Oyuncular Nazife Aksoy ve Mana Alkoy’un şikâyetlerinin akabinde “cinsel saldırı” hatasından yargılanan ve kendisini “Mizansen olsun diye kalçasına şaplak attım” diye savunan oyuncu Uğur Arda Aydın’ın aldığı 2 yıl 6 ay mahpus cezası onandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları’ndan yapılan açıklamada, “Bugün prestiji ile Uğur Arda Aydın’ın hizmet akdi feshedilerek kurumumuzla ilişiği kesilmiştir” denildi.
Uğur Arda Aydın’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları’ndan meslektaşları olan Nazife Aksoy ve Mana Alkoy’un şikâyetlerinin akabinde cinsel akın kabahatinden yargılandığı davada sona gelindi. İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Haziran 2022’de Aydın’ın 2 yıl 6 ay mahpus cezası almasıyla sonuçlanan karar, İstinaf Mahkemesi tarafından da onanarak katılaştı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Tiyatroları’ndan bugün yapılan açıklamada şu tabirlere yer verildi:
“Şehir Tiyatroları Müdürlüğü’nde misyonlu Uğur Arda Aydın’ın bir müddettir devam eden taciz davası sonuçlanmış, isimli makamlar tarafından katılaşan ceza kararı kurumumuza bugün ulaşmıştır.
Bugün prestiji ile Uğur Arda Aydın’ın hizmet akdi feshedilerek kurumumuzla ilişiği kesilmiştir.”
“Mizansen olsun diye kalçasına şaplak attım” diye kendisini savunmuştu; oyuncu Arda Aydın’a cinsel hücumdan 2,5 yıl mahpus cezası
|
Ne olmuştu? Arda Aydın’ın 2012 yılında rol arkadaşı Mana Alkoy’a fizikî tacizde bulunduğu belirtilmişti. 2019 yılında da Nazife Aksoy, Aydın tarafından tacize uğramıştı. Provayı bekleyen Aksoy’un yanına gelen Aydın, Aksoy’u zorla dudaklarından öpmüştü. Aksoy, bu olayın akabinde tekraren tacize maruz kaldığını belirterek hata duyurusunda bulunmuştu. İddiaları reddeden Aydın’ın hatadan kurtulmaya yönelik tabir verdiği belirtilerek hakkında ‘cinsel taciz’ hatasından 30 yıla kadar mahpusu istemiyle iddianame düzenlenmişti. Aydın; savların temelsiz olduğunu, kendisinin Kent Tiyatroları’nda üst seviye bir misyona getirilme durumu olduğu için hakkında iftira atıldığını argüman etmişti. Aydın, Alkoy’un kalçasına mizansen gayeli vurduğunu, bu davranışının taciz olmadığını ileri sürmüştü. |