Memleket Partisi başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, gazeteciler İsmail Saymaz, Nevşin Mengü, Fatih Portakal ve ekonomist Özgür Demirtaş ile yaşadığı tansiyonları anlattı.
Fatih Altaylı, ‘Küslük ve kıssadan hisse’ başlıklı yazısında, İnce ile konuştuklarını yazdı. Buna nazaran, İnce ‘küsme’ nedenleriyle ilgili şunları söyledi:
“NEVŞİN MENGÜ’NÜN YAPTIĞI TERBİYESİZLİKTİ”
“Nevşin Mengü. Bir şey yazmış aradım. Yazdığının gerçek olmadığını, bu türlü bir şey yazmaması gerektiğini söyledim.
‘Yazarım kardeşim’ dedi.
‘Ben senin kardeşin değilim. Babanın arkadaşıyım’ dedim. Telefonu hızıma kapattı. Ben Nevşin Mengü’den 20 yaş büyüğüm. Bu yaptığı terbiyesizlikti. ‘Kardeşim’ diyen ve bu türlü konuşamayacağını söyleyen birinin hızına telefon kapatanla siz olsanız bir daha konuşur musunuz!
” ‘HER ÇAĞRILDIĞIM PROGRAMA KONUK OLMAK ZORUNDA MIYIZ?’ DEDİM”
Fatih Portakal ile aslında bir sorun yaşamadık. Bir bahis ile ilgili aradı konuştuk. Sonra programına davet etti. Toplumsal medyada yayın yaptığı bir program. Katılmayacağımı söyledim. Kızdı. ‘Her çağrıldığım programa konuk olmak zorunda mıyız?’ dedim. Bir daha da konuşmadık.
“İSMAİL SAYMAZ İLE İŞİM OMAZ”
İsmail Saymaz’ı ise bir partinin gazetecisi olarak görüyorum. CHP sözcüsü üzere. Her şeyi CHP ismine yapıyor. CHP kulislerinde dolaşıyor. Bu kadar partili olduğunuz vakit gazeteci olmuyor siyasi taraf oluyorsunuz. Aramızdaki sorun bu. Kendisi CHP basın sözcüsü olduğu için onunla işim olmaz.
“ÖZGÜR DEMİRTAŞ İLE OLAN OLAY BİRKAÇ YILLIK”
Özgür Demirtaş Hoca ile ilgili olay ise birkaç yıllık.
Bir yorum yaptı ben de ‘Hocam ekonomiyi âlâ biliyorsunuz lakin siyaseti hiç bilmiyorsunuz’ dedim. Bunu da gülerek söyledim. Kendisini ararım, niçin küseyim… dedi.”
“Eleştiriye açığım. Cumhurbaşkanı seçilirsem de açık olacağım. Siz inşallah Cumhurbaşkanı olduğum vakit da, boş beleş birini Cumhurbaşkanı seçtik diye yazacak kadar özgür olacaksınız. Tüm gazeteciler özgür olacak” dedi.
Güldüm.
Kapattık.
Muharrem Bey’i seviyorum aslında. Tahminen de, geçen seçimde mağdur edildiği içindir.
Muharrem İnce ile bir daha konuştuğum vakit kendisine toplumsal medya fenomenlerinin sinema maceralarından bahsetmek istiyorum.”