BURSA (İGFA) – Gazeteci muharrir Mesut Demir, TBMM Anayasa Komitesi Üyesi, AK Parti Bursa Milletvekili Av. Osman Mesten ile “Seçime 5 Dakika Mola” söyleşisi gerçekleştirdi.
İşte Gazeteci Müellif Mesut Demir’in söyleşiyi kaleme aldığı yazısı…
TBMM Anayasa Kurulu Üyesi, AK Parti Bursa Milletvekili Av. Osman Mesten ile “Seçime 5 Dakika Mola” söyleşisinde gündem, siyaset, seçim, Bursa ve dağ yöresi yatırımları ile ekonomiyi konuştuk.
“BURSA, TARİHİNE GÖRMEDİĞİ YATIRIMLARI, İHRACATLARI YAŞIYOR”
Seçim öncesi Yüz Yüze Gönül Gönüle programı çerçevesinde Bursa’da her mahalle, köy ve sokağa giderek vatandaşların talep, istek ve şikayetlerini dinlediklerini söyledi Osman Mesten…
“Bizim açımızdan bu çalışmalar çok güzel oldu. Beklentilerimizin üzerinde olumlu bir reaksiyon vardı. Toplumsal medyada yazıldığı üzere bir olumsuz reaksiyon muhakkak yok. Elbette birinci gündem iktisat. İktisattan ötürü badireler ortada, bunu kimse inkar etmiyor. Ancak Hükümetimiz 3 yıldan bu yana çok önemli önlemler alıyor. Milletimiz bu önlemlerin farkında. Bu krizin yalnızca ülkemizde olmadığını, dünyada global bir krizin olduğunun milletimiz farkında. Bu krizin daha ağır sonuçlarını diğer ülkelerde yaşandığını milletimiz görüyor. Bu kış için Avrupa ülkelerinde felaket geçeceği, doğalgaz ve güç açısından meşakkatler yaşanacağını görüyoruz. Artık Avrupa önemli bir cendereye sokuldu. Bizde enflasyon aşikâr oranda yükseldi. Lakin Amerika ve Avrupa’da bizde yaşananın kat kat fazlası yaşanıyor. Onlarda enflasyon yüzde 1’den yüzde 9-10’lara çıktı. Bizde bu derece bir artış olmadı. Bu da Hükümetimizin almış olduğu önlemler sayesinde oldu. Avrupa ülkeleriyle kıyasladığımızda, güçte büsbütün dışa bağımlılık, endüstride onlar kadar güçlü olmamamız üzere dezavantajlara karşın biz onlardan çok daha düzgün noktalardayız. Biz hareket halindeyiz. Ayrıyeten üretim iktisadına geçtik. Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz haftalarda açıkladığı üretim iktisadına geçiş ile birlikte farklı bir ekonomik model deniyoruz. Elbette bu geçiş süreciyle birlikte bunun semerelerini almaya başladık. Bursa bunu çok yakınen yaşıyor. Bursa, tarihine görmediği yatırımları, ihracatları yaşıyor…”
“DÜNYADA SAVAŞ SEYRİNİ DEĞİŞTİRECEK İHA’LAR YAPTIK”
Dünyada isminden sıkça kelam ettiren ülke haline gelindiğinin altını çizen Osman Mesten, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderlik özelliğinin dünyaya bir sefer daha kanıtladığını vurguladı…
“Savunma endüstrisinde hem özelde hem de kamu eliyle önemli çalışmalar var. Makine ve dokumacılık endüstrisinde ülke çok güzel noktaya geldi. Katma pahası yüksek olan üretimler içindeyiz. Bu ülkemizin prestijini önemli bir biçimde yükseltiyor. Cumhurbaşkanımızın Şanghay, Avrupa ve Amerika’daki teşebbüsleri ve atılımları dünya gündeminde. Amerika’da Central Park’taki manzaraları tüm dünya gördü. Bunların yapay olma ihtimali yok. Dünyada her milletten beşerler, Cumhurbaşkanımız ile fotoğraf çektirmek istemesi, Afrikalı bir vatandaşın ‘Dünyanın en büyük başkanısın sen’ demesi durumu gözler önüne seriyor. Zati Türkiye’nin milletlerarası liderliği, tahlil noktasında ortaya koyduğu inisiyatif dünyanın dikkatini çekiyor. Biz daima ‘mazlum ve mağdur ülkelerin yanındayız’ diyoruz fakat dünyada güçlü ülkeler de Türkiye’ye muhtaç hale gelmeye başladılar. Tahıl krizinde Rusya, Ukrayna ile orta yolu bulup Avrupa ve dünya ülkelerine tahıl güvendik koridorunun açılmasına vesile olundu. Bizim ülke olarak tahıl sorunumuz yok. Hatta tahıl ihraç bile ediyoruz. Dışardan gelen tahıl var fakat bu işlenerek tekrar ihraç ediliyor. Bunu kendimiz için yapmadık. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın tahıl krizini çözmek noktasında girişimlerimizi yaptık. Cumhurbaşkanımızın dünya liderliğinin yanı sıra bu çalışmaların altı savunma sanayi ile dolduruluyor. Bugün Avrupa ülkelerine ağır silahları, savunma endüstrisinde üretilen İHA’ları satıyoruz. Dünyada savaş seyrini değiştirecek İHA’lar yaptık. Karabağ zaferi bunun en hoş örneğidir…”
“2023, TÜRKİYE’NİN TEKRAR TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞ TARİHİDİR”
“Savunma endüstrisi ile birlikte Mavi Vatan diye bir kavram ortaya koyduk” diyen Osman Mesten, Türkiye’nin milletlerarası arenada bir aktör haline geldiğine dikkat çekti…
“Hem ülkenin güvenliği açısından askeri muahedeler yapıyoruz, hem de tabi kaynaklarımızı çıkartma konusunda elimizden geleni yapıyoruz. 2023 yılında beklentilerimizden bir tanesi de Doğu Akdeniz ve Karadeniz’de çıkartılacak gücün Türkiye tüketimine katılması. Türkiye artık yalnızca 3 tarafı denizlerle, 4 tarafı düşmanlarla çevrilmiş bir ülke değil. Artık Memleketler arası siyasetlerle tahlil üreten, büyük devletler ortasındaki sıkıntılara tahlil koyan bölgesel ve global bir aktör olarak kendisini ortaya koydu. 2023 seçimleri artık karar seçimleridir. Türkiye kendi bölgesinde küçük bir ülke olarak mı kalacak? Yoksa milletlerarası platformda başkan bir ülke olarak yoluna devam mı edecek? Muhalefet ve onu destekleyen başta Amerika olmak üzere dış güçler, Fransa’nın, Yunanistan’ın küstahlıklarını görüyoruz. Bütün bunlar Türkiye’nin memleketler arası liderliğinin önünü kesmek hedefiyle elinden geleni yapıyorlar. Terör örgütü FETÖ darbesine büyün ülkeler neden takviye veriyor. Türkiye’nin önü açılmasın, başkan olmasın diye. Ancak biz savunma endüstrisi, makine endüstrisi, üniversiteleri, yetişmiş insan gücüyle tüm bunlara hazır olduğumuzu, Tayyip Erdoğan’ın liderliği ile de dünyada başrolü nasıl oynadığımızı gösteriyoruz. 2023 bunun evrakı olacak. Türk Milleti’nin tarih sahnesinde tekrar çıkış tarihidir 2023…”
LOZAN MUTABAKATI BİTECEK Mİ? 2023’TEN SONRA NASIL BİR TÜRKİYE OLACAK?
Lozan Anlaşması’nın 2023’te biteceği istikametindeki kimi tarihçilerin tezlerine da değindi Osman Mesten…
“Lozan muahedesinin hiçbir manası yok. Devletler ortası yapılan muahedeler süresizdir. İki taraftan birisi daha güçlü olursa, ‘bu muahedeyi bozuyorum, karşı gelebiliyorsan gel’ der. Lozan Anlaşması’nın bozulmasına öge olacak bir durum kelam konusu değildir. Lozan Muahedesi, Türkiye toprak hudutlarının belirlendiği değerli bir muahededir. Cumhuriyetin kuruluş etabında pek çok muahedeler yapıldı. Bunlardan en kıymetlisi Lozan Anlaşması’dır. 100 yıl sonra bu mutabakat bitecek diye bir şey yok. Güya tarihçi olan, bir kadro spekülasyon üretmeye çalışanların söylediği üzere Lozan Anlaşması’nda saklı bir husus yok. 2023 bizim açısından ruhsal bir eşik seçimi olacak. Bu eşiği 2023 seçimlerinde aşacak mıyız? Bunun seçimi olacak. Bu eşiği aştıktan sonra Lozan Muahedesi ile ilgili bir kademe daha üst çıkartarak hem boğazlar konusunda değerli bir ivme kazanacak. Hakikaten bu mutabakatlar Kanal İstanbul projesinin yapılmasına mahzur değildi. Biz 2023 seçimleriyle birlikte Türk Milleti olarak bu Lozan Anlaşması’nın üzerine ne yapacağımızın çalışmasını yapıyoruz. Lozan Anlaşması’na karşı çıkmak, Sevr Anlaşması’nı istemek demektir. Zira, Sevr Muahedesi, Türkiye’nin Batı karşısından nasıl bir ezikliğe düştüğünün belgesiydi. Bu soruna Ulusal sıkıntı olarak muhalefetin de bakmasını beklerim. Saha çalışmalarımızda Cumhurbaşkanımızın millet ve muhalefet nezdinde prestijinin daha fazla arttığını gördük…”
“YENİ TARIM YASASI GELİYOR, EKİLMEDİK ARAZİ KALMAYACAK”
AK Parti Bursa Milletvekili Osman Mesten, Bursa’nın tarım ve hayvancılık alanındaki durumunu da değerlendirdi…
“Bursamız çok verimli bir kent. Sanayi kadar tarım da kıymetlidir. Köy ziyaretlerimizde genel olarak verimli bir yıl geçirildiğini gördük. Bilhassa domates, soğan, armut üzere eserlerde çiftçimiz âlâ bir kazanım elde etti. Mazot, gübre üzere girdi maliyetlerinin yükselmesine karşın masraf aşikâr, gelir de bereketliydi. O yüzden çiftçimizden rastgele bir şikayet ile karşılaşmadık. Dağ bölgesinde kiraz çok âlâ para yaptı. Ahududu, yaman mersini üzere meyvelerde üretime başladı. Hayvancılık konusunda birtakım tenkitlerle karşılaştık. Fakat Tarım Bakanlığımız, yeni tarım yasası ile ilgili çalışma yaptı. Meclis açıldıktan sonra birinci genel konseye gelecek olan çalışmalardan bir tanesi. Toprakların toplulaştırılması, daha düzgün kıymetlendirilmesi, değerlendirilmeyecek toprakların devlet eliyle alınıp kiraya verilmesini de içine alan Yeni Tarım Yasası var. Cumhurbaşkanımız, ‘1 metrekare boş toprağımız kalmayacak, üreteceğiz’ demişti. Pandemi sürecinde tarımın ne kadar stratejik bir pozisyonu olduğunu gördük. Tarım Bakanımız ve grubu de bu hususta çok uygun çalışıyor. Şeftali ve incirde bu yıl düşünce oldu. Avrupa ve Rusya’ya ziraî eserleri ihraç ediyoruz. Şeftali ve incirde de ihracata dayalı bir kasvet oldu. Ancak genel manada Bursa’da tarım konusunda önemli ezalar yaşanmadı. Eksikler yok mu? Tabi ki var. Hepsini tek tek not ettik. Saha çalışmalarımızda vatandaşımızın eksiklerini not ettik. Tarım dalında devletin çok önemli katkıları, takviyeleri var. Bursa bu takviyelerden en fazla yararlanan vilayetlerden biri. Bayan kooperatiflerinin çoğalmasını, çalışmalarını da gördük. Kooperatifleşmenin değerli olduğunu biliyoruz. Bu hususta kimi köylerde kooperatifleşme çalışmaları da var…”
Türkiye’nin bilhassa savunma endüstrisi ve dünya stratejisindeki durumu, dağ yöresi başta olmak üzere Bursa’da tarım ve hayvancılığın son durumunu kıymetlendirdi Osman Mesten…
2023 seçimlerinin ‘Var mısın, yok musun?’ seçimlerine dönüştüğünü, Türkiye’nin rotasının 2023’te şekilleneceğini belirtti Osman Mesten…
Bakalım, 2023 seçimlerinde neler yaşanacak? Seçmen ‘Varım’ mı, yoksa ‘Yokum’ mu diyecek?
Sağlıklı ve esen kalın…