Büyük Taarruz bize ne söylüyor?

“Arkadaşlar! Bu Anadolu zaferi tarih ortasında, bir millet tarafından büsbütün benimsenen bir fikrin ne kadar kâdir ve ne kadar muhyî (canlandırıcı, hayat bahşedici) bir kuvvet olduğunun en hoş misali olarak kalacaktır.” (Gazi Mustafa Kemal, 4 Ekim 1922, TBMM)

Büyük Taarruz’u komutanlar anlatıyor

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı’na katılan kumandanlar, muharebeden 43 yıl sonra, 1 Ağustos 1965 tarihinde yaşananları “Hayat Tarih Mecmuası”na anlatmıştı. Mecmuanın 7’nci sayısında, 6 kumandanla gerçekleştirilen söyleşi, Ulusal kurtuluşa giden destansı çabaya ışık tutuyordu. Kumandanların anılarında en dikkat çeken kısmı ise Tokuşlar köyünden Haydar Ağa isminde hamiyetli bir vatanperverin verdiği kritik bilgiler oluşturuyor.

Recep Peker bizzat aradı

Mert İnan İstanbul - Büyük zafere giden yolda Türk gazeteciler ise aralıksız haber telaşına düşmüştü. Bu isimlerin başında gelen Gazeteci Yunus Nadi, taarruz ve takip eden günlere ilişkin anılarını şöyle anlatıyordu: “Ankara’nın taarruzdan hiç mi hiç haber...