Sabah yazarı Okan Müderrisoğlu, “Ülkemiz, özgürlük olarak ileri sürülen abartılı beyan ve davranışlara çarçabuk taraftar bulabildiği değişik bir devirden geçiyor” yorumunu yaptı.
Müderrisoğlu yazısında, “Çok sesli ve çoğulcu toplum yapısına ve eski Türkiye’nin yasaklarını geride bırakmasına karşın ülkemiz… Çabucak herkesin fikri gettosuna çekildiği, kendisi ismine üretilen yapay gerçekliğe inandığı, özgürlük olarak ileri sürülen abartılı beyan ve davranışlara çarçabuk taraftar bulabildiği enteresan bir devirden de geçiyor. Kanımca, siyaset kurumu da son 20 yılda gelişen sosyolojiyi bütüncül olarak değil kesim parça okuyabiliyor. Tabloyu, yalnızca siyasi ajandasının hudutları ve öncelikleri içinde yorumlayabiliyor. Haliyle gerçek olduğu kadar eksik tahliller yapılıyor. Bu durum, net ve etkileyici sonuçlara ulaşmayı güçleştiriyor. Sembolizmin kışkırtılması, kıymetler sistemindeki ortak paydaya yüklenen manaları değiştiriyor. Toplumu bir ortada tutan özelliklerin tanımında ve hayata yansıyış biçiminde minimum müşterekten giderek uzaklaşılması, “kışkırtmaya müsait sembolizmi” kullanmaya programlı odakların iştahını kabartıyor!” kanısını lisana getirdi.