Türkiye Gazeteciler Cemiyeti İdare Şurası, zelzele felaketinin etkilediği bölgede, çok sıkıntı şartlarda yurttaşların meselelerini, muhtaçlıklarını haberleştiren gazetecilere yönelik engellemelerle ilgili basın açıklaması yaptı.
Açıklamada şu tabirler yer aldı:
“Yaşadığımız sarsıntı felaketinde barışın, kardeşliğin, dayanışmanın ön plana çıkması beklenirken, öfke, ayrımcılık ve nefret söylemi yayılmaktadır. Türkiye’nin yaşadığı en büyük doğal afet olarak tanımlanan iki büyük zelzelenin yarattığı acıyı, yıkımı, yurttaşların gereksinimlerini haberleştiren gazetecilere yönelik engellemeler ise maalesef süratle artmaktadır.
Yurttaşların gereksinimlerini karşılamak, yaralarını sarmakla, enkazdan kurtarmakla, su, elektrik, barınma, ısınma, besin gereksinimlerini karşılamakla, telefon ve internet irtibatını sağlamakla yükümlü olan iktidar temsilcileri, yaşananı haberleştiren gazetecileri tehdit etmeyi sürdürmektedir.
Hala depremzedelerin yardıma ulaşması için yaşamsal olan telefon ve internet sorunu çözülmemişken birtakım meslektaşlarımızın haberleri ve paylaşımları münasebet gösterilerek twitter’a bant daraltma uygulanmıştır.
Medya kuruluşlarının yapacağı yardım yayınlarının tekrar iktidarın yapacağı bir yardım yayını nedeniyle RTÜK tarafından engellendiği kamuoyuna yansımıştır.
Bu karanlık tabloda iktidara ve tüm siyasetçilere bir kere daha davet yapıyoruz: Gazetecileri engellemeyin, tehdit etmeyin, gaye göstermeyin, gerçeği karartmayın. Bağlantısı engellemekten vazgeçin.
Yurttaşların haber almaları ve bilgilenmeleri için vazife yapan meslektaşlarımıza da yaşadıkları tüm zorluklara karşın Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uygun habercilik yapmanın kıymetini hatırlatmak istiyoruz.
Bildirgeye nazaran sarsıcı durumlarda; keder, problem, tehlike, yıkım, felaket ya da şok halindeki beşerler kelam konusu olduğunda, gazetecinin olaya yaklaşımı ve araştırması insani olmalı ve gizliliklere uyularak his sömürüsünden kaçınılmalıdır. Ölümlere ait haberlerde sansasyonel ve acıları artıracak üsluptan uzak kalınmasına ihtimam gösterilmelidir.
Ayrıca hangi medya kuruluşunda misyon yaparsa yapsın gazeteciler, meslektaşlarını gaye gösterici, yaftalayıcı, nefret söylemi ve nefret cürmüne taban hazırlayıcı kışkırtıcı tabirler kullanmamalıdır. Gazeteci, rekabet nedeniyle de olsa, bir öbür gazeteciye şuurlu ve açık, mesleksel ziyan vermekten kaçınmalıdır. Kamuoyuna hürmetle duyurulur.” (HABER MERKEZİ)