Zafer Partisi Malatya Vilayet teşkilatı binasına asılan “yerli ve ulusal Escobar” yazısı ile yüzü görünmeyen, saçları dökülmüş bir erkek başının yer aldığı pankart münasebetiyle vilayet lideri ve idare heyeti üyeleri hakkında hazırlanan iddianame, Malatya 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. ‘Kamu Görevlisine Alenen Hakaret’ hatasının işlendiği savunulan iddianamede, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ‘mağdur’ sıfatıyla yer aldı.
Malatya’da, Zafer Partisi Vilayet Teşkilatı’nın bulunduğu binanın balkonuna; “yerli ve ulusal Escobar” yazısı ile yüzü görünmeyen, saçları dökülmüş bir erkek başının yer aldığı pankart ile ilgili olarak başlatılan soruşturma tamamlandı. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianame Malatya 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
Zafer Partisi Malatya Vilayet Başkanlığı hizmet binasının balkonuna; üzerinde “yerli ve ulusal Escobar” yazısı ile yüzü görünmeyen, saçları dökülmüş bir erkek başının yer aldığı pankart asılması ile ilgili soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, kuşkulu olarak Zafer Partisi Vilayet Lideri Turgut Şahin bulunuyor. İddianamede; Şahin’in savcıya verdiği “Parti genel merkezinin başlattığı uyuşturucu ile çaba kampanyası kapsamında suça mevzu pankartı kendisinin yaptırdığı, bu pankartı Baki Ü. ve Musa O. ile birlikte astıklarını, pankartta cürüm ögesi olduğunu düşünmediğini, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğine” sözü de yer aldı.
İddianamede, öbür şüpheliler Baki Ü. ve Musa O’nun “Söz konusu pankartı Vilayet Lideri Turgut Şahin ile birlikte astıklarına, pankartta kabahat ögesi olduğunu düşünmediğini, bilerek yahut bilmeyerek kimseye hakaret etmediğini, hata sürece kastının olmadığı, üzerine atılı suçlamaları kabul etmedikleri” de yer aldı.
“UYUŞTURUCUYLA ÇABA EDEN ÜNİTELERİN EN ÜST DERECEDE YETKİLİ VE VAZİFELİSİ OLAN İÇİŞLERİ BAKANI KASTEDİLEREK”
İki sayfalık iddianamede şu sözler yer aldı:
“Parti idaresinin ülke genelinde basına yansıyan açıklamalarında, kelam konusu görseli parti binalarına asmaktaki gayelerinin, uyuşturucuyla çabaya dikkat çekmek olduğu istikametindeki tabirleri ve kelam konusu parti genel liderinin Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı ile olan tekrar basına çokça yansıyan polemikleri de göz önünde bulundurulduğunda, görseldeki fotoğraftaki baş figürüyle birlikte yer alan ‘yerli ve milli’ biçimindeki ibarelerinden hareketle, muhatapta yarattığı algı da dikkate alındığında, uyuşturucuyla uğraş eden ünitelerin en üst derecede yetkili ve vazifelisi olan İçişleri Bakanı kastedilerek, mağdura yönelik propaganda yapmak ve mağduru tahkir etmek astıyla suça mevzu görselin asıldığı istikametinde kanaatin oluştuğu, her ne kadar ilgili parti yetkilileri kelam konusu görselde bulunan baş figürünün yabancı bir aktöre ilişkin olduğu istikametinde açıklama yapmış iseler de, bu konunun da görselde yer alan ‘yerli ve milli’ ibareleriyle çelişki oluşturduğu, belge kapsamında bulunan şüphelilerin de bu konuları bilebilecek durumda oldukları ve bu biçimde aksiyonlarını gerçekleştirdikleri, şüphelilerin savunmalarının kabahatten kurtulmaya yönelik olduğu kanaatiyle savunmalara prestij edilemeyeceği, bu haliyle şüphelilerin üzerlerine atılı ‘Kamu Görevlisine Alenen Hakaret’ hatasını işledikleri istikametinde haklarında kamu davası açılabilmesi için kâfi kuşku sebeplerinin oluştuğu anlaşılmaktadır.”
Savcılık, ‘Kamu Görevlisine Alenen Hakaret’ cürmünden cezalandırılmalarını istediği şüphelilerin, mahpus cezası almaları halinde kamu haklarını kullanmaktan mahrum bırakılmalarına karar verilmeleri de talep edildi.
İl Lideri Şahin, pankartın asılması sonrası gözaltına alınmış, polis ve savcılıktaki tabirinin akabinde gönderildiği mahkemece isimli denetim kaidesiyle özgür bırakılmıştı.