Scholz, Belçika’nın başşehri Brüksel’de düzenlenecek Avrupa Birliği (AB)-Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) Tepesi ve AB Başkanlar Doruğu öncesinde, Federal Meclis’te konuştu.
Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşın bir dönüm noktası olduğunu yineleyen Scholz, AB Önderler Zirvesi’nde ele alınacak mevzuların Putin’in Avrupa kıtasını düşürdüğü durumun ciddiyetini yansıttığını belirtti.
Scholz, Putin’in yanlış hesap yaptığını tabir ederek “Putin, askerlerinin Ukrayna’yı günler içinde alacağına, Avrupa’da bizlerin ve demokratik Batı’nın Ukrayna’ya tesirli bir biçimde yardım edecek kadar bölünmüş olduğuna ve gaz vanalarını kapatarak Avrupa’nın dayanışmasını kurutabileceğine inandı. Fakat Putin’in planlarının hiçbiri tutmadı.” dedi.
Ukrayna’nın Rus saldırganlığına karşı durduğunu belirten Scholz, gereksinim duydukları sürece Ukrayna’yı desteklemeyi sürdüreceklerini yineledi.
AB’den Ukrayna’ya 18 milyar avro destek
Başbakan Scholz, Ukrayna’ya 2023’te de mali takviye sağlayacaklarını lisana getirerek AB’nin de 2023 için Ukrayna’ya 18 milyar avro vereceğini kaydetti.
AB’nin Ukrayna için yapacağı yardımı engellemeye çalışan Macaristan’ı isim vermeden eleştiren Olaf Scholz, tüm üye ülkelerin taahhüt ettiği AB’nin temel pahaları ile birliğin dış ve güvenlik siyasetteki hareket etme kabiliyetini karşı karşıya getirebileceğine inananların başarısız olacağına işaret etti.
Almanya Başbakanı, Rusya’ya karşı yaptırım baskısının süreceğini vurgulayarak “Putin, acımasız savaşı sürdürdüğü sürece Rusya’ya yönelik yaptırımlar sürecek ve sertleştirilecek.” diye konuştu.
“Avrupa’nın güvenliği tıpkı vakitte Avrupa’nın güç güvenliğidir”
Almanya, Avrupa ve NATO’nun savunma siyasetini tekrar düzenlediğini söyleyen Scholz, “Müttefiklerimiz bize güvenebileceklerini güzel biliyorlar. Gerektiğinde ittifak topraklarının her metrekaresini savunacağız.” sözlerini kullandı.
Scholz, güç alanında da tedbirler aldıklarına dikkati çekerek “Avrupa’nın güvenliği tıpkı vakitte Avrupa’nın güç güvenliği manasına da gelmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Kısa müddette güç sağlama konusunda başarılı olduklarını aktaran Scholz, gelecek hafta Wilhelmshaven kentinde sıvı gaz terminalini açacaklarını, bunu diğer terminallerin de takip edeceğini anlattı.
Bosna Hersek’in AB’ye aday üyeliği önemli
Başbakan Scholz, Batı Balkan ülkelerinin AB üyesi olması için efor sarf edeceğini vurgulayarak Balkanlar’da geçmişten kalan meselelerin aşılabileceğini ve AB üyeliğine hakikat ilerlemenin mümkün olacağını vurguladı.
Bosna Hersek’in AB’ye aday üye ülke olmasının kıymetli olduğunu belirten Scholz, “Batı Balkan ülkelerinin AB üyesi olması, Almanya’nın ve AB’nin çıkarınadır.” dedi.
Scholz, Bulgaristan ve Romanya’nın Şengen Bölgesi’ne girmesi konusunda da ilerleme sağlanması gerektiğini kaydetti.
ABD ve Çin ile ilişkiler
Özellikle bu yıl transatlantik bağlantıların ne kadar değerli olduğunun görüldüğünü tabir eden Scholz, ABD’nin iklimi muhafaza için yapacağı yatırımların iktisadın dönüşümüne etkileyici katkısı olacağının lakin bunun adil rekabeti engellememesi gerektiğinin altını çizdi.
Scholz, ABD ile AB’nin bu mevzuda görüşmeler yapmasını isteyerek transatlantik bağın bölünmesine müsaade verilmemesi, tam tersine iş birliğinin ve adil ticaretin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Çin’in de iktisat ve ticaret ortağı olarak kıymetli bir ülke olduğunu söyleyen Scholz, “Farklı görüşler olsa bile Çin ile birçok global mevzuyu konuşmamız gerekiyor.” diye konuştu.
Başbakan Scholz, her şeyin ABD ve Çin etrafında döndüğü iki kutuplu bir çağ fikrinin global gerçekliği yansıtmadığını aktararak “21. yüzyılın dünyası çok kutuplu bir dünya olacak.” değerlendirmesinde bulundu.