Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın Katar’ın başşehri Doha’da uzun bir mühletin akabinde geçmişteki sert telaffuzlarının bilakis Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ile el sıkışmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“HESABINI KİM VERECEK?”
“Erdoğan’ın Sisi’yle el sıkışması ve Türkiye’nin ihvan macerasının sonuçları” başlığıyla yazılı açıklama yapan İnce, açıklamasında şunları söyledi:
*AK Parti’nin ve Erdoğan’ın iç siyasete yönelik, meydanlarda, sokaklarda dış siyaset yürütmesinin ülkemize faturası çok ağır oldu.
*Sorun yalnızca Erdoğan için Rabia’nın gidip Sisi’nin gelmesi değildir. Bu süreçte Türkiye’nin kaybettikleri ne olacak? Mısır, İsrail, Suriye ile Erdoğan’ın şahsi ihtirası nedeniyle tek taraflı olarak tahrip edilen ve şahsileştirilen bağların faturasını koskoca devlet ve ülke ödemiş ve ödemektedir.
*Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum İdaresi Lübnan ve İsrail’in Doğu Akdeniz’deki doğalgaz, petrol, güç ve güvenlik denklemlerinde Türkiye’nin bıraktığı boşluğu doldurmuş olmasının hesabını kim verecek?
*Bu ülkelerin Mısır’ın başı çekmesiyle oluşturduğu bölgesel yapılar eliyle Türkiye aleyhine muazzam stratejik üstünlük elde etmiş olmalarının sorumlusu kim?
*Türkiye’nin Mısır’la olan ticaret ve yatırım münasebetlerine vurulmuş darbelerin, mağdur olan Türk sermayesinin kayıplarını kim telafi edecek?
“ÖNCE SUUDİ ARABİSTAN, BAE, İSRAİL, SONRA SİSİ…”
*Dış siyaset; macera, ferdî ihtiras, ideolojik takıntı, hele hele hezeyan hiç kaldırmaz. Türkiye’yi bu kayıplara bulaştıran Erdoğan artık kendisi sıkıştığı için peşi sıra olağanlaşma ismi altında Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail ve en son darbeci dediği Sisi ile el sıkışmış ve Esad ile görüşme hevesini ortaya koymaktadır.
*Türkiye bu sonuçlara niçin katlanmak zorunda kaldı? Bu sonuçsuz, mantıksız siyasetin teröre, ülkenin hudut, can ve mal güvenliğine olumsuz yansımaları ne oldu? Bunların hesabını kim verecek?
*Erdoğan’ın ihvan bağı, takıntısı, Türkiye’yi maceraya atan siyaseti, hariciye geleneklerini yok sayan uygulamalar Türkiye’nin başını belaya sokmuştur ve sokmaya devam etmektedir.
“TÜRKİYE, İÇ SİYASETE MATERYAL EDİLEN DIŞ SİYASET SİYASETİNDEN VAZGEÇMELİDİR”
*Erdoğan’ın Suriye’yi parçalamaya götüren, Suriye’deki yangına körükle giden siyaseti Türkiye’nin huzur, güvenlik ve yüksek menfaatlerine halel getirdi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bugün yürütmekte olduğu operasyonların sebebi Erdoğan’ın yanlış Suriye siyasetidir.
*İhvan macerası ve hülyası Türkiye’yi Akdeniz’de ve Orta Doğu’da çok tehlikeli bir güvenlik ve beka meselesiyle karşı karşıya bırakmıştır. Türkiye kişiselleştirilmiş, şahsileştirilmiş, iç siyasete materyal edilen, sokakta yürütülen bu dış siyaset siyasetinden vazgeçmelidir.