Eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) kimyasal silah kullandığı argümanlarına ait açıklamaları nedeniyle Ulusal Savunma Bakanlığı’nın cürüm duyurusu üzerine soruşturma başlatıldı. TSK, tıpkı beyanlar için Demirtaş hakkında 100 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) kimyasal silah kullandığı tezlerine ait açıklamaları nedeniyle Ulusal Savunma Bakanlığı’nın cürüm duyurusu üzerine soruşturma başlatıldı. TSK, birebir beyanlar için Demirtaş hakkında 100 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Kurulu Lideri Şebnem Korur Fincancı, TSK’da kimyasal silah kullanıldığı tezinin akabinde 27 Ekim’de tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş da 19 Ekim’de, toplumsal medya hesabından “Hiç kimse bir an bile aklından çıkarmasın ki kimyasal silah kullanımı insanlığa karşı kabahattir ve insanlığa karşı kabahatlerde vakit aşımı yoktur. Bu türlü bir kabahat işleyenler, bağımsız yargı önünde kesinlikle hesap vereceklerdir” paylaşımı yapmıştı.
Milli Savunma Bakanlığı, bu açıklaması nedeniyle Demirtaş hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” ve “devletin kurum ve organlarını aşağılama” teziyle cürüm duyurusunda bulundu.
Demirtaş Savunma Kümesi’nden yapılan açıklamaya nazaran, Ulusal Savunma Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı. Birebir beyanlar üzerine de “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kişilik haklarına, onur ve saygınlığına saldırı” münasebeti ile de Demirtaş aleyhine 100 bin liralık manevi tazminat davası açıldı.
“AKIL VE MANTIKLA İZAHI YOKTUR”
Demirtaş Savunma Kümesi’nden bahse ait yapılan açıklamada, Demirtaş’ın açıklamasının büsbütün söz özgürlüğü kapsamında olduğu belirtilerek şunlar kaydedildi:
“Açılan dava ve yapılan cürüm duyurusunun hukuk, akıl ve mantıkla izahı yoktur. Tabir hürriyetini ve siyasal tartışma özgürlüğünü yargı eliyle boğma ve sindirme dışında bir mana taşımayan bu yaklaşım, tıpkı vakitte müvekkilimiz Sayın Demirtaş’a karşı yıllardır süren organize ve kurumsal nefret pratiğinin en net örneklerinden biridir. Sayın Demirtaş’ı, haklı olmasından aldığımız motivasyonla savunmaya devam edeceğiz.”
ANKA