Osmaniye’de 25 yıldır spor materyalleri satan Metin Tosunöz ve oğlu Onur Tosunöz, dolar kurunun artması nedeniyle yaşadıkları badireleri anlattı.
Onur Tosunöz, şunları söyledi:
“Spor bölümünde yıllardır bulunmaktayız. Yaptığımız ticarette pandeminin olumsuz tesirlerini son derece hissettik. Bu pandemiden çıktıktan sonra spor kesiminde bir açılma bekledik lakin dolar kurundaki çok artıştan ötürü işlerimize biraz sekte vurdu. İlerleyen devir hakkında biraz umutluyuz diyemeyeceğim, bekliyoruz. Sattığımız eserlerin dolar olarak bedelleri birebir, dolar olarak bedelleri değişmiyor. Ancak artan kur fiyatları atıyorum 6 dolarlık eser 6 dolar olarak kalıyor. Ama eser bir anda 100 liralık eser 300 liraya, 300 liralık eser 1000 liraya çıkıyor. Bundan ötürü halkın alım gücü düşmüş durumda. Şu biçimde örnek verebilirim, kur yükseldikçe eserin fiyatı artıyor onu engelleyemiyoruz. Bu mevzuda da halkın da kabahati yok, vatandaşın da bir cürmü yok. Biz satıcılar olarak biz de fiyat artırmıyoruz. Artırım yapan biz de değiliz ancak biz kur neye geliyorsa eseri matematiksel olarak çarpınca o sayıya satmak zorunda kalıyoruz.”
“100 TL’ye sattığımız voleybol topu bugün 300 tl”
Baba Metin Tosunöz ise şunları söyledi:
“Yaklaşık 25 yıldan beri bu dalın içerisindeyiz. Eserlerin fiyatı ana üreticiler tarafından çok oynanmasa bile bizim paralarımıza vurduğumuz anda, örnek veriyorum 2 yıl evvel 6 dolara aldığımız bir eser bugün tekrar 6 dolara alıyorsunuz fakat o vakit 6 TL olan dolar bugün 18 TL. Şöyle bir algı oluşuyor firmalar mı artırım yapıyor? Hayır, o dolardaki yükseliş bütün dallarda olduğu üzere spor bölümünü de etkiliyor. 2 yıl evvel 100 TL’ye sattığımız bir voleybol topu bugün 300 TL. Dolardan kaynaklı bir fiyat artışı var yahut bir ayakkabıyı düşünün daha evvel işte 200-300 lira bandında olan ayakkabılar artık 1000 TL civarında. Müşteriye tabi ki bizler de sonuçta bir müşteriyiz, yani bu bölümün içerisindeyiz fakat bizlerde bir yerlerden mal alıyoruz. Besin alıyoruz, giysi alıyoruz.
“İnsanlar tamir ettirme yoluna gidiyor”
Fiyat artışlarını her tarafta görebiliyoruz. Tabi rahatsızlık oluyor olmuyor değil lakin ne yapalım bu biçimde işlerimiz yürütmeye bakıyoruz. Örnek veriyorum 5 tane top alıyorsa okulun bütçesi neyse bunun sayısını 3’e düşürüyor üzere düşünüyorum. Yahut da kendimiz bile senede 2 grup elbise alıyorsak iki senede bir alıyoruz, üç senede bir alıyoruz bu sizler içinde geçerli yani bütün kesimleri etkiliyor. Ne oluyor, beşerler almış oldukları eseri daha uzun kullanma yollarını deniyorlar. Bir top patladıysa onu yaptırma yoluna gidiyor, bir daha gidiyor.”