Gezi davasında aldığı cezalar nedeniyle Silivri Cezaevi’nde kalan iş insanı Osman Kavala, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer aracılığıyla gönderdiği bildirisinde, “AİHM’in, tutukluluğumun hak ihlali olduğu tarafındaki kararına uymayan Türkiye hakkında son olarak verdiği kararı çevirtip TBMM’deki tüm milletvekillerine göndereceğim” dedi. Avukat Can Atalay da “Hukuka terslikler var. Daha evvelki bozma kararlarındaki bozma münasebetlerine bile uyulmamış. İstinafın kesinlikle bozması gerekir. Hele de AYM hakkımızda hak ihlali vermezse kendini kapatmış sayılır” diye konuştu.
Gezi davası kapsamında yargılanan ve hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verilen iş insanı Osman Kavala 1734 gündür cezaevinde tutulurken, tıpkı davada 18’er yıl mahpus cezasına çarptırılan Tayfun Kahraman, Hakan Altınay ve Can Atalay 3 Ağustos 2022’de cezaevinde 100’üncü gününü dolduracak.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Seyahat Davası sanıklarını tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Kavala, Çakırözer aracılığıyla cezaevinden gönderdiği bildirisinde, şunları belirtti:
“AİHM’in, (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) tutukluluğumun hak ihlali olduğu istikametindeki kararına uymayan Türkiye hakkında son olarak verdiği kararı çevirtip TBMM’deki tüm milletvekillerine göndereceğim. Bilhassa de susturma ve caydırma maksadıyla, yani kasıtla bunların yapıldığını anlatan 18. Hususun ihlali konusunu tüm vekiller bilmeli, okumalı.”
“Anayasa Mahkemesi bu hukuksuzluğa ‘dur’ demeli”
Kahraman da Çakırözer aracılıyla gönderdiği bildirisinde, hukuksuz formda cezaevinde tutulduklarını lisana getirerek, şunları kaydetti:
“Bir an evvel hukuksuzluk sona ersin. Burada tutulduğumuz her gün hayatımızdan çalınan günler. 3 Ağustos’ta 100. gün olacak. Osman Kavala için 1734 gün! Bu hırsızlığa son verin. İstinaf mahkemesi bir an evvel belgemizi ele almalı. Anayasa Mahkemesi (AYM) bir an evvel tutukluluğumuzla ilgili hukuksuzluğa ‘Dur’ demeli.”
Çakırözer aracılığıyla bildiri gönderen Hakan Altınay şunları açıkladı:
“AİHM kararını tanımamak, Avrupa Kurulu davetini kararına uymamak bunlar bugüne kadar hiç olmayan işlerdi. Türkiye’de 66 hükümet kuruldu. Avrupa Konseyi’ne üye olduğumuz günden bugüne kurulan 48 hükümet Avrupa Kurulu ile alakaları, üyeliğimizi, AİHM kararlarına ahengi daima Türkiye’nin çıkarına gördü. Yani o 48 hükümetin hepsi yanılıyordu da bir tek bunlar mı doğrusunu biliyor ve AİHM kararına uymuyor?
Erbakan, Ecevit, Demirel, Çiller, Özal hepsi de yanılıyor olamaz. Artık bu milletlerarası kuruluş, onun mahkemesi diyor ki ‘Sizin mahkemenizin kararları yok kararındadır.’ Türkiye’yi bu duruma düşürmekten kimsenin faydası olamaz.”
“Derhal bırakılmamız lazım”
Avukat Can Atalay’ın Çakırözer aracılığıyla gönderdiği ileti ise şöyle:
“Derhal bırakılmamız lazım. En evvel de Osman Kavala’yı bırakmaları lazım. Hukuka terslikler var. Daha evvelki bozma kararlarındaki bozma münasebetlerine bile uyulmamış. İstinafın kesinlikle bozması gerekir. Hele de AYM hakkımızda hak ihlali vermezse kendini kapatmış sayılır. Dışarıda bizimle gösterilen dayanışmaya minnettarız. Teşekkür ederiz. Tabi ki uygunuz, güçlüyüz, sağlamız. Fakat burada bir gün dahi tutulmamız fazladır. O yüzden çiğnenen yok sayılan hak ve özgürlüklerimizi derhal istiyoruz. Hakkımızın teslim edilmesini istiyoruz.”
Çakırözer ise Silivri’ye yaptığı ziyaretin ardından “Mesajları tek. Bildirileri bir gün dahi içeride olmanın büyük haksızlık olduğu, kendi hayatlarından çalınan gün olduğunu söylüyorlar. Bu hukuksuzluk artık bir an evvel bitmeli” değerlendirmesini yaptı. (ANKA)