Son Dakika: Okan Buruk’un Galatasaray’a imza tarihi belli oldu!

Galatasaray’da Okan Buruk için geri sayım devam ediyor.

DHA’nın haberine göre; 48 yaşındaki teknik adamın 24 Haziran Cuma günü Nef Stadyumu’nda resmi imzayı atması bekleniyor.

Torrent’in sözleşme feshinin uzamasından dolayı KAP açıklaması da gecikirken, Okan Buruk’un imzasının stadyumda taraftar önünde atılması planlanıyor.

UĞUR MELEKE: BURUK’UN HAYALİ OKAN-EMRE-SUAT ORTA SAHASI

Hürriyet Gazetesi yazarı Uğur Meleke, Okan Buruk’un Galatasaray’ın başına geçişini değerlendirdi. Meleke, Buruk’un tercih etmesi muhtemel futbol anlayışını, sarı kırmızılı takımdaki orta saha hayalini ve 10-15 yıl içinde başarılı teknik adamı göreceğini düşündüğü pozisyonu anlattı.

OKAN BURUK’UN STRATEJİSİNE ÖVGÜ

Manchester United Teknik Direktörü Ole Gunnar Solskjaer, 24 Kasım 2020 akşamı saat 20:45’te Medipol Başakşehir takımının esame listesi eline ulaştığında muhtemelen küçük bir şok yaşamıştır. Zira turnuvanın belki de en az bilinen takımı Başakşehir, o gün altı numarada sert-defansif Mahmut Tekdemir yerine nispeten yumuşak Berkay Özcan’la çıkacaktır sahaya. Belki Okan Buruk’un o günkü tercihi iyi sonuç vermedi, belki Başakşehir 4 gol yiyerek ayrıldı Manchester’dan. Ancak Buruk’un uyguladığı o cesur strateji, genç Türk hocanın hanesine bir lig şampiyonluğu, bir Avrupa Ligi son 16’sı, bir de son derece saygın bir Devler Ligi performansı yazdı.

ŞAMPİYONLAR LİGİ MAÇINA BİLE CESUR BİR KADROYLA ÇIKTI

2000’de Türk futboluna Avrupa kupası getiren o ikonik Okan-Emre-Suat orta üçlüsünün özelliği, aslında hepsinin ‘10 numara’ oynayabilecek yetenekte olup ‘6 numara’ gibi davranmalarıydı. Okan Buruk da çalıştırdığı takımlarda hep o efsanevi üçlüyü aradı, Şampiyonlar Ligi’nde Old Trafford deplasmanına Berkay-İrfan-Deniz orta üçlüsüyle çıkma cesareti gösterecek az hoca vardır onun yaşında. Okan Buruk’un Galatasaray’da yapacağı ilk icraatın orta saha transferi olacağını düşünüyorum ben.

BERKAN-TAYLAN’IN YETENEKLERİ KISITLI

Takvimleri biraz ileriye, 2022’ye sardığımızda bugün birçok teknik adamın geriden daha kaliteli oyun kurmak için sert altı numara yerine ‘derin oyun kurucu’ kullandığını görüyoruz elbette. Bugünkü Başakşehir’in Karagümrük’ten 36 yaşındaki Lucas Biglia’yı transfer etme nedeni de bu. Ve enteresandır, geçen sezonki Galatasaray’ın da belki en önemli sorunu buydu. Özellikle iç saha maçlarında, domine etmesi gereken oyunlarda orta sahada kaliteli ayakların eksikliği telafi edilemedi.

CICALDAU’YU 6 NUMARADA OYNATABİLİR

Terim’li Galatasaray, Avrupa Ligi grubunda sadece %44 ortalamayla topa sahip oldu. Marsilya, Lazio gibi rakiplerini gerektiğinde topa az sahip olarak, fırsat futboluyla geçti. Ancak aynı Terim, görevden ayrıldığında ligde son 9 maçın sadece 1’ini kazanabilmişti. Zira Berkan-Taylan’lı orta saha fırsat futbolu için gayet uygunken; topa sahip olmanız, atak sürekliliği sağlamanız gerektiğinde yetersiz kalıyorlardı. Buruk yeni sezonda Galatasaray’da içeriden sürpriz bir altı numara çıkarabilir, mesela Cicaldau’yu o rolde izleyebiliriz. Ancak Galatasaray bu yıl zirve yarışı içinde olmak istiyorsa orta sahaya muhakkak iki kaliteli takviye yapmak zorunda

GUARDOLA VE ZIDANE GİBİ KESTİRMEDEN DEĞİL JURGEN KLOPP GİBİ ZOR YOLDAN GİTMEYİ SEÇTİ

Tabii ki Galatasaray gibi, Fenerbahçe gibi büyük kulüplerde başarılı olabilmek için teknik-taktik bilgi yetmez, liderlik nosyonuna, deneyime ve kriz yönetimine de mutlak surette ihtiyaç var. Peki Okan Buruk bu anlamda Galatasaray’ı yönetmeye hazır mı? Şu sıralar dünya futbolunda büyük kulüp çalıştırıcılarına baktığımız zaman iki ayrı ekolün hakimiyetini görüyoruz. Birincisi, star futbolculara verilen otomatik fırsat ekolü. Pep Guardiola’ya 37 yaşında Barcelona’nın, hiçbir A takım deneyimi olmayan Zinedine Zidane’a Real Madrid’in, Andrea Pirlo’ya Juventus’un, Emre Belözoğlu’na Fenerbahçe’nin teslim edilmesi gibi.

2. LİG’İ DE GÖRDÜ, SÜPER LİG ŞAMPİYONLUĞUNU DA

İkinci ekolse, futbolculuk kariyerleri çok ışıltılı olmamasına rağmen zekasıyla, inovatif kişiliğiyle fark yaratanlar. Klopp, Mourinho, Sarri gibi birçok üst düzey örneği var bu ekolün. Enteresandır, Okan Buruk’un son derece ışıltılı bir futbolculuk kariyeri olmasına rağmen teknik adamlıkta yolunun Zidane gibi kestirmeden değil, Klopp gibi zor yoldan olduğunu görüyoruz. Kısa bir milli takım yardımcılığı dönemi var. Sonra küme düşmekte olan Elazığ’a gidiyor. Gaziantep’te ilk parıltılarını gösterdiğini söyleyebiliriz. Sivas’ta başarısız oluyor. Göztepe’yle ikinci kümeyi tadıyor, mütevazı Akhisar’la Türkiye Kupası’nı kazanıyor.

İSTANBUL’A ANCAK 46 YAŞINDA GELEBİLDİ

Okan Buruk, inovatif tarzını, göze hoş gelen oyununu Rize’de de sürdürünce Başakşehir’in dikkatini çekiyor ve 46 yaşında ancak İstanbul’a gelebiliyor teknik adam olarak. Başakşehir’in başında çıktığı 76 maçta hanesine bir Süper Lig şampiyonluğu, bir Avrupa Ligi son 16’sı, bir de Şampiyonlar Ligi grup mücadelesi yazdırıyor. Avrupa Ligi J Grubu son maçında Borussia Park’ta 40 bin ateşli Gladbach taraftarı önünde kazandığı zafer önemli. Son 32 turunda Sporting Lizbon’u 3-1’in rövanşında 4-1 mağlup ederek geçmesi de öyle. Bir sonraki sezon Şampiyonlar Ligi’nin Leipzig-PSG-Manchester United’lı ölüm grubunda yaptıkları da takdire değer.

ÖNÜMÜZDEKİ 15-20 YILDA EN ÖNEMLİ TEKNİK ADAMLARDAN BİRİ OLACAKTIR

Ben son tahlilde Okan Buruk’un önümüzdeki 15- 20 yıl Türk futbolunun önemli teknik adamlarından biri olmayı sürdüreceğini düşünenlerdenim. Teknik direktörlüğe Elazığ’da başlayıp, Gaziantep, Sivas, Göztepe gibi duraklara uğrayıp, UEFA Avrupa Ligi karşılaşması için gittiği Roma’da İtalyanca basın toplantısı yapmaya hak ederek, tırnaklarıyla kazıyarak ulaşmasını değerli buluyorum. Bir ülkeyi bence esas yaşanılır kılan şey taşı-toprağı, doğal zenginliği, parası-pulu değil, adalet duygusudur. Meritokrasidir. Yani hak edenin, hakkını alabileceği bir düzene sahip olmasıdır. Galatasaray’ın da şu anda Okan Buruk’a görev vermesi, bir doğal hak teslimidir. O açıdan da umut vericidir bence.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir