Medya sanatkarı ve direktör Refik Anadol, süratle gelişen dijital sanatlara ait “Gönülden ve ruhtan sanat yapanın, NFT olup olmamasıyla ilgili bir kaygısı olduğunu düşünmüyorum.” dedi.
Bir vakıf tarafından düzenlenen “Giveback Gala” aktifliğine katılan Anadol, aktiflik öncesi açıklamada bulunan Anadol, 10 yıl evvel Los Angeles’ta kurduğu stüdyo sayesinde alanında öncü yapay zeka ve büyük bilgiyle sanat çalışmaları yaptığını söyledi.
Genç sanatkarlara ilham olan manalı bir aktifliğe katılmaktan ve takviye olmaktan memnunluk duyduğunu lisana getiren Anadol, “Heyecanlıyım zira bu türlü aktifliklerin aslında geleceğin hayalini kuranlar, büyük hayallere sahip olmak isteyenler için değerli bir olduğunu düşünüyorum. Ben de benzeri yollardan, yokluklardan, zorluklardan geçen biri olarak, son 10 yıl içinde başıma gelenlerden kısa bir konuşma yapmak istiyorum. Hem genç arkadaşlara umut olmak hem onlara heyecan ve güç vermek hem de geleceğe dair hayallerini güçlendirmek için buradayım.” diye konuştu.
“BÜYÜK HAYALLER İÇİN BİR GRUBA GEREKSİNİMİM VARDI”
Refik Anadol, yaklaşık 10 sene evvel grubuyla başladıkları seyahatte, birlikte hayal kurduklarını aktararak, şunları kaydetti:
“Bu hayali kurduğum grup, aslında girişimcilik ruhuyla ortaya çıkmış bir grup. Olağan kurallarda bir sanatçı tek başına hayal kurabilen ve girişimcilik ruhu beklentisi olmayan biri olsa da ben yaptığım işte daha büyük sorular sorduğum, daha büyük hayallere sahip olmak istediğim için bir gruba gereksinim duyduğumu hissettim ve buna dair çalışmalar yaptım.”
.
Genç, dinamik ve sanatla ilgilenen biri olarak 2015’ten beri dijital varlık madenciliği, 3 yıldır de Nitelikli Fikri Tapu (NFT) ile ilgili çalışmalar yaptığını vurgulayan sanatçı, “Yaptığım işlerde hareketli grafikler, Grafik İşlemci Ünitesi (GPU) teknolojisini her gün kullandığımdan ötürü çok da uzak bir alan değildi. Son 3 yılda da pratik olarak NFT ile uğraşmaya başladım. İşlerimizden çok önemli sonuçlar elde ettik. Hatta beş milyon dolarlık da yardımda bulunduk.” tabirlerini kullandı.
“NFT SÜRATLİ GELİŞEN BİR ALAN”
Anadol, hem alan hem veren bir grup olduklarının altını çizerek, şu bilgileri verdi:
“Hayatta, dijitale dönüşebilen her nesne, obje, sanat, fikir NFT olarak var olacaktır. Paha dertleri olması mümkündür zira gördüğümüz üzere süratlice gelişen ve kimi pahaların sorgulandığı bir alan. Ancak sanat sanattır. Mesela benim açımdan daha evvelki işlerimden hiçbirinin pahası azalmadığı üzere katlanarak artmaya devam ediyor. Münasebetiyle gönülden ve ruhtan sanat yapanın NFT olup olmamasıyla ilgili bir sıkıntısı olduğunu düşünmüyorum. Bu bir teknolojidir. Şeffaflık, yeni ilhamlar ve ihtimaller getirir. Bunlarla ilgilenen arkadaşlar, beşerler için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Doğal ki kusurları eksikleri yanlışları var. Kusursuz bir sistem olduğunu söyleyemeyiz ancak bir yerden başlayarak, ‘Daha âlâ nasıl yapabiliriz?’ sorusunu sorarak, çok yararlı ve işlevsel bir hale geleceğine eminim.”
Gelecek ay New York’taki Museum of Çağdaş Art’ta (MoMA) bir NFT standı açacağını belirten sanatçı, “17 Kasım’da New York’a geçiyorum. Çok heyecanlıyım. Bildiğim kadarıyla birinci kez bir Türk MoMA’da ferdî bir stant yapıyor, hem de NFT konusunda. Bir projemiz akıl ve zihin sıhhatiyle ilgili. Anksiyete ve depresyon üzere birtakım hususlarda sanatımızın yeterli geldiğini ispatlayan kimi çalışmalar yürütüyoruz. Bir öbür projemiz de dünyanın birçok kentinde yayınlanacak yeni yapıtlarımız, kalıcı, herkese açık ve fiyatsız kamusal alan yapıtlarımızı tasarlıyoruz.” diye konuştu.