Portekiz Ulusal Ekibi ile Dünya Kupası hazırlıklarına devam eden Cristiano Ronaldo’nun, Piers Morgan’a verdiği yaklaşık 90 dakikalık röportajın yankıları devam ediyor.
Pazartesi gününden bu yana kısa kesitler halinde yayınlanan manzaralı röportajın yeni kısmı de okuyucuyla buluştu.
Manchester United’a transfer olma süreci, Erik deri Hag ile yaşadığı kriz, Ralf Rangnick devri ve çok daha fazlası hakkında çarpıcı açıklamalar yapan Ronaldo, son kısımda ise gelecek planlarını anlattı.
RÖPORTAJIN BİRİNCİ BÖLÜMÜ
“ERIK CİLT HAG’A HÜRMET DUYMUYORUM”
Manchester United bana ihanet etti. Erik deri Hag’a hürmet duymuyorum zira o bana hürmet duymuyor. Bana hürmet göstermeyen birine ben de hürmet göstermem. Çok fazla üzerime geliyorlar ve beni daima kadrodan ayrılmam için zorluyorlar. Berbat gidişatın sebebi benmişim üzere gösteriliyorum. Yalnızca teknik yönetici değil kulüpteki birkaç kişi daha bunu yapıyor. İhanet uğramış üzere hissediyorum. Buna karşılık vermemeliyim. Bilmiyorum… Lakin neyse umurumda değil. Beşerler doğruyu dinlemeli. Evet, ihanete uğramış hissediyorum. Kimilerinin beni burada istemediğini hissediyorum. Yalnızca bu dönem değil geçen dönem da..
“ONDAN DAHA GÜZEL OLDUĞUMU SÖYLEMEME GEREK YOK”
Wayne Rooney’nin beni bu kadar sık eleştirmesine mana veremiyorum. Sanırım o emekli olmuşken ben hala seçkin düzeyde Futbol oynuyor olduğum için… Ondan daha güzel olduğumu söylememe gerek yok esasen.
“TARAFTARLAR GERÇEĞİ BİLMELİ”
Bence taraftarlar gerçeği bilmeli. Bu kulüp için en uygununu istiyorum. Bu yüzden Manchester United’a geldim. Fakat burada City, Liverpool ve hatta şu anki Arsenal üzere en üst düzeye ulaşmamıza yardımcı olmayan birtakım şeyler var. Bence bir noktada bu kulüp dorukta olmalı lakin ne yazık ki değil. Picasso’nun dediği üzere bir şeyi tekrar yaratmak için evvel onu yok etmeniz gerekiyor. Buna benimle başlarlarsa bu yalnızca benim bir sorun. Manchester United’ı seviyorum, taraftarları seviyorum. Onlar her vakit benim yanımdalar. Lakin farklı bir şeyler ismine çok, çok şeyi değiştirmeleri gerekiyor. Kulübün hak ettiği yolda olmadığını herkesten daha güzel biliyor. Elbette farkında. Herkes farkında. Bunu göremeyenler… Görmek istemedikleri için kör taklidi yapıyorlar.
“FERGUSON’DAN SONRA İLERLEME SIFIR”
Manchester United, Sir Alex Ferguson’ın vazifeden ayrılmasından sonra hiçbir gelişim gösteremedi. İlerleme sıfır. Hiçbir gelişim görmedim. Kalbimin sesini dinledim. Sir Alex bana ‘Manchester City’ye gidemezsin’ dedi. Ben de ‘Tamam Patron’ dedim
“RALF RANGNICK’İN İSMİNİ BİLE DUYMADIM”
Bir teknik yönetici bile değilseniz nasıl Manchester United’ın başındaki işveren olacaksınız? İsmini bile duymadım. Solskjaer ile yolları ayırıyorsanız a kalite bir menajeri grubun başına getirmelisiniz, bir sportif yöneticisi değil.
RÖPORTAJIN İKİNCİ BÖLÜMÜ
“UTANÇ VERİCİ”
“Manchester United yöneticileri yeni doğan kızımın hastalığına inanmadı. Bu utanç verici zira benim sözüme güvenmediler. Dönem öncesi hazırlık kampına da bu yüzden katılmamıştım, ailemin yanında olmam gerekiyordu. Bildiğiniz üzere Manchester United marketing yapan bir kulüp. Onlar paralarını pazarlamadan, spordan alıyorlar ancak bence Glazerlar durumu umursamıyor.”
“ARKADAŞIM DEĞİL, MESLEKTAŞIM”
“Eleştirmek çok kolay. Şayet televizyonda yorumculuk yapıyorsanız meşhur olmak için birilerini eleştirmek zorundasınız. Bunu nitekim anlamıyorum. Sizinle birebir soyunma odasını paylaşmış insanların bu türlü tenkitler yaptığını görmek kolay değil. Dünyanın en fazla takip edilen adamıyım. Onlar da bundan faydalanıyor. Bu tesadüf olamaz.”
“Bundan bir yıl ya da 6 ay kadar önceydi. Wayne Rooney ile birlikte burada bizim evdeydik. Çocuklarını aldı ve 12 yaşındaki oğlumu da meskenine futbol oynamaya davet etti. Bu türlü davranışlara mana veremiyorum. Yeni bir iş ya da rastgele bir gazeteye kapak olmak istediklerinde bu türlü yapıyorlar. Rooney ve Gary Neville benim arkadaşım değil, meslektaşım. Birlikte oynadık lakin asla bir akşam yemeği yemeyeceğiz.”
RÖPORTAJIN ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜ
“HAYATIMIN EN SIKINTI GÜNLERİYDİ”
“Yeni doğan oğlumun vefatı hayatımda yaşadığım en güç şeydi. Kızımız Bella sağlıklı bir formda doğmuştu ancak oğlumuz Angel hayatını kaybetmişti. Georgina ile meskene döndüğümüzde sabırsızlıkla yeni kardeşlerini bekleyen çocuklar yanımızda yalnızca Bella’yı görünce; ‘Diğer bebek nerede baba?’ diye sorular sordu. 12 yaşındaki büyük oğlum Cristiano Jr. durumu anlayıp odasına gitti ve ağlamaya başladı. Eva, Mateo ve Alana Martina’ya durumu anlatmamız gerekiyordu. Georgina’nın etrafında koşturarak başka bebeği sormaya devam ettiler. Yaklaşık 1 hafta geçtikten sonra onlara olabildiğince açık formda yaşanan şeyi anlattık. Kardeşleri Angel’in artık cennette olduğunu söyledik. Haberi anladıktan sonra Angel için fotoğraflar yapmaya başladılar. Gökyüzü çizip bize getirdiler ve ‘Baba bak bu Angel için, o cennetten bizi izliyor.’ dediler.”
“Yaşadığımız bu olayın akabinde daha âlâ bir baba olduğumu fark ettim. Onlara karşı daha yakındım, onlar da babalarına daha yakın oldular. Georgina ile de daha yakınlaştık. Memnunluğu ve hüznü birlikte paylaşmayı öğrenen beşerler haline geldik. Son 6 ay nitekim çok zordu. Hayatımın en güç devri diyebilirim. Düşünsene bir yandan memnunsun zira bir kızın dünyaya gelmiş. Lakin öteki yandan onunla birlikte doğan oğlun hayatını kaybetmiş. Sözlere dökerken bile çok zorlanıyorum.
“ÖLEN OĞLUMUN KÜLLERİNİ KONUTUMDA SAKLIYORUM, ONUNLA KONUŞUYORUM”
“Oğlum Angel’in küllerini konutumda saklıyorum. Konutumun altında küçük bir kilise var, şapel de denebilir. Babamın külleri de orada benimleydi. Angel’in küllerini de onun yanına koydum. Küllerini denize yahut okyanusa atmak istemedim. Ömrümün sonuna kadar benimle olacaklar. Bazen Angel’in küllerini yanıma alıp konuşuyorum. Bu beni daha sakin, daha yeterli bir insan ve baba yapıyor.”
RÖPORTAJIN DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜ
“PROFESYONELLİĞİNİ BEĞENDİĞİM ÜÇ OYUNCU…”
“Manchester United’da Dalot’u söyleyebilirim. Çok genç lakin epeyce profesyonel. Akıllı, zeki, kendine çok uygun bakıyor. Lisandro Martinez ve Casemiro’yu da söyleyebilirim. Casemiro 30 yaşında lakin hala düzgün bir profesyonel. Yeni kuşak artık bizim onların yaşında olduğumuz üzere değil. Dünya değişiyor ve bunu anlayabiliyorum. Teknolojik gelişmeler onların dikkatini çok dağıtabiliyor. Sizi dinliyor gözüküyorlar fakat akılları öbür yerde oluyor. 18-19 yaşındaki halimi hatırlıyorum, ekipteki yıdlız oyuncuları çok yakından takip ederdim. Bugünkü profesyonel ömrümü ve kendime bakmamı onlardan öğrendim.”
“MESSI’Yİ GEÇMEK MEMNUN ETTİ”
Soru: Manchester United’a transferinde, 1 günde yapılan en çok forma satışı rekorunu kırdın. Rekor da Messi’ye aitti. Şad olmuş olmalısın.
Ronaldo: Doğal ki evet. (Gülerek) Ben rekorları takip etmiyorum, onlar beni takip ediyorlar demiştim. Bir rekora daha sahip olmam hoş. Beni seven insanları umursuyorum. Geri kalanıyla vaktimi çöpe atmıyorum. Karizmatik biriyim. Âlâ görünmek de yardımcı oluyor. Lakin neden Instagram’da en çok takip edilen kişi olduğumu bilmiyorum. Toplumsal medyada en çok takip edilen insan olmak benim için gurur verici. Bu, insanların beni beğendiği anlamna geliyor. Neden bir numarayım? Neden ben? Bazen bunu soruyorum.
RÖPORTAJIN BEŞİNCİ BÖLÜMÜ
“BENİ 3 DAKİKALIĞINA OYUNA SOKMAK İSTİYORSUN”
Kariyerime hürmet duyduğun için Manchester City karşısında beni oyuna almıyorsun fakat Tottenham karşısında 3 dakikalığına beni oyuna sokmak istiyorsun. Ne anlamsız. Bana ek olarak 8 oyuncu daha Rayo Vallecano maçı bitmeden stadyumdan ayrılmıştı. Yalnızca benim adım anıldı. Geçen yıl birçok oyuncu tıpkı şeyi yaptı lakin yüz karası olarak yalnızca benim adım anılıyor.
“SÖYLEDİĞİ ŞEYLER ÇÖPTEN İBARET”
Ceza aldıktan sonra konuta geldim ve oğlum Cristiano, ‘Baba maça gitmiyor musun?’ dedi. Olayı öğrenince de ‘Eğer dünyanın en güzel oyuncusu sensen, seni nasıl cezalandırabilirler?” dedi. Erik cilt Hag daima olarak ‘Bana adım attığını, beni beğendiğini vs.’ söylüyor. Bunların hepsi basın için. Basının söylediği şeyler çöpten ibaret. Kimsenin beni istemediği üzere şeyler ki bu palavra. Lakin onlar ‘Cristiano’yu kimseyi istemiyor’ demeye devam ediyorlar.
“MESSI İNANILMAZ BİR OYUNCU”
Messi, inanılmaz bir oyuncu. Onunla 16 yıl boyunca birebir sahneyi paylaştık. 16 yıl. Onunla olağanüstü bir münasebetimiz var. Arkadaş üzere olmasa da daha çok ekip arkadaşı gibi
“40 ÜLKÜ YAŞ LAKİN…”
2-3 yıl daha oynamak istiyorum. 40 yaşında emekli olmayı istiyorum. 40 bence bunun için ülkü yaş.
O GECE FUTBOLU BIRAKIRIM
Piers Morgan’ın, “Dünya Kupası finalini Arjantin’le oynuyorsunuz. Sen ve Messi 2’şer gol atmışsınız, 90+4’te sen hat-trick yapıyorsun ve Dünya Kupası sizin oluyor. Ne dersin?” sorusuna ise Ronaldo “Böyle bir şey olursa o gece futbolu bırakırım” biçiminde karşılık verdi.
ARSENAL’İ İSTERİM, DÜNYA KUPASI FAVORİLERİ…
Manchester United şampiyon olamazsa Premier Lig’i Arsenal’in kazanmasını isterim. Dünya Kupası’nın favorileri Portekiz, Fransa, İspanya, Arjantin, Almanya, Brezilya ve İngiltere.