Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOKİ’ye borcu olanlara ABD’den müjde verdi. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Şurası için gittiği New York’tan dönmeden evvel Türkevi’nde gazetecilere açıklamalarda buludu. Erdoğan, “TOKİ’den mesken yahut işyeri alıp da geri ödemesi devam eden vatandaşlarımız için yüzde 25 peşin ödeme indirimi kampanyası başlatıyoruz. Borcun tamamını kapatamayacak olanlar ise bakiyesinin yüzde 25’inden az olmamak kaidesiyle, yapabildikleri kadar ödemeye yüzde 25 indirim alabilecek. Bu kampanyadan, geri ödeme taksitleri 2021 yılı haziran ayı sonuna kadar başlamış olan konut ve işyeri alıcıları faydalanabilecek. Kampanya bugün başlayacak ve 19 Ekim tarihine kadar sürecek” dedi.
Erdoğan, özetle şunları söyledi:
5 MİLYONA YAKLAŞTI: Cumhuriyet tarihinin en geniş, en kapsamlı konut kampanyasını başlatmış olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Ekim sonuna kadar süreceğini tabir ettiğimiz müracaatlara birinci gün 1 milyon talep gelmişti. Şu anda 5 milyona yaklaştı. Kampanyaya gösterilen teveccüh aslında vatandaşımızın devletine olan inancının bir işaretidir. Natürel burada 422 milyar lirayı aşan bir yatırım bedelinden, 200 binden fazla yeni istihdamdan, 250 alt bölümü ilgilendiren bir ekonomik hareketlilikten bahsediyoruz. Toplumsal konut projesi üzere güzel bir adımda bile suyu bulandırmaya, bununla yetinmeyip millete hakaret etmeye çalışanların bir kaygısı de sorumluluğu da yok. O denli yahut bu türlü biz bunu başardığımızı göstereceğiz..
ESİR MÜBADELESİ KIYMETLİ BİR ADIM: (Putin’in seaferberlik ilanı) Bu savaşın her iki ülke halkına, bölgeye, dünyaya ödettiği bedeller ortada. Hiç kimse bu bedeli daha da artırma anlayışında olmamalı. Sayın Putin ve Sayın Zelenskiy ile yürüttüğüm diplomasi trafiği sonucunda Rusya ve Ukrayna ortasında 200 savaş esirinin mübadelesi gerçekleşti. Türkiye’nin arabuluculuğunda gerçekleşen bu esir mübadelesi savaşın sonlandırılması yolunda değerli bir adım. Esir mübadelesine imkân verdikleri için Sayın Putin ve Sayın Zelenskiy’e teşekkür ediyorum.
HUKUKU OLAN PUTİN’İ ZORLASIN: Türkiye’ye döner dönmez tekrar önderleri arayarak telefon diplomasimizi kendileriyle sürdüreceğiz. BM’nin inisiyatif alarak sorunun tahlili için daha fazla uğraş göstermesi gerekiyor. Bu yalnızca benim değil tüm dünya başkanlarının ortak uğraşıyla olması gereken bir süreç. Hepsinin bu kanalı zorlaması lazım. Yani Sayın Putin’le az yahut çok bir hukuku olanın, kendisiyle bunları görüşmesi ve bu kapıyı zorlaması lazım. Zelenskiy’le de tıpkı halde.
RUSYA’DAN KKTC’YE DİREKT UÇUŞ: Rusya’dan KKTC’ye direkt uçuşlar başlarsa bundan memnuniyet duyarız. Malum Rusya’nın turist potansiyeli çok yüksek. Turizmde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bu türlü bir akışın olması inanıyorum ki KKTC için ekonomik olarak da önemli manada bir sıçramaya vesile olacaktır. Temenni ediyorum ki önümüzdeki periyotta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasıyla çok daha farklı bir gelecek orayı bekliyor olacaktır.
‘BM’de dediğimiz noktaya geldiler’
Biden’ın bilhassa BM Güvenlik Konseyi’yle ilgili yaptığı açıklama haklılığımızı ortaya çıkardı mı? Sonunda dediğimiz noktaya geldiler. Artık ‘hem daimî üyeleri artıralım hem süreksiz üyeleri artıralım’ diyorlar. Lakin doğal ben tıpkı noktada değilim. Diyorum ki dönüşümlü üyelik sistemini getirmek lazım.
UZAYDA DOLAŞIYOR: (Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias’ın ‘İstanbul’da 100 bini aşan Rum topluluğunun bugün nasıl 5 binin altına düştüğünü açıklasınlar’ sözleri) Yunan Dışişleri Bakanı benim muhatabım değil. Konuşacaksa Mevlüt Bey’le görüşsün. Biz Türkiye’de Rum nüfusunun azalmasından yana olan bir iktidar olmadık. Tam bilakis, örneğin Bozcaada’da, Gökçeada’da gezdiğim vakit orada yaşayan çok az sayıda Rum vatandaşlarımıza daima sormuşumdur; ‘Nerede senin çocukların?’, ‘Amerika’da’ dedi. ‘Getirin, burada yaşasınlar’ dedim. ‘Çocuğumu Amerika’dan getiremiyorum’ dedi. Lakin alışılmış Yunan Dışişleri Bakanı’nın bunlardan haberi yok. Bunlar uzayda dolaşıyor.
‘Kafkasya’da birtakım adımlarımız olacak’
(ABD Temsilciler Meclisi Lideri Pelosi’nin Ermenistan’ı ziyareti) Pelosi’nin bu ziyaretiyle kalkıp da Kafkasya’daki bu gelişmelere darbe vuracak ne mecali var ne cürmü var. Artık biz de birtakım hazırlıkları yapıyoruz. Prag’da Avrupa Siyasi Topluluğu Doruğu var. Doruğa katılıp katılmama üzere bir kıymetlendirme içindeyiz. Tepeye katılmamız halinde, Paşinyan’ın oraya gelme durumu var. ‘Orada görüşebilir miyiz?’ diye de bir fikri olmuş galiba. Tahminen orada bu hususları ayrıyeten bir görüşme durumumuz olabilir. Ama Kafkasya’da bizim de birtakım ataklarımız olacak. Sayın Aliyev kardeşimizle de bunları konuşup, ona nazaran adımlarımızı atacağız.
Erdoğan ABD’li iş beşerlerine seslendi: İş birliğimizin önüne yapay pürüzler konuyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik Alakalar Heyeti (DEİK) Türkiye-ABD İş Kurulu tarafından düzenlenen çalışma yemeğinde ABD’nin önde gelen iş insanlarıyla bir ortaya geldi. Erdoğan programda yaptığı konuşmada, Türkiye ile ABD’nin esaslı bağlara sahip iki dost ülke, müttefik ve stratejik ortak olduğunu belirtti. İki ülke ortasındaki çok boyutlu iş birliğinin dünyanın pek çok bölgesinde barış ve istikrarın tesisine büyük katkılar sağladığını söz eden Erdoğan, Ukrayna’dan Balkanlar’a, Orta Doğu’dan Afrika’ya geniş bir coğrafyada, güçten besin güvenliğine pek çok problemde misal görüşlere sahip olduklarını söyledi. Erdoğan, özetle şunları kaydetti:
EKONOMİMİZ BAŞARILI: Dünya iktisadı 2020 yılından bu yana önemli zorluklarla yüzleşiyor… Pek çok ülke son 40-50 yılın en yüksek enflasyon oranlarıyla baş etmeye çalışıyor. Türkiye iktisadı büyümede, ihracatta ve istihdamda gösterdiği güçlü performansla tüm bu imtihanların üstesinden gelme konusunda başarılı bir görünüm sergiledi. Global iktisadın yine yapılandığı ve öngörülebilirliğin azaldığı bir devirde sağladığımız destekleyici adımlar ve özel kesimin dinamizmi sayesinde ekonomimizin dayanıklılığını ve cazibesini muhafazayı başardık.Dünya iktisadı önemli daralmalarla yüzleşirken biz 2022 yılı birinci çeyreğinde yüzde 7.5 ve ikinci çeyreğinde yüzde 7.6 oranında büyüme kaydettik… Bu muvaffakiyetlerin elde edilmesinde Türkiye İktisat Modeli’nin çok büyük hissesi vardır.
LOBİLER ZİYAN VERİYOR: Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizin önüne müttefiklik hukukumuza alışılmamış yapay mahzurlar getirilmektedir. Bu durum ticari bağlarımızın yanı sıra tüm NATO coğrafyasının güvenliğini de negatif halde etkilemektedir. Stratejik bakıştan mahrum salt birtakım lobilerin Amerikalı karar alıcıların üzerinde kurduğu baskı sonucu gelişen bu yanlış ve taraflı tavır esasen Amerikan çıkarlarına da ziyan vermektedir. Bu nedenle bu tek taraflı ve haksız engellemelerin bir an evvel kaldırılması bizler kadar sizlerin de davasıdır. Türkiye bugüne kadar olduğu üzere bundan bu türlü de Amerika ile ekonomik ve ticari bağlantılarını geliştirme uğraşında olmaya devam edecektir.