Psikolojik Müşavere Uzmanı Ve Holistik Ömür Koçu Kübra Demirbağ, panik atak ve tedavisi için yapılması gerekenleri sıraladı.
MoraMedya/Bursa (BURSA İGFA)
Ruhsal Müşavere Uzmanı Ve Holistik Hayat Koçu Kübra Demirbağ, panik atağın bir sebep olmaksızın, birdenbire ortaya çıkan, vakit zaman görülebilen, makus bir şey olacakmış hissi uyandıran kaygı atakları olduğunu hatırlattı.
Panik atağın yaklaşık on dakika içerisinde en şiddetli düzeyine ulaştığını ve genelde bir saat içerisinde kaybolduğunu lisana getiren Demirbağ, “Bu periyotta şahısta nefes alamama, kalp çarpıntısı, terleme, titreme, gögüs ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, bayılma hissi, ellerde ayaklarda uyuşma ve karıncalanma hissi ve hatta vefat korkusuna kadar varan şikayetler meydana gelir. Panik atak tekrarlayan bir hastalıktır. Panik atak ekseriyetle ergenlik devrinde başlar ve bayanlarda daha çok görülür” dedi.
Panik atağın birçok hastalığın semptomlarını taklit edebileceğini vurgulayan Kübra Demirbağ, “Bu yüzden birinci ortaya çıktığı devirlerde panik atak teşhisi konulmadan evvel hastada mevcut diğer bir hastalık sebebiyle bu şikayetlerin meydana gelmediği ortaya konulmalıdır. Hastanın kalple, akciğerle, mide ile, bağırsaklarla yahut öteki organlarla ilgili hastalıklarının olmadığı yapılacak tetkiklerle ortaya konulmalıdır. Bu şikayetlere yönelik yapılan tetkiklerin hiç birisinde anormallik bulunmadığı vakit panik atak teşhisi konulmalıdır. Yoksa panik atak şikayetleri üzere semptom veren birçok hastalık atlanabilir ve bu da hastada geri dönüşü olmayan ziyanlara sebep olabilir. Panik atak bireyde gerilim yapan durumlar nedeniyle ortaya çıkar. Bunlar yüksek yerlere çıkma, kelamlı ya da yazılı kıymetli bir imtihana girme, kapalı yerde bulunma, bir toplantıya girme, ders anlatma, uçak korkusu, kan görme korkusu, hastane korkusu üzere endişelerle ortaya çıkabilir. Ayrıyeten çocukluk çağında anne yada babanın vefatı, boşanması, taciz üzere dayak üzere travmalar sonucunda ileri yaşlarda onları hatırlatan durumlarda ortaya çıkabilir” açıklamasını yaptı.
Panik atak periyotlarında kişinin işine, ailesine ve etrafındakilere odaklanamayacağını ve yapması gerekenleri yapamayacağını aktaran Demirbağ, “Tedavi edilmediği taktirde atakların sayısı artar ve bireyde diğer ruhsal sıkıntılar görülmeye başlar. Panik ataktan korunmak için alkol, sigara yahut öteki bağımlılık yapacak şeyler kullanılmamalıdır. Yararı olmadığı üzere birde bu üzere hususların yaptığı sıkıntılar ortaya çıkar” dedi.
Ruhsal Müşavere Uzmanı Ve Holistik Ömür Koçu Kübra Demirbağ, panik atak olduğu yahut panik atak başlayacağı devirlerde yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Panik atağı yaratan durumlar evvelden bilindiği için panik atağın başlayacağı hissedildiği durumlarda onlardan uzak durmak gerekir. Mesela uçağa binmek bu türlü bir meseleye sebep oluyorsa otobüs yada öbür bir taşıt tercih edilmelidir. Yükseklik korkusu varsa yüksek yerlere çıkılmışsa bir an evvel oradan uzaklaşmak gerekir. Kapalı yer korkusu varsa açık havaya çıkılmalıdır. Tam karşıtı açık hava korkusu varsa konuta yada kapalı öbür bir yere girilmelidir. Bir toplantıda konuşmanız gerekiyorsa bunu mümkünse diğer bir tarihe ertelenmelidir. Kendi kendini telkin etmeye çalışmak. Panik atağın başlayacağının hissedildiği durumlarda bu şikayetlerin sebebinin bedendeki bir hastalık olmadığının akla getirilmesi, daha evvel birebir ataklar olduğunda yapılan tetkiklerde hiçbir şey çıkmadığını, bunun mevcut ortam ve mevcut ruhsal durumundan kaynaklandığını düşünüp kendini bu halde telkin etmeye çalışmak gerekir.
Panik atak anında kişinin kendisini uygun hissettiren durumları düşünmesi, kendisini onlara odaklaması yarar sağlayabilir. Nefes alıp verme antrenmanları yarar sağlayabilir. Süratli ve sık nefes alıp vermek semptomları artırabilir. Bu yüzden yavaş ve derin nefes almak nefesi yavaş yavaş vermek yararlı olabilir.”