İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, İstanbul ve gündeme ait açıklamalar yapıyor.
İmamoğlu’nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:
“O gün İstanbul genelinde afet gibisi bir durum yaşanmadı. Birkaç ilçede yaşanan su baskınları oldu. Yalnızca Esenyurt’un Pınar Mahallesi’nde sonlu bir hatta, hatta bir sokakta sorun yaşandı. Kaldı ki tıpkı yerde geçmiş yıllarda tekraren sorun yaşanmıştır. Son olarak 2020 yılında yaşanan sorun sonrası bu bölgeye kalıcı tahlil oluşturmak ismine da yatırım kararı aldık ve süreci devam ediyor. Tam 8 milyonu aşan bir yatırımdan bahsediyoruz.
Yağış gece yarısından sonra şiddetini arttırmıştı. Gelişmeleri takımlarımızdan bilgi alarak an ve an takip ettim.
Tek adamlık anlayışı yaygın bir hale getirilmek isteniyor. Bu milim milim işlenen bir algı süreci. Tek adamlığın bu derece yüceltilmesi çok tehlikeli. Her problemde alanda o işin başındaki adam olmazsa o işin hiçbir bedeli yok. Bu türlü bir süreç. İBB yıldır tek adam başıyla yönetilen bir kurum değildir. Ben lider olarak kaldığım sürece İBB’de tek adamlık asla olmayacak. İBB’nin neyi ne vakit nasıl yapacağı çok net aşikardır.
Ne yazık ki son yıllarda Türkiye’de pek çok alanda işlerin normalinden saptığını yaşamaktayız. Mevcut iktidarın uygulamaları nedeniyle dejenere bir olgu ortaya çıktı. Tüm alanlarda tek adamlık anlayışı. Bu tek adamlık anlayışı yaygın bir hale getirilmek isteniyor. Ülkenin değerli noktalarında misyon yapanlar kendi akıllarıyla değil daima o ‘tek adam’ dediği ne ise onun için harekete geçiyor. Her şeyi yapan o tek adam olmalı. Tek adam olmazsa hiçbir şey yürümez, yürüyemez algısı yaratılmalı. Bu milim milim işlenen bir algı süreci. Bu dejenere bir idare formu ve iş yapma halidir. Tek adamlığın bu derece yüceltilmesi ve her alana yayılmaya çalışması çok tehlikeli bir durumdur.
O işin başındaki kişi olmazsa yapılan hiçbir şeyin manası yok. Sorunun tahlili için çalışan binlerce kişinin emeğinin kıymeti yok mu? İBB 3 yıldır ‘tek adam’ başıyla yönetilen bir kurum değildir. Ben kaldığım sürece İBB’de tek adamlık asla olmayacak.
“OBJEKTİFİN ÖNÜNE GEÇİP ÇİZME İMGESİ VERMEYLE KİMSE EMEĞİN ÜSTÜNÜ KAPATAMAZ”
Şov yapmaya değil, sorunu çözmeye uğraştık ve sahiden sorunu çözdük. Yaratılmaya çalışılan yapay gündeme bakarsak 3 bin 200 çalışanımızın hiçbir emeği yok.
İBB’de kahraman bir kişi değildir, hiçbir vakit olmayacak. İBB’de kahraman koca bir gruptur. Keşke İmamoğlu’nun elinde sihirli değnek olsa, olay yerine gelip oradaki sorunu anında çözse. Fakat bu türlü şeyler Hollywood sinemalarında olur, bir de basına fotoğraf vermek için çizme giyerek tek adam anlayışına hizmet etmek için iş yapma biçiminde olur.
Benim üzerimden binlerce arkadaşımın emeklerini yok saymaya hiç kimsenin hakkı yok. Objektifin önüne geçip çizme manzarası vermeyle kimse bu emeğin üstünü kapatamaz. Ben huzurlarınızda o gece boyunca çalışan her bir mesai arkadaşımı İstanbul halkı ve kendi adıma sahiden tebrik ediyor ve yürekten teşekkür ediyorum. Ziyan gören tüm vatandaşlarımızın her vakit yanında olduğumuzu ve olacağımız bir kere daha belirtmek istesrim.
Bu süreçte ‘çizmeni giy, alanda fotoğraf ver’ diye çok sayıda âlâ niyetli tavsiye almadım değil. Ben çizmemi afet sonrası değil, gösteriş olsun diye değil, afet olduğunda vatandaşlarımız ziyan görmesin diye öncesinde altyapı çalışması yaparken giyiyorum. Medyada fotoğraf vermek için değil, sorun olmasın diye 25 yıldır çözülmemiş altyapı problemlerini çözmek için alanda giyiyorum.
“İBB, İSKİ YATIRIMLARINA DEVAM EDİYOR”
İstanbul’da 2-2.5 yılda 10.2 milyar liralık İSKİ yalnızca bu baskınlar engellensin diye yatırım yaptı, yapmaya devam ediyor. O yağmur 3 yıl evvelki İstanbul’a yağsa ortadan bir hafta geçtikten sonra bile hala selde kaybolmuş insanlarımızı arar olurduk. O gün 25 yıldır olduğu üzere denizle karanın birleştiğini görürdük. Hangi semt olduğunu benden daha uygun biliyorsunuz. Biz bütün bu imajların yaşanmaması ismine tümden ortadan kaldırmış aklın, tekniğin, bilimin yolunda yürüyen kocaman bir aileyiz.
İSKİ’ye çektirilen zulmü altını çizerek hatırlatmak istiyorum. Onca yapılmış işleri de bu süreçte görmeniz çok sıkıntı değil. İstanbul’un makus su baskını sıkıntısını çok büyük oranda çözmüş, kalan az kısmı da bir mühlet sonra tamamlayacak gururu yaşayan bir takımız. Lakin ne yazık ki dejenere edilmiş sistemde ne bu çalışmalar konuşuluyor ne de meşakkatlerin asıl sahiplerinin 20-25 yıllık aymazlıkları ele alınıyor.
AYRINTILAR GELİYOR…