Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun 27 Ocak’ta Yeşilköy Balıkçılar Çarşısı’ndaki restoranında uğradığı silahlı hücumda hayatını kaybetmesine ait 20 sanığın yargılanmasına başlandı. Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesince konferans salonunda yapılan duruşmaya, 10 tutuklu ve 10 tutuksuz sanık ile avukatları katıldı. Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun eşi Ece Erken ve ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu ile avukatları da duruşmada hazır bulundu.
“ŞAFAK YANIMIZA GELİP KÜFRETTİ”
Duruşmada, sanıkların kimlik tespitinden sonra iddianamenin özeti okundu ve savunmaların alınmasına geçildi. Sanık Kadir Yasak savunmasında, olaydan evvel kendisini arayan bir arkadaşının müşteki Suphi Malgaz ile görüşmek istediğini söylediğini, kendi arkadaşı olan Malgaz’ın da görüşmeyi kabul ettiği anlattı. Sonraki gün restorana gittiklerini belirten Yasak, “Mangal başına gitmiştik. Şafak Mahmutyazıcıoğlu, yere gelir gelmez ‘Kadir Yasak kim. Suphi’yi kimse para için rahatsız etmeyecek’ diyerek küfür etti. Ben de ‘Suphi ağabey neler oluyor’ diye sordum. Şafak ‘Sana hesap mı vereceğiz’ dedi. Sonra onlar kendi ortalarında konuştu, ben para muhabbetini bile bilmiyordum. Ben olayı daire satışı olarak biliyordum. Kendi ortalarında anlaştılar” tabirlerini kullandı.
“KÜFÜR EDİNCE YERE GİTTİK”
Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun gerisinden küfür ettiğini arkadaşlarından duyduğunu savunan Yasak, şunları söyledi: “Olay günü ağabeyimle buluşmak için giderken çarşıda Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu gördüm. Serkan Dakman ve Seccad Yeşil yanıma geldi ve onlara ‘Şafak’ı bir göreyim’ dedim. Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun yanına gittim ve ‘Şafak beyefendi sizinle bir 5 dakika görüşebilir miyiz’ dedim. ‘Arka masaya geç’ dedi. Şafak Mahmutyazıcıoğlu’na ‘Küfür ettin, gerimden da küfür ediyormuşsun, aslı astarı var mı?’ diye sordum. Şafak da ‘Söylemediysem de söylüyorum’ dedi. Seccad ile ağabeyim geldi. Sonrasında ‘Şafak beyefendi söyledin mi? Burası Yeşilköy, küçük yer herkes beni tanır’ dedim. Bana ‘Kadir benim yerime gelip hesap mı soruyorsun, demediysem de diyorum’ diyerek küfür etti.”
“SİLAH ÇEKECEK ZANNETTİM, ATEŞ ETTİM”
“Elini beline attı, üstüme geldi. Bende ne oluyor diyerek kendimi savunma maksatlı silahımı çıkarttım. Geriye yanlışsız çekilirken yere gerçek ateş ettim. Silah çekecek zannettim, ateş ettim. Geriye döndüm, bir el daha yere ateş ettim. Birisi bana ateş edebilir mi diye sağıma soluma baktım. Ağabeyim ‘Vuruldu dur’ dedi. Şafak elimdeki silahı almaya çalıştı, ‘Seni öldüreceğim’ dedi. Bir el daha ateş ettim. Oradan çıktık. Silahla telefonumu fırlattım. Sabah olunca avukatlara ulaşalım diye ağabeyimle konuştuk.”
“ŞAFAK’I ÖLDÜRMEK İSTESEYDİM BAŞINA ATEŞ EDEBİLİRDİM”
Sonrasında tanıdıklarının konutlarına gittiğini anlatan sanık Yasak, “Şafak’ı öldürmek istesem, direk başına ateş edebilirdim. Elini beline yanlışsız atınca savunma hedefli yere ateş ettim. Yerde bana küfür ediyordu. Vurulduğunu bile anlamadım. Öldürmek için birçok fırsatım vardı, tasarlamak isteseydim, masraf ateş ederdim. Silahımda mermi de vardı. Yaralamak bile istemedim. Elini silahından çeksin, küfür etmesin istedim. Çok alkollüydü, belliydi” argümanlarında bulundu.Yasak, silahın kendisinde 4-5 yıldan beri olduğunu belirterek, “Görüşümüze uymayan insanların sizi öldüreceğiz söylenmelerinden ötürü silahım var. Yaralama ve öldürme niyetim yoktu. Bu türlü olmasını istemezdim. Pişmanım” dedi.
ECE ERKEN OLAY ANINI DİNLERKEN BAYILDI
Yasak’ın savunmasında Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu vurduğu anı anlatırken Ece Erken kötüleşerek, bayıldı ve sandalyesinden düştü. Avukatları ve polis Erken’e müdahale ederek, duruşma salonundan çıkardı. Erken, salonda bulunduğu sürece gözyaşlarına hakim olamadı.
“KÜFÜR EDİNCE TAHRİK OLDU”
Tutuklu sanıklardan Seccad Yeşil savunmasında, daire satışıyla alakalı bir restoranda oturdukları sırada maktulün Kadir Yasak’a küfür etmesi üzerine ortamın gerildiğini, sonrasında tarafların 65 bin lira ödemek için anlaştığını, Mahmutyazıcıoğlu’nun mafyavari konuştuğunu, kendilerinin bu türlü bir paraya gereksinimlerinin olmadığını ve sonrasında hususun kendisi için kapandığını öle sürdü. Sanık Yeşil, 10 yıldır tıpkı balıkçıya gittiklerini, maktulün buranın ortağı olduğunu bilmediğini, Kadir Yasak’a maktulü göstermediğini savundu. Kadir Yasak ile maktulün konuşması uzun sürünce gerginlik olabileceği fikriyle Ali Yasak’ı aradığını tabir eden Yeşil, Ali Yasak geldikten sonra masaya geçtiklerini, Kadir Yasak’ın da küfür sıkıntısını konuştukları sırada tahrik olarak maktule bir el ateş ettiğini kaydetti.
“ORTADA CİNAYET YOK, KAZARA ÖLDÜ”
MAHKEME LİDERİ: ALİ’NİN MÜDAHALESİ OLMASAYDI ŞAFAK KURTULUR MUYDU?
Ali Yasak’ın Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu çekerek dışarı çıkarmasına ait imajlara ait de Yeşil, “Ali aslında Şafak’ı, Kadir’in ateş ettiği yerden kaçırmaya çalışıyordu.” sözlerini kullandı. Sanığın bu savunması üzerine mahkeme lideri, “Ali’nin müdahalesi olmasaydı Şafak kendini kurtarabilir miydi? Zira bacağından yaralanmış biriydi. Şafak güçlü bir insan, Ali onu çekebilecek güçte mi?” diye sorması üzerine sanık Seccad Yeşil “Ali’nin müdahalesi yerindeydi. Kadir ateş edince, Şafak, Ali’nin üzerine düştü. Ali otomatikman çekmeye çalıştı. Aslında çekerken de Kadir’e, ‘Vurma’ diye bağırıyordu.” formunda karşılık verdi. Duruşmaya sanıkların savunmalarıyla devam ediyor.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 61 sayfalık iddianamede 27 Ocak’ta Yeşilköy’deki restoranda ateşli silahla yapılan atak sonucu Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun öldürüldüğü, Murat Bilmez’in ise yaralandığı hatırlatılıyor. Bakırköy’de 9 Aralık 2021’de bir restoranda bu şahıslar ortasında yapılan görüşmede müşteki Suphi Malgaz’ın yanında maktul Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun olduğu belirtilen iddianamede, maktulün müştekiye art çıkması ve dayanak olması sonucunda sanıklar Kadir Yasak ve Seccad Yeşil’in müştekiden istedikleri parayı alamadıkları kaydediliyor.
İSTENİLEN CEZALAR
İddianamede sanıklar Abdulkadir Kara ve Ali Yasak hakkında “tasarlayarak taammüden öldürmeye iştirak” kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet, “silahla taammüden yaralamaya iştirak”, “silahla birden fazla şahısla birlikte iş yerinde geceleyin yağmaya teşebbüs” ve “ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma yahut bulundurma” kabahatlerinden da 3 yıl 9’ar aydan 12 yıl 6’şar aya kadar mahpus cezası isteniyor.
Aralarında Kadir Yasak’ın da bulunduğu 6 sanık hakkında da “tasarlayarak taammüden öldürmeye iştirak” cürmünden ağırlaştırılmış müebbet ile “silahla taammüden yaralamaya iştirak” ve “silahla birden fazla bireyle birlikte iş yerinde geceleyin yağmaya teşebbüs” cürümlerinden 3 yıl 9’ar aydan 10 yıl 6’şar aya kadar mahpus cezası talep ediliyor.
Sanıklar Gökhan Karakan ve Kerem Öztürk hakkında ise emsal cürümlerden ağırlaştırılmış müebbet ile 3 yıl 9’ar aydan 10 yıl 6’şar aya kadar mahpus cezası istenen iddianamede, 9 sanığın da “suçluyu kayırma” hatasından 6’şar aydan 5’er yıla kadar, sanık Batuhan Aldatmaz’ın ise “suçluyu kayırma” ve “suç kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme” cürümlerinden 1 yıldan 10 yıla kadar mahpus cezası talep ediliyor.
