5 yıldır işgal altındaki Doğu Kudüs’te yaşayan Türk ressam Hasret Aka, günlük hayatına tanıklık ettiği Kudüs’ün tarihi, kimliği ve mimarisine yaptığı fotoğraf ve sınır tablolarıyla ışık tutuyor. Sanatında Kudüs’e ve bilhassa Mescid-i Aksa ve Kıyamet Kilisesi üzere en kıymetli dini yerlerin yer aldığı Eski Şehir’e özel yer veren Aka, yapıtlarında kentin kutsal yerlerini, kadim sokaklarını ve Filistinlilerin Kudüs’le bağını ortaya koyan günlük ömürlerini ele alıyor. Çocukluğundan itibaren hem fotoğraf hem de sınır sanatıyla ilgilenmeye başlayan ve on yıldır bunu profesyonel olarak icra eden sanatçı, mesleği boyunca fotoğraf öğretmenliği yaptı, çocuk kıssa kitapları resimledi.
OLUMSUZLUKLARA BAKMIYORUM
Bir Türk ressam ve hattat olarak, Kudüs’ün kimliği ve günlük hayatını yapıtlarına yansıttığını anlatan Aka, Kudüs’e gelmeden evvel de bu kente ait fotoğraflar yaptığını söyledi. Fakat Kudüs’teki ömür deneyimi ve bu kentin manevî ve kültürel zenginliği ile birebir muhatap olmanın vermiş olduğu ilhamla fotoğraflarının daha da derinlik kazandığını belirtti. Bu kentte yaşamanın olumsuz taraflarına bakmaktan çok, kadim yaşantının devam ediyor oluşunu sembolize etmek istediğini söyleyen Aka, Filistin’in önde gelen ressamlarından Şihab el-Kavasimi ile ortak bir stant açtı. Ayrıyeten Kavasami ile birlikte, içerisinde Kubbetü’s-Sahra, Kıble Mescidi ve Kıyamet Kilisesi’nin kubbeleri ile Ömer Mescidi’nin minaresinin yer aldığı ortak bir çalışmaya da imza attı.