Rasim Ozan Kütahyalı, diye konuştu.
Kütahyalı, Haber Global’de Buket Aydın’ın sorularını yanıtladı. Son devirde yaptığı itiraflarda Kudret Köseoğlu takma ismi ile Ertuğrul Özkök‘ü amaç aldığını söyleyen Kütahyalı’ya yaptığı itiraf hakkında, “Kumpas değil miydi” sorusu soruldu. Kütahyalı, Ahmet Hakan‘ın da takma isimle yazılar yazdığını söyleyerek şöyle karşılık verdi:
“Oradan muhafazakar mahalleye sallıyordu”
“Değil, ben 2008’de köşe muharriri olarak başladığımda siyasi bir emelle da girdim askeri vesayeti devirmek için genç bir ihtilalci olarak. O periyotta medyada iki tepe vardı. Ertuğrul Özkök ve Zafer Memnun. Fatih Altaylı bunların çok altındaydı. Messi ve Ronaldo üzereydi. Birinci olarak girdiğinde insan tepeleri gayeler. Tüm gün benle uğraşan genç gazeteciler var belgesel yapıyorlar hürmet duyuyorum.
O devir de Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan’a ‘Ahmet Arslan’ ismiyle köşe yazdırıyordu. Oradan muhafazakar mahalleye sallıyordu”
“Fettullahçılar işin içine düzmece kanıtlar ekleyerek mahvetti”
Kütahyalı, Aydın’ın FETÖ’nün kumpaslarını savunan Taraf gazetesinde yazmaya başlaması hakkındaki sorusuna şu karşılığı verdi:
“Benim Taraf gazetesi öyküm çok yalındı. Her şeyin gerisinde komplo arıyorlar. Ben Sinan Çetin ile birlikte çalışıyordum. Sinan da benimle tıpkı başta bir adamdır. O periyot bir hengame var 27 Nisan muhtırası verilmiş asker resmen darbenin eşiğinde. Bir sürü olaylar var onların değerli kısmı gerçekti kardeşim. Sonradan Fetullahçılar işin içine uydurma kanıtlar ekleyerek mahvetti. Veli Küçük’ün ne olduğu aşikâr, Kemal Kerinçsiz’in ne olduğu belirli. Bunlar bizim alakamız yok diyor. Biraz mert olun. Eski darbeciler mertti. Cemal Madanoğlu anlatırdı, ‘Gittik şunu yaptık’ diye. Kenan Cihan bunların yanında çok mert.
O periyot ben dışarıdan yazılar yazmaya başladım. Taraf, Star Yeni Şafakta yorum yazıları. İsmi yok o periyot. Yazılar çok tuttu. Ben bu Denizlerin Yolu bizi nereye götürdü diye çok sert yazı yazdım. Bunlar solcu bile değil diye yazdım. Çok yıkıldı ortalık. Dışarıdan maça girmiş bir adamın yıldızlaşması üzere.
Ahmet Altan ve Yasemin Çongar müelliflik teklif etti. Ancak para falan yok. Taraf’ın durumu o vakit aşikâr. Palavra onlar, para var…. Sonradan Taraf öteki hale sürüklendi kabul ediyorum.
“Taraf özgürlükçü bir gazeteydi”
Hataları vardır yanlışları vardır fakat Taraf, özgürlükçü sol ve liberal aydınların askeri vesayet rejimin bitirmek Türkiye’yi AB standartlarında Batılı demokratik ülke yapma amacında bir gazeteydi. Başarısız oldu. Niyeti öyleydi. FETÖ devreye girdi o oldu bu oldu. Kitap yazmayı düşünüyorum.”
Taraf müellifliği sonrası “tutuklanmaktan korktunuz mu” sorusuna da “Hiçbir şeyden korkmayan bir insanım” cevabı veren Kütahyalı şöyle devam etti:
“Tayyip Erdoğan da korkusuz bir adam. Diyelim, Türkiye de o denli bir şey oldu seçim sonrası. Tayyip Erdoğan’ı yıldırımasınız. Birtakımı korkaktır. O periyotta sahiden risk vardı. Artık unutuldu lakin 2013’te Fettulahçılar sabah akşam bizi Silivri’ye atmakla tehdit etti. Ergenekoncular ile birlikte mahpusa gireceksiniz diye. En çok yazan da Mehmet Baransu’ydu.
O periyot unutuldu. 2013 – 16 ortası bizlerin uğraşıdır. 2016’dan sonra FETÖ bitince fırsatçılık yaptı. Onları da devlet kendi lehine kullandığı için ses etmiyorum. Muhalif gözüküp devletin denetiminde olan beşerler. İsim veremem. Devletin projesini açık etmem.”