CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, “Kendine bu artırımı layık görüyorsun da taban ücretliye neyi layık görüyorsun diye soruyorduk. Susuyordu. Orada da ısrar ettik. Artık kurulun toplanacağı kıymetli bir bilgidir. Ancak sakın kimse dostlar alışverişte görsün diye taban fiyata göstermelik bir şey değil… Enflasyondaki kayıp kadar artırım yapmasını, yüzde 40 artırımı minimum fiyat için CHP olarak bekliyoruz” diye seslendi. Özel, “Şimdi geçtiğimiz haftalarda yaptığı U dönüşler ve dün akşam yaptığı büyük U dönüşü düşünüldüğünde; ben, ‘Miçotakis ile asla görüşmem’ diyen Recep Tayyip Erdoğan, gelecek ay Miçotakis’in düğününe kirvelik yaparsa şaşırmamak lazım” diye konuştu.
CHP Küme Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP Gaziantep Vilayet Başkanlığı’nda bugün basın toplantısı düzenledi.
Özel, özetle şunları söyledi:
“Esnaflarımızdan, vatandaşlarımızdan verdiği bilgi şu: ‘Niye gelsinler diyor. Niçin gelsinler?’ Antep’e, Suriye’deki barış bozulup, Suriye’nin iç işlerine karışılıp, Suriye’deki devlet dışı ögeler muhatap alınıp, onları getir eğit donat savaştır, Suriye’de üç saatte gireceğiz, cuma namazı kılacağız nidalarıyla bozulan barış ve bağlantılar Suriye’deki iç savaş, Kilis ile birlikte Antep’e lakin bilhassa Antep’e inanılmaz büyük bir mülteci akını, süreksiz sığınmacı ve göçmen sıkıntısını getirmiş ve dayatmış durumda. Bu yüzden Antep üzere bir kentte, dört tane üniversitesi bulunan bir kentte eğitimde 58. Sıradayız. Bebek ve anne vefatları bütün Türkiye’de düşerken Antep’te 10 yıldır Türkiye ortalamalarının üzerinde seyrediyor. Antep’te uyuşturucu sorunu bütün Türkiye’nin çok ilerisinde. Hem uyuşturucu açısından aşikâr kümelerin Antep’i üs olarak kullanması hem de Antep’in değişen demografisi yüzünden gençlerde önemli bir uyuşturucu sorunu var ve bundan Antep’in AKP’li MHP’li aileleri de rahatsızlık duyuyorlar. İntihar sayılarındaki artış da Antep’in artık özenilir ve yaşanılır değil; çekinilir ve uzak durulur bir kent haline geldiğini gösteriyor.
‘Antep’in gençlerine onların Antep’te hayal kurmasına muhtaçlığımız var’
CHP olarak birinci bir yıl içinde daha evvel tekraren söylediğimiz üzere ‘Esat ile görüşmem’ diyenlere bakmayın. Düne kadar NATO’ya giremez diyenler, dönüp dün akşam ne mutabakatlar yaptılar. Esat ile bir ortaya gelinecek, oturulacak, görüşülecek. Başta Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletlerin eli değil gövdesi taşın altına konulacak. Suriye’de yaşanılabilir, sürdürülebilir bir hayat temin edilecek ve Suriyeli mülteciler memleketine dönecek Antep rahat edecek. Antep’in fakiri Antep’e; Antep’in işsizi Antep’e kâfi. Antep’in gençlerine onların Antep’te hayal kurmasına muhtaçlığımız var.
Gün boyunca tugay yerinin yani Günük ormanlarının yanındaki 11 milyon metrekare arazinin ranta, yapılaşmaya açıldığını; buna partimizin ve TMMOB’a bağlı odaların dava açtığını, davayı kazandığımızı yani Antep’i müdafaa refleksimize yargının da iştirak ettiğini lakin bu basamakta tekrar bir imar değişikliğiyle yargı kararını boşa düşürüp Antep’in havasını kesecek, rüzgarını kesecek, ormanını tehlikeye atacak bu rant projesinin yeni çalışması yapıldığını duyduk. Bunu Meclis gündemine de taşıyacağız. Ülke gündemine de taşıyacağız. Bu husustaki gayretimiz devam edecek.
‘Tarıma direkt randıman olarak katkı sağlayacak’
Karkamış Belediye Başkanımız… Onunla birlikte dün gelirken de konuştuk. Bugün de kentte gördük ki Fırat’ın suyu boşa akıyor. Barak da buna karşıdan bakıyor ve Karkamış’ın, Nizip’in, Oğuzeli’nin aslında yaptığı tarıma direkt randıman olarak katkı sağlayacak; ağaçların verimsiz yıllarını çok daha verimli hale getirebilecek; faal nitelikli bir sulama yapılabilmesi için Fırat’ın suyundan yanından aktığı faydalanması lazım. Bu CHP’nin iktidara geldiğinde birinci bir yılda Antep’e yapacağı birinci kıymetli beş işten bir tanesi olacak.
‘Yatak kaybına sebebiyet verecek; başka hastanelerimizi de sakın kapatmayın’
Şehir Hastanesi’nin 2012’den beri konuşulan, 2016’dan beri inşaatı olan; inşaatı yarım kalmış, personelleri çıkarılmış, terk edilmiş Kent Hastanesi’nin… Yeni yeni kıpırdanma var. Bunun takipçisiyiz ancak Kent Hastanesi’ni açınca öbür hastaneleri kapayacaklar. Sayılar önümüze döküldüğünde önemli bir sıhhat krizi çıkar. Kent Hastanesi’ni bir an evvel bitirin. Ancak yatak kaybına sebebiyet verecek; öbür hastanelerimizi de sakın kapatmayın.
‘Dış politikayı bu türlü iç siyasete bu kadar alet ederseniz, u dönüşleriyle karşılaşırsınız’
Dün akşam İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusundaki çekincelerini Türkiye kaldırdı. CHP’liler, bilmesi gereken bir şey var. İki ay evvel Tayyip Erdoğan, ‘Bunu müzakere bile etmem. Hiç gelmesinler’ diyordu. Biz dedik, diplomaside bu türlü bir şey olmaz. Hiç gelmesinler olmaz. 29 Mayıs günü Bakü dönüşü, uçakta ‘Ben başta olduğum sürece NATO’ya giremeyecekler’ diyordu. Dün giderken itirazlarını lisana getiriyordu ve NATO’ya giremeyeceklerini söylüyordu. Herkes de ona inanıyordu. Ben 16 Haziran 2022 günü sayın Genel Liderimizin başkanlığında Dış Siyaset Müşavere Heyeti Toplantısı’na katıldım. O toplantıda 10 Haziran günü; ‘Ben baştayken giremeyecekler’ dedikten 11 gün sonra, bugünden de 19 gün evvel hepsi birden şunu dediler: ‘Göreceksiniz. Haziran ayının sonundaki NATO doruğunda Türkiye, NATO’ya girmesine dayanak verecek.’ Ve son gün ikna ettiler. Dün bir mutabakat metni oldu. Muhtıra imzalandı. Muhtıranın satır satır takipçisi olacağımızı buradan herkes bilsin. Fakat muhtırada daha evvel ‘Şu terör örgütünü, terör örgütü olarak kabul etmezlerse olmaz’ diyenlerin muhtıradaki aşikâr yuvarlak cümleler fit olduklarını da gördük. Yani İstanbul’da, Ankara’da aslan kesilenlerin, gittiği yerde o kükremeleri sürdürmediğini ve gittiği yerde diplomasinin getirdiği noktada bir mutabakat metninin o denli Türkiye’de haykırdığı üzere baya da oldurttuklarını gördük. Siz, dış politikayı bu türlü iç siyasete bu kadar alet ederseniz, işte bu türlü tutarsızlıklarla, bu türlü çarklarla bu türlü U dönüşleriyle ve bu türlü mahcubiyetlerle karşılaşırsınız.
‘Gelecek ay Miçotakis’in düğününe kirvelik yaparsa şaşırmamak lazım’
Şimdi, İsveç, Finlandiya naraları bitti Miçotakis naraları devam ediyor. Edecek. Zira bir düşmana muhtaçlığı var onun. Dış siyasette ona bağırarak iç siyasette güç devşirecek. Artık geçtiğimiz haftalarda yaptığı U dönüşler ve dün akşam yaptığı büyük U dönüşü düşünüldüğünde; ben, ‘Miçotakis ile asla görüşmem’ diyen Recep Tayyip Erdoğan, gelecek ay Miçotakis’in düğününe kirvelik yaparsa şaşırmamak lazım.
‘Bende u dönüşü yok’ diyenin dün Meclis’te talep ettiği ödenek çıkarıldı’
Ek bütçe Meclis’ten geçti. Cumhurbaşkanı ödeneği çıkarıldı. Birinci geldiğinde çaktırmadan baz ödeneği yüzde 20, maaşına yüzde 40 artırım yapıyorlardı. Bunu kamuoyuna söyledik. Günlerce sustu. İtirazlardan sonra dedi ki ‘Efendim o vakit ben bunu kendim için değil, maaşıma endeksli emekli Cumhurbaşkanları, milletvekilleri, bakanlar için…’ E çıkar dedik onları diğer bir şeye bağla. En sonunda yıllardır bu tip işlerde dediğinden geriye adım atmayıp, ‘Bende U dönüşü yok’ diyenin dün Meclis’te talep ettiği ödenek çıkarıldı. Yüzde 40 maaşına yaptığı artırım, toplumsal hassaslıktan ötürü geri alınmış oldu.
‘Yüzde 40 artırımı minimum fiyat için CHP olarak bekliyoruz’
Kendine bu artırımı layık görüyorsun da taban ücretliye neyi layık görüyorsun diye soruyorduk. Susuyordu. Orada da ısrar ettik. Artık kurulun toplanacağı değerli bir bilgidir. Lakin sakın kimse dostlar alışverişte görsün diye minimum fiyata göstermelik bir şey değil… Enflasyondaki kayıp kadar artırım yapmasını, yüzde 40 artırımı taban fiyat için CHP olarak bekliyoruz.”