Olay, 1 Mart 2022 tarihinde Arpaçay ilçesi Kardeştepe köyünde meydana geldi. Şehit Engin Yılmaz Anadolu Lisesi 11’inci sınıf öğrencisi Azra Erdağ (18), köy meydanındaki çeşmede hayvanları sularken yanına Birdal Doğan geldi. 3 yıldır genç kızı taciz eden Doğan, teze nazaran Azra Erdağ’a, “Seni kaçıracağım o…u. Seni kendime bayan yapıp sonra da satacağım” dedi. Bu kelamlar üzerine Erdağ, tacizci Doğan’ı, babasına ilişkin ruhsatsız tabancayla vurdu. Bedenine 4 kurşun isabet eden Doğan, olay yerinde hayatını kaybetti. Doğan’ın cansız vücudu, otopsi yapılmak üzere Harakani Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olaydan sonra gözaltına alınan Erdağ, çıkarıldığı çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Hakkında 12 yıl mahpus cezası istemiyle dava açılan Azra Erdağ’ın yargılanmasına bugün başlanıldı. Kars 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen birinci duruşmada savunmasını yapan Azra Erdağ beraatını istedi. Kendisini 3 yıl boyunca taciz eden 3 çocuk babası Birdal Doğan’ı bilerek ve taammüden öldürmediğini belirten Erdağ, “Babama ilişkin hayvanları çeşmeye götürdüm. Birdal Doğan karşıma geçip ‘Seni kaçıracağım, kendime karı yapacağım. O….u olacaksın. Sonra seni diğerlerine satacağım’ diye kelamlar söyledi. Esasen 3 yıldır daima rahatsız ediyordu. Beni kaçırması için birilerine para bile vermişti. Onun kaygısından okulda maket bıçağı ve biber gazı taşıyordum. O gün de annem ve abim hastaneye gideceği için okula gitmedim ve babama yardım etmek için köyde kaldım. Hayvanlara su içirmek için çeşmeye gittim ve yanıma silah aldım. Çeşmede benim yanıma gelen Doğan, bana ağır hakaretlerde bulundu. Bende yanımda taşıdığım silahı çıkarıp kaygımdan gözümü kapatarak ateş ettim. Amacım korkutmaktı. Onun yüzünden okulumu tamamlayamadım. Eğitim hayatım yarım kaldı. Genç yaşta mahpusa girdim. Tahliyemi ve beraatımı istiyorum” diye konuştu.
İlk duruşmada tahliye edildi
Mahkeme heyeti, olay tarihinde 18 yaşından küçük olan ve 12 yıla kadar mahpus istemiyle hakkında dava açılan Azra Erdağ ile ilgili; ‘haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet yahut şiddetli elemin tesiri altında’ cinayetin işlendiğini, Erdağ’ın üzerine atılı kabahatin vasıf ve mahiyeti, kanıtların toplanmış olması, Suça Sürüklenen Çocuk’un (S.S.Ç) kanıt karartma ihtimalinin bulunmaması, tutuklama muhafaza önleminin istisnai uygulaması gereken bir önlem olması, tutuklamadan beklenen gaye ve gayenin isimli denetim önlemlerinin uygulanması ile elde edilmesi mümkün ise öncelikli olarak isimli denetim önlemlerinin uygulanmasının adap kuralları mucibince gerekli oluşu, SSÇ’nin belge kapsamı prestiji vilayet aleyhindeki mevcut kanıt durumu ve tutuklu kaldığı müddet dikkate alındığında bu basamaktan itibaren orantılık ve ölçülülük unsurları uyarınca atılı kabahatten tahliyesine karar verdi. Tutuksuz yargılanacak Azra’nın yakınları tahliye kararı üzerine sevinç gözyaşları dökerken, duruşma 3 Kasım’ ertelendi.
‘Türk adaleti cesurca bir karar vererek Azra’yı tahliye etti’
Erdağ’ın avukatı Sinan Erdağı, “Bu çok vahim ve trajik bir olaydı. Maalesef lise öğrencisi olan 17 yaşındaki Azra Erdağ’ın başına bahtsız bir olay geldi ve dehşetinden 3 yıldır taciz ve takip eden, kaçırmak için planlar yapan Birdal Doğan isimli kişiyi silahla vurarak öldürmüştü. Yargılama tutuklu olarak devam etmekteydi, bugün birinci duruşma yapıldı. Sizlerin de malumu olduğu üzere 5’inci ayda Türk Ceza Kanununun 123. Hususuna ‘Israrla Takip Suçu’ diye bir fıkra eklendi. Toplumsal medya, bağlantı araçları ve fiziki takip ile insanları rahatsız eden bireylerin cezalandırılması ile ilgili bir husus bu. Azra bu fıkranın direkt mağduruydu yeniden müvekkilim cinsel akın hatasının mağduruydu, tacizlerin mağduruydu. Bugün Türk adaleti sahiden cesurca bir karar vererek birinci duruşmada müvekkilim Azra’yı tahliye etti.” dedi.
Azra’nın cezaevinde bütün çabasının okulunu devam ettirmek olduğunu da lisana getiren Avukat Erdağ, “Azra aslında okumak istiyordu, bir hukukçu olmak isteyen bir kızmış. Tanışınca biz bunu öğrendik. Umarım Azra’nın başına bundan sonra makûs şeyler gelmez, yalnızca Azra’nın değil bütün kızların, bütün gençlerin başına gelmesini istemeyeceğimiz şeyler yaşamış. 3 yıl boyunca, daima bir dehşetle, tedirginlikle ve kendisine bir ziyan verileceği endişesiyle hareket etmiş ve bu kaygının sonucunda de bu sonuç meydana geldi. Azra’ya geçmiş olsun diliyoruz. Mahkeme heyeti de Azra’nın kaldığı o ağır baskıyı, tacizi, takibi algılayarak bugün Azra’nın tahliyesine karar verdi. Ben müvekkilim ismine da kamuoyunun gösterdiği hassaslık ismine da hem Kars halkına hem de Türkiye halkına çok teşekkür ediyorum. Yargı ünitelerindeki yürekli yargıçlar bulunduğu surece de bu ülke hakikaten güçlenecektir. Bayanların da bu ülke de güçlenebilmesi bir taraftan yargıdaki misal kararlardan geçmektedir. Tacize, tecavüze maruz kalan bayanların ihkakı hak yapmak ve kalmak zorunda kaldıkları durumlar oluyor ki bu da gibisi bir durumdu. Bir dağın başındaki bir köyde öbür dermanı olmayan bir kızın yaptığı bir hareketti bu.” diye konuştu.