İşte Mehmet Acet’in bugünkü yazısı:
Enerji maliyetlerinin başını alıp gittiği bir ortamda, Türkiye’nin kendi doğalgazını, kendi petrolünü çıkarmak için yürüttüğü atılımların kıymeti de bir o kadar arttı.
Normal vakitlerde petrol ve doğalgaz üzere güç eserleri için yılda ortalama 40 ile 50 milyar dolar ortası dışarıya para ödeyen Türkiye için bu maliyet bu yıl inanılmaz derecede arttı.
2022’nin birinci 7 ayında bu maliyet 75 milyar dolara çıktı.
Yıl sonunda 100 milyar doları bulması ihtimal dahilinde.
Bu ne demek?
Şu demek:
Sadece bu yıl, petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki sert tırmanış nedeniyle, güç ithal ettiğimiz ülkelere, artı 50 milyar dolar (Yaklaşık 900 milyar lira) fazladan para ödeyeceğiz.
Türkiye, 250 milyar dolar düzeylerine ulaşan güçlü ihracat performansıyla güç hariç cari fazla verecek duruma geldi.
Ancak, üstteki datalar, güçte ithalata olan bağlılığınızın sürmesi halinde, cari açık meselesini esaslı formda çözmenizin mümkün olmadığına işaret ediyor.
Önceki gün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın katıldığı merasimle dualarla birinci misyon alanına gönderilen Abdülhamit Han Sondaj Gemisi’nin tıpkı başka sondaj gemilerimiz üzere, (Fatih, Yasal, Yavuz) ne kadar kıymetli bir misyona sahip olduğuna buradan bakılarak karar verilebilir.
GÖREV İÇİN BAŞLANGIÇ YERİ OLARAK, AVRUPA BİRLİĞİ’NİN DE, YUNANİSTAN’DA SESİNİ ÇIKARAMAYACAĞI BİR BÖLGE SEÇİLDİ
Abdülhamid Han Sondaj Gemisi’nin birinci misyon yeri Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayana kadar bâtın tutulmuştu.
Geminin nereye gideceği sorusu, bizdekindten daha fazla Yunan medyasında merak ve tedirginlik konusu oldu.
Acaba 2020 yazında yaşadığımıza benzeri bir Doğu Akdeniz krizi patlak verir mi korkusu eşliğinde yapıldı bu haberler.
Ancak, birinci sondaj çalışması olarak belirlenen bölge, (Antalya’nın en doğusundaki ilçesi Gazipaşa’nın 55 kilometre açıkları) Türkiye’nin pek rasyonel bir kararla, önceliği, üzerinde rastgele bir tartışma olmayan bir bölgeye verdiğine işaret ediyor.
Bir diğer deyişle, Abdülhamid Han Gemisi’nin demir attığı bölge, Yunanistan’ın veya Kıbrıs Rum Kesimi’nin hak argüman ettiği bir bölge değil.
Bu bu türlü diye bu kararla, Ankara’nın Mavi Vatan’la ilgili haklarından vazgeçtiği formunda bir yorum da yapılamaz tabi.
Nitekim, uğurlama merasiminde Erdoğan’ın yaptığı “Burası, Doğu Akdeniz’deki kapsamlı iş planımızın birinci adımıdır. Akdeniz’de yaptığımız arama ve sondaj çalışmaları kendi egemenlik alanlarımızdadır. Bunun için kimseden müsaade yahut icazet almaya muhtaçlığımız yok” formundaki açıklamalarını bu türlü bir bağlamda kıymetlendirmek mümkün.
Şu anlaşılıyor:
Belli ki, kısa vadede Batı ile yeni bir tansiyon ve kriz sürecine girmek yerine, kimsenin gürültü çıkaramayacağı yerlerdeki rezerv arayışlarına öncelik verilmesine karar verilmiş.
ENERJİ BAKANLIĞI YETKİLİLERİ: YÖRÜKLER-1 BÖLGESİNDE ORUÇ REİS 3 BOYUTLU SİSMİK TARAMA YAPMIŞTI
Yazının burasında iki kıymetli bilgi verelim.
Birinci bilgi şu:
Bu cinsten hidrokarbon çalışmalarını evvel sismik tarama gemileri yapıyor.
Bu taramalar yapıldıktan sonra jeologlar, ortaya çıkan ‘sismik haritalar’ üzerinde incelemeler yapıyorlar.
Bu incelemeler aylar, hatta bazen yılları bulabiliyor.
Bu çalışmalar yapıldıktan sonra ise, sondaj için lokasyonlar belirleniyor.
Abdülhamid Han Gemisi’nin misyon yapacağı Yörükler-1 Bölgesine dair daha evvel kamuoyuna yansıyan bir bilgi olmamıştı.
Bu bölge ile ilgili görüşlerine başvurduğum bir Güç Bakanlığı yetkilisi, Türkiye’ye ilişkin Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisi’nin bu bölgede de üç boyutlu taramalar yaptığı bilgisini verdi.
Önemli bulduğum ikinci bilgi, ‘üç boyutlu taramalarla’ ilgili.
Daha evvel Güç Bakanlığı yetkililerinden Karadeniz’de yürütülen sismik taramalarda, üç boyutlu taramalara geçildiği ve bu sayede iddia oranlarının yüzde 20’lerden yüzde 80’lere kadar çıktığı bilgisini almıştım.
O konuşmalarımızda ilgililer, bunun röntgenden tomografiye geçiş durumuna benzediğini söz etmişlerdi.
Bir öteki deyişle, sismik araştırmalarda üç boyutlu taramalara geçilmesi, sondaj yapılacak bölgelerdeki doğalgaz bulma ihtimalinin yükselmesi manasına geliyor.
Haydi inşallah diyelim.
Karadeniz’den sonra Akdeniz’den Abdülhamid Han Sondaj Gemisi’nden de hoş haberler gelsin.