Sabah müellifi Engin Ardıç, “Kanıksandı. Daha da berbatı, bağımlılık yaptı ve aranır oldu. Televizyon haberlerinde ‘lumpen dalaşları’… Semtler belirli. Varoşlar aşikâr. ‘İstanbul’ olarak geçen varoşlar.
Her akşam birkaç haberi garanti. Fevkalade bir öfke dalgası, kentliler pek de farkında olmadan yükseliyor” niyetini lisana getirdi.
Ardıç yazısında, “Bu beşerler umutsuz, bu beşerler umarsız. Paraları yok, eğitimleri yok, birçok vakit işleri de yok. Baş da pek fazla çalışmıyor. Öfke dolular, bunu nereye boşaltacaklarını kestiremiyorlar. Şimdilik birbirlerine dalıyorlar. Şalvarlı bayanlar… Tarladan kopalı yıllar olmuş lakin yine de şalvarlı. Sadrazam donu üzere uzun şortlu adamlar, kolsuz fanila, ayakta terlik. Ayakkabı giyme basamağına geçememişler, plastik terlik. Çoklukla yeşildir. Evvelden takunyayla gezerlerdi, sırf “malzeme” değişmiş. Tıknaz, göbekli, pis sakallı. Bu bir ‘prototip’… Köylü lumpene dönüştü, bu kitle çok tehlikeli formda büyüdü. Bakalım ‘vandalizm’ ne vakit başlar? Muhalefet bunlarla nasıl “helalleşecek”, merak ederiz. Nasıl “soğurulacak” bunlar, nasıl çalışana dönüştürülecek, daha da merak ederiz. Bunlarla ihtilal yapacak arkadaşlara da bir yerimizle güleriz.” sözünü kullandı.