Diyarbakır’da şehit edilen bir polisin katil zanlısını ararken yanlış evin kapısını kırıp karı, kocanın üzerine köpek salarak yaralanmalarına neden polis hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İdare Mahkemesi de İçişleri Bakanlığı’nın aileye 60 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi.
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin Körhat semtinde 30 Mayıs 2020 günü hırsızlık suçundan aranan bir zanlının takibi sırasında açılan ateş sonucu polis Atakan Arslan şehit oldu.
Mahalleyi ablukaya alan özel harekât polisleri, katil zanlısının saklandığını düşündükleri evin önce kapısını kırdı, ardından üç köpeği üç çocuklu Şeyhmus ve Menice Yılmaz çiftinin üzerine saldı.
Köpeğin pençe ve diş darbeleriyle yaralanan karı, koca kâbusu yaşarken, evde yapılan aramada zanlı bulunamadı. Bir süre sonra da polisler yanlış evde olduklarını anladı.
Polis katili Muhammet Emir Cura ise ertesi gün polise kendisi gidip teslim oldu. Çocuklarıyla evde dehşeti yaşayan Şeyhmus ve Menice Yılmaz çifti aramaya katılan polisler hakkında şikâyetçi olunca Diyarbakır Başsavcılığı polis S.G hakkında, “Kamu görevi nüfuzunu kullanarak kasten yaralama” suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
İddianamede, polisin sevk ve idaresindeki köpeğin kontrolünün sağlanamaması nedeniyle Yılmaz çiftinin hafif nitelikte olmayacak şekilde yaralandıklarının Adli Tıp Kurumu raporuyla sabit olduğu vurgulandı. Sanık polisin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek kendi kontrolündeki köpeğin mağdurların yaralanmasına neden olduğu için Yılmaz çiftine karşı ayrı ayrı yaralama suçundan cezalandırılması istendi.
“EMİRİ YAKALADIK” DİYEREK KÖPEKLERİ ÜZERİME SALDILAR
Temizlik malzemesi satan bir firmada işçi olarak çalışan Şeyhmus Yılmaz ifadesinde,
“Kapı çalınmadı, kapının kırılma sesiyle uyandım. Eşimin ‘Durun köpekleri çekin’ demesiyle birlikte bana doğru ‘Tutun, vurun, şahıs burada’ diyerek beni dövdüler. Yüz üstü yere yığıldım. Kar maskeli 20 polis tekme, tokat ve yumruklarla beni dövdü.
Uzun namlulu silahın darbesiyle dirseğimden yaralandım. Polisler sürekli ‘Sen Emir’sin’ diyor, bende kendimi korumaya çalışarak, ‘Abi vallahi ben Emir değilim, benim adım Şeyhmus’ dedim. 5 dakika bu şekilde dövüldüm.
Ardından 3 köpekten ikisini ‘Yakala oğlum, saldır’ diyerek üzerime saldılar. Köpeklerin biri sırtımı, bacağımı, diğeri kulağımı ısırdı. Can havliyle ‘Abi köpekleri çekin, size kimliğimi göstereyim, ben Emir değilim’ dedim. Köpeklere müdahale etmiyorlardı.
Eşim ve üç çocuğum çok korkmuşlardı. Eşimin karnından yaralandığını görünce telefonla 112’yi aramak istedim, ancak telefonu elimden alıp, ‘Biz aramasını bilmiyor muyuz?’ diye izin vermediler.
Evden çıkınca komşular 112’yi aradı ve bizi hastaneye götürdüler. Çocuklarımın psikolojileri bozuldu, gece uyuyamıyorlar. Dışarı çıkmaya korkuyorlar ve sürekli ‘Baba köpekler geliyor’ diye panik yapıyorlar.
Sonradan öğrendiğime göre polisi şehit eden kişinin anneannesi benim oturduğum evin karşısında oturuyormuş. Onun evini ararken yanlış ihbarla benim kapımı kırmışlar. Yüzleri maskeli olduğu için eşkallerini bilmediğim polislerden şikayetçiyim” dedi.
“SENİ ISIRMAZ DİYE GÜLÜYORLARDI”
Polisi şehit eden zanlının ninesiyle komşu olduklarını belirten Menice Yılmaz;
“Ninesi bizim karşımızdaki dairede oturuyor. Polisler de katili ararken ninesinin evinde gizlenmiş olabileceğini düşünerek onun evine gideceklerine yanlışlıkla bizim evin kapısını kırdılar. Binanın içinden önce patlama sesi gelince dürbünden baktım.
Üzerinde asker kıyafetli kar maskeli silahlı kişileri görünce korkup çocuklarımı yanıma alarak yatak odasına geçtim. İçeri girer girmez hiçbir açıklama yapmamıza izin vermeden köpekleri üzerimize saldılar. Köpek karnımı ısırınca bağırdım onlar dalga geçer gibi ‘Lan seni ısırmaz’ diye gülüyorlardı.
Sonra köpekleri eşimin üzerine salıp, ‘Emir’i yakaladık’ diyorlardı. Tüm bu olanlar 7, 9 ve 11 yaşındaki çocuklarımın gözü önünde oldu. O günden beri psikolojileri bozuk. Gece uyumadan önce bana sarılıp, “Anne o polisler tekrar gelecek mi köpekler gelecekler mi” diye soruyorlar” dedi.
“KÖPEK KENDİNİ KORUMAK İÇİN ISIRDI”
Köpekten sorumlu polis S.G ifadesinde, “Şubemize kayıtlı Zeyna isimli köpek sevk ve idarecidir. Olay gecesi 00.30’da köpekle görev aldım. Polisi şehit eden kişinin bahse konu adreste olduğu bilgisini alınca tim olarak adrese gittik. Kapıyı çaldık, açan olmayınca koçbaşıyla kapı kırıldı. Köpeği tedbir amaçlı önden evin içine gönderdim, ardından ben girdim. Kadın köpeğe tekme atınca köpek kendini koruma içgüdüsüyle karnından ısırdı. Erkek kişi de köpeğe tekme atınca köpek kendini korumak için adama da saldırdı” dedi.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI 60 BİN LİRA TAZMİNAT ÖDEYECEK
Aile olayda sorumluluğu bulunan İçişleri Bakanlığı aleyhine İdare Mahkemesine açtığı tazminat davasını da kazandı. Mahkeme Yılmaz çiftine dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte 60 bin lira maddi manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Mahkeme, davacıların manevi yönden iç huzurunun bozulduğunu, yaşama gücünün ve sevincinin azalıp kişilik haklarının zedelendiğini, uğradıkları hakaret nedeniyle şeref ve haysiyetlerinin rencide edilerek günlük yaşamlarının zorlaştığının altını çizdi. Aramaya katılan polislerin hakaretlerine maruz bırakılan Yılmaz çiftinin üzerine köpeğin salınarak yaralandıkları, polislerce darp edildiklerini belirten İdare Mahkemesi, köpeğin eğitiminden sorumlu olan polisin sorumlu davranmadığını vurguladı.