Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bulunan Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bayramın ikinci gününde saat 23.00 sularında, vefat eden bir hastanın yakını doktor Mert Şahin ve iki asistana saldırdı.
Kapıların yumruklanıp kırıldığı hastanede, sıhhat çalışanları ağır bakım servisinde bir saat mahsur kaldı. Beyaz kod verilmesi üzerine polis eşliğinde hastaneden çıkan tabip Mert Şahin, toplumsal medyadan yaptığı paylaşımda mevt tehdidi aldığını söyledi.
Gazete Duvar’da yer alan habere nazaran, Hekim Mert Şahin, ağır bakımda ölen bir hastanın yakınlarına bilgi vermek için ağır bakım servisinden iki asistan arkadaşı ile birlikte çıktığını anlattı. Fizikî hücum gerçekleşmediğini belirten Şahin, küfür ve mevt tehdidi aldıklarını aktardı. Akından korunmak için saklandıkları kapının hasta yakınları tarafından yumruklanıp kırıldığı fotoğrafı toplumsal medya hesabından paylaşan Şahin, polisin gelip saldırganların tabirini aldığını, daha sonra şüphelileri görmediğini kaydetti.
“Sağlıkta şiddet normalleştirildi”
Bursa Tabip Odası Lideri Tufan Kumaş, şiddetin kültür haline geldiğini söyleyerek şu tabirleri kullandı: “Ağır durumda olan bir hastanın vefat etmesi üzerine olayın gerçekleştiği bilgisini aldık. Beşerler vefat karşısında acı yaşarlar, öfkelenirler bu his son derece olağan. Bu öfkeyi sıhhat çalışanlarına yöneltemezsiniz, bu türlü bir şeyi kabul edemeyiz. İşin üzücü kısmı bunun olağanlaştırılması. Sıhhat çalışanları artık ‘ne vakit benim başıma gelecek’ diye beklemeye başladı.”
“Şiddet uygulayanlar ödüllendiriliyor”
Dr. Kumaş, arkadaşlarının yaralanması üzere bir durumun olmadığını kelamlarına ekledi ve şöyle devam etti: “Kendinizi bizim yerimize koyun. Bir kapıyı kapatıp gerisinde bekliyorsunuz. Biz bir baskı oluşturmadığımız sürece gözaltı, tutuklama üzere bir şey olmuyor. Meslektaşımıza yasal olarak da yardımcı olacağız.”
Kumaş, son olarak şiddetin kültürle ilgili olduğunu belirterek, sorunun temelinde sıhhatin ticarileştirilmesi ve genel sıhhat siyasetleri olduğunu söyledi. Kumaş, bunun sorumlusunun tabipler olmadığını, hatta şiddet uygulayanların ödüllendirildiğini, gerçek sorumlunun gözden kaçtığını vurguladı.