Öğretmenlik Meslek Kanununa karşı olan öğretmenler bugün alanlara çıktı. Seslerini duyurmak için İstanbul Çemberlitaş’ta bir ortaya gelen öğretmenler, imtihanla getirilecek olan uzman ve baş öğretmenlik üzere nitelemelerinin meslekte ayrışmaya ve kalitesizleşmeye yol açacağını savundu.
Bugün Çemberlitaş’ta bir ortaya gelen öğretmeneler seslerini duyurabilmek için Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlüğüne yürümek istedi. Polisin yürüyüşe müsaade vermemesi üzerine öğretmenler oturma aksiyonu başlattı. Burada, “öğretmene değil çetelere barikat, hükümet yasanı al başına çal, insanca yaşam” halinde sloganlar attı. Vakit Zaman gergin anlar da yaşandı. 2 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.
Alanlara çıkan öğretmenler kelam konusu kanuna neden karşı çıktıklarını SÖZCÜ’ye anlattı. İşte o röportajlar…
“KARİYER KANUNU İSTEMİYORUZ, ÖĞRETMENLİK ZATİ MESLEK MESLEĞİ”
Eğitim Sen üyesi öğretmen Serdar Vurgun, öğretmenlik meslek kanununa karşı olmadıklarını belirterek şöyle konuştu:
“Çünkü kelam konusu bir öğretmenlik meslek kanunu yok. Meslek kanunu o. Meslek kanunu istemiyoruz, öğretmenlik zati meslek mesleğidir. Meslek kanunun diye ‘sadece şu şartları sağlarsanız artırım yapacağız’ diyorlar. Biz bu türlü bir artırım istemiyoruz. Yoksulluk hududunun üzerinde maaş istiyoruz. Öğrencilerimize aş öğretmenlerimize maaş istiyoruz. Bunun dışında da bir talebimiz yok.”
“ŞU AN YALNIZCA BAKAN ISRAR EDİYOR”
Eğitim Sen üyesi öğretmen Onur Şimşek de, polisin keyfi bir uygulama ile basın açıklama yapma özgürlüklerinin engellendiğini belirterek “Öğretmenlik meslek kanunu öğretmenleri ayrıştırmadan öte, meslek kanunu olmaktan mahrum bir evrak. 12 husustan oluşuyor. Taleplerimizi, haklarımızı içermiyor, bunun için aylardır çaba ediyoruz. Şu an bizim karşımızda bir bakanın direnci var. Hiçbir sendika ve öğretmen kabul etmiyor lakin bakanın ısrarı yüzünden imtihanın yapılması gündemde. Biz imtihanın iptal edilmesini ve meslek kanunun da revize edilmesini istiyoruz” dedi.
“VELİLER ŞİMDİDEN ÇOCUKLARINA BAŞÖĞRETMEN İSTİYOR”
Eğitim Sen üyesi öğretmen Pelin Yıldız: “Öğretmenlere sorulmadan hazırlanmış bir meslek kanunu olduğunu belirten, üstten inme ve öğretmenlerin özlük haklarını düzeltmekle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kanun. Meslek kanununu en çok isteyen sendikalardan biriyiz.
Ama bu biçimde yalnızca bin lira iki bin lira için para için üstelik de uzmanlıkla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir imtihana indirgenmiş durumda. Öğretmenlik aslında uzmanlık mesleği. Bu durum iş barışını da etkileyecek. Veliler şimdiden başladı; ‘çocuğumu uzman öğretmene başöğretmene vereceğim’ diye”
“DAHA KALİTESİZ HALE GETİRECEK”
Öğretmen Serdar Çetintaş: “Bu kanun tıpkı işi yapan beşerler ortasında yapılan vazife tıpkı olmasına karşın alınan fiyatlarda önemli bir farklılık getirecek. Biz kanunun getirdiği bir fiyatlandırma istemiyoruz. Onun yerine tam manasıyla yaptığımız işin karşılığı olan fiyatları, insani şartlarda yaşayabileceğimiz fiyatları istiyoruz. Bunların yanı sıra temelde eğitimde bölünmeye, bu işin daha kalitesiz hale gelmesine tıpkı vakitte eğitimin bir manada özelleşmesinin yolunun açılmasına yol açacak bir gelişme olduğunu düşünüyorum”
“ÖĞRENCİLERİMİZİN HAKLARI İÇİN DE BURADAYIZ”
Eğitim Sen üyesi öğretmen Gamze Yıldırım: “Ücretli, kontratlı, takımlı öğretmen ayrımı varken uzman ve başöğretmen ayrımıyla eğitim kalitesinin düşeceğini düşünüyoruz. Öğrencilerimizin hakları üzerinden de bu hareketi gerçekleştiriyoruz. Yalnızca 19 Kasım’da yapılacak imtihana karşı değil tıpkı zamanda öğrencilerimizin de talepleri var. Beslenme talepleri, eğitim hakkı talepleri… Bunlar için de gayretimizi sürdürmek için de alandayız.”