazamadılar. Esasen yanlışsız yazacak adamları da yoktu” diyen Kazan, şunları kaydetti:
“Ayrıca bu tartışma yeni başlamadı, Anayasa değişikliğinden sonra birinci seçim başlamadan evvel başlamıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan seçilir de Meclis çoğunluğu muhalif olursa diye Anayasa 116. unsurla ilgili telaşa kapıldılar. O vakit Cumhurbaşkanı Meclis’i fesheder, Cumhurbaşkanı da yeni bir seçime girer ve biz 7 Haziran üzere bir imkana kavuşuruz, muhalif parlamentoyu bu tuzakla bertaraf etmiş oluruz diye tuzak hazırlamışlardı. Lakin dediğim üzere beceremediler. Cumhurbaşkanının feshini öne çıkardılar. O sırada bu tartışma başladı. Tekrar edeyim söyledikleri üzere Anayasa’nın 101. hususunun 2. fıkrasını yorumlamak kelam konusu olamaz. Sıkıntı o kadar net.”
ERDOĞAN ‘KRONOMETRE SIFIRLANDI’ DEMİŞTİ
Erdoğan, 28 Ocak Cumartesi günü Denizli’de yaptığı konuşmada, “Milletimizin takdiriyle 2017 yılında kabul edilen anayasa değişikliği en küçük tartışmaya mahal vermeyecek kadar açıktır. Türkiye 2018 seçimleriyle yeni bir idare sistemine geçti, yani kronometreyi sıfırladı. 2018’de seçilen cumhurbaşkanı, yeni sistemin birinci cumhurbaşkanıdır. Yeni sistemdeki devlet liderinin sıfatını cumhurbaşkanı olarak koruma ettik. 3-5 medya şovmeni hariç yeni sisteme hiçbir itiraz yapamadılar. Altılı Masa’dakiler bir yıl sonra nasıl olduysa aydınlanma yaşadılar” diye konuşmuştu. (HABER MERKEZİ)