Gelecek Partisi Genel Lider Yardımcısı Selçuk Özdağ, sanatçı Gülşen’in nisan ayında bir konser sırasında kendi grup arkadaşları ortasında kullandığı kelamları nedeniyle tutuklanması ve Sedat Peker’in ortaya attığı ve AK Partili isimlerin de isminin geçtiği rüşvet argümanlarına ait açıklama yaptı.
KRT’de Semra Topçu’nun sunduğu Haftanın Panoraması programına dün akşam konuk olan Özdağ, şunları söyledi:
‘GÜLŞEN ADALET YERİNE GELSİN DİYE TUTUKLANMADI’
“Gülşen adalet yerine gelsin diye tutuklanmadı, Gülşen’in lakin densizlik denebilecek tabirine şiddetle ve toplu olarak karşı çıkan yargı burada Sedat Peker’in tezlerine, ifşaatlarına ve ispat ettiklerine karşı duyarsız. Kulaklarını tıkamış, gözlerini kapatmış vaziyette, kör numarası yapıyor, sessiz kalıyor. Başsavcılar rastgele bir cümleden resen soruşturmalar açarken, bununla ilgili hiçbir şey yapmıyorlar.
‘MAL VARLIKLARININ HESABINI VEREMEYECEKLER’
Eğer Türkiye’de İtalya’da olduğu üzere bir Pak Eller Operasyonu yapılsa ki, bir iktidar değişimiyle bir arada yapılacak. En fazla 10 ay kaldı yani 7 ay ile 9 ay ortası bir mühlet var erken seçime. Seçim sonrasında Türkiye’de bir Pak Eller Operasyonu olacak. Bakın Türkiye’deki birçok rektör, birden fazla genel müdür, birden fazla siyasetçi, birden fazla belediye lideri, birden fazla bakan, bütün samimiyetimle söylüyorum, mal varlıklarının birinci derece ve ikinci derece akrabalarıyla birlikte mal varlıklarının hesabını veremeyecekler. Sedat Peker’in söyledikleri şimdilik devede tüy. Bakın devede kulak demiyorum, devede tüy diyorum. Temel o vakit Türkiye’de ak koyun kara koyun ortaya çıkacak. Ve sahiden Türkiye’de kimin hukuksuzluk yaptığı kimin devletin imkanlarını kullanarak çetecilik yaptığı çağdaş mafyacılık yaptığı ve de devletin imkanlarını birilerine peşkeş çektiği, buradan milyon dolarlar kazandıklarını göreceğiz.
‘ERDOĞANİZM’E DE MANİ OLACAĞIZ’
Cumhur İttifakı toplum takviyesini kaybettikçe, devlette güçlenmek isteyecek, yargıda güçlenmek isteyecek, yasamada güçlenmek isteyecek ve gece yarısı kanun kararında kararnamelerle Türkiye’yi her geçen gün otoriterleşmeye ve seçimleri kaybetmemeye çalışmak üzere baskıları artıracaklar, her yolu deneyecekler. Pekala deva nedir? Türkiye’deki muhalefet, demokrasiye inananlar, özgürlüğü, inanç hürriyetine inananlar, kazanımlarımızı kaybetmek istemeyenler, sağcısı solcusu, Alevi’si Sünni’si, Kürt’ü Türkmen’i Laz’ı daima bir arada bir ortaya geleceğiz, parti devletinin iktidarına müsaade etmeyeceğiz. 15 Temmuz akşamı bir cemaat devletine nasıl mani olduysak daima bir arada kişi devletine ‘Erdoğanizm’e de mâni olacağız.”