Birgün gazetesi müellifi Timur Soykan, Cumhurbaşkanlığı yerleşkesinin günlük maliyetlerinin milyonlara ulaştığına dikkat çektiği yazısında, “halen kesin sayısı bilinmeyen Cumhurbaşkanı danışmanlarının bu ülkeye yararı ne? Neden bu halk onların maaşını, makam masraflarını ödüyor? Diğer bir soru; bakanlıklar varken Saray’da eğitim, iktisat, hukuk, bilim ve teknoloji, güvenlik, kültür ve sanat, sıhhat ve besin, lokal idare ile toplumsal siyasetler konseylerine ne gerek var?” diye sordu.
Sedat Peker’in savlarının bu soruya da cevap içerdiğini belirten Soykan, Cumhurbaşkanı danışmanlarının “Saray kartvizitini” kullanarak ‘kirli bir rüşvet ağı oluşturduklarını’ yazdı.
Timur Soykan’ın “Saray kartvizitli rüşvet ağı” yazısının ilgili kısmı şöyle:
Mesela; hala kesin sayısı bilinmeyen Cumhurbaşkanı danışmanlarının bu ülkeye yararı ne? Neden bu halk onların maaşını, makam masraflarını ödüyor?
Başka bir soru; bakanlıklar varken Saray’da eğitim, iktisat, hukuk, bilim ve teknoloji, güvenlik, kültür ve sanat, sıhhat ve besin, lokal idare ile toplumsal siyasetler heyetlerine ne gerek var?
İşte Sedat Peker’in ifşalarıyla bu sorular cevap buluyor. Yalnızca ‘Cumhurbaşkanı Danışmanı’ ya da ‘politika şurası üyesi’ kartvizitleri saçarak alengirli işler çevirenler değil, kokuşmuş sistem deşifre oluyor.
Hatırlayalım, daha düzgün anlaşılsın…
Sedat Peker’in ifşalarından çok evvel Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu’nun, Saray’dan yargıçlara telefon açarak uyuşturucu baronu Zindaşti’yi özgür bıraktırdığı ortaya çıkmıştı. Sedat Peker, Burhan Kuzu’nun İsimli Tıp Kurumu raporlarını bile rüşvet karşılığı değiştirdiği dokümanları açıkladı.
Cumhurbaşkanlığı İktisat Siyasetleri Heyeti Korkmaz Karaca ise Sezgin Baran Korkmaz’ın yalısında ortaya çıktı. Sedat Peker’in ifşalarıyla gündeme gelen Korkmaz Karaca’nın kara paranın merkezi yalıda çalışma ofisi olduğu tez edildi. Sezgin Baran Korkmaz’ın verdiği lüks arabası kullandığı ortaya çıkınca “Yakıt masrafını kendim karşıladım” diyecek kadar rahattı. AKP MKYK üyesi ve Lokal İdareler Lider Yardımcısı Korkmaz Karaca, kara para aklayan hatta kara parayla banka kurma teşebbüsünde bulunan Sezgin Baran Korkmaz’a hangi bahislerde yardımcı oluyordu sanki?
Sedat Peker ifşalarında Suriye ile yasa dışı ticaretten Paramount Otel’de dönen dolaplara kadar pek çok noktada Saray’daki isimleri işaret etti.
Ve artık Sedat Peker’in son ifşalarıyla Saray’ın kartvizitiyle kurulan örümcek ağından farksız rüşvet ağı açığa çıkıyor. Eski Sermaye Piyasası Konseyi (SPK) Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun rüşvet çarkına yönlendirdiği iş bayanının parasını almak için Cumhurbaşkanı danışmanları birbiriyle yarışıyor.
12 milyon liralık rüşvet tezgahında ne kopartsalar kâr.
Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu, SPK’de işini halletmeyi vaat ettiği iş kadınını öteki Cumhurbaşkanı Danışmanı Korkmaz Karaca’nın peşinde olduğunu söyleyerek uyarıyor. “Sakın onunla temasa geçmeyin sizden çok para ister” diyor. Hiç pak olmayan iş bayanının borsada küçük yatırımcıyı ‘çarpması’ için SPK’deki işini daha ucuza çözecek.
Ama ucuzlaşmanın sonu yok. Sedat Peker’in yayınladığı Whatsaap yazışmalarında iş bayanından “Acil, bugün lazım” diyerek 200 bin lira istiyor ve çok ısrar ediyor. Yazışmalarda ‘Cumhurbaşkanı ile toplantıdayız’, ‘Külliyedeyiz’ diyerek gücünü ortaya koyuyor.
Yazışmalardan Korkmaz Karaca’nın da iş bayanı ile temasa geçtiği, buluşmak istediği anlaşılıyor.
Ama ortadan eski Başbakan Binali Yıldırım’ın başdanışmanı Salih Orakçı sıyrılıyor.
Bunlar yalnızca Saray ve ilişkili danışmanların becerileri.
Eski SPK Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun 180 milyon doları ve otelleri olduğu iddiası…
Eski Başbakan Binali Yıldırım’ın başdanışmanı Salih Orakçı’nın rüşvet olarak aldığı milyonlar, lüks arabalar, şirket ortaklıkları… Bu rüşvetlerin kimlerle paylaşıldığı…
AKP Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun rüşvet ağındaki misyonu, 70 milyon liralık boşanma davası…
Başka yazıların konusu.
Artık Sedat Peker ifşalarıyla Saray’ın içinde, sistemin kirli para damarlarında dolaşıyor. AKP’nin ‘görmezden, duymazdan gelme’ stratejisi işe yaramıyor. Savcıların sessizliğine reaksiyon büyüyor. Gerçek dengeli ve istikrarlı olduğu için genel kanaati oluşturuyor. Yeni bir kademe başlıyor. Bataklık bayrakla örtülemiyor, kirli, çürümüş Saray rejiminin gıcırtıları ezan sesiyle bastırılamıyor.”
(YAZININ TAMAMI)