CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya’da Kepez Buluşması’nda açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile ilgili terör soruşturmasına ait raporu başsavcılığa iletmesiyle ilgili konuştu.
“YÜREĞİN VARSA YARIN SEÇİM YAP”
Soruşturmaya reaksiyon gösteren Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seçim daveti yaptı. Kemal Kılıçdaroğlu, “Devlet bu türlü yönetiliyor, çürüyen bir yapı var. Bir şahsa devlet teslim edilmez. Bir bireye devlet teslim edilirse koskoca 85 milyonluk Türkiye bir mühlet sonra adalet diye bağırmaya başlayacak. Beşerde biraz vicdan olur, ahlak olur, adalet duygusu olur. Bula bula hiçbir şey bulamıyorlar, birilerini görevlendircekler, birilerini suçlayacaklar. İşleri güçleri sanki biz Ekrem Bey’i oradan nasıl alacağız.16 milyonun iradesine darbe vurmak istiyorlar. Hem ulusal irade diyorlar, ulusal iradeyse İstanbullu oyunu kullandı kardeşim. İtiraz ettin, yerine tekrar seçim yapıldı sonuç yeniden aşikâr. Ha diyorsan ki yine seçim yapacağız, gel kardeşim yarın sabah yine seçim yap, şayet yüreğin varsa. Yüreğin varsa gel, yarın sabah tekrar seçim yap. Hayatımda bu kadar dünya malına tamah eden öbür bir yer görmedim ya.” tabirlerini kullandı.
“BUNLARIN GÖZÜ BÜSBÜTÜN KARARMIŞ”
CHP başkanı Kılıçdaroğlu kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “Şimdi gazetelerden öğreniyoruz, İBB Lideri ile ilgili yeni bir cürüm duyurusunda bulunulmuş, teröristleri istihdam ediyormuş diye. Akıl tutulması var, bunların gözü büsbütün kararmış. Kardeşim ortalıkta terörist geziyorsa sen İçişleri Bakanı değil misin? Polislerin yok mu, elini kolunu sallıyorsa sen bu teröristleri nasıl hür bırakıyorsun. Aylardır orada çalışıyorlar. İlla ben bir formuyla İstanbul’un rantını ben almak istiyorum diyor. Allah gözünüzü doyursun, bu türlü rezalet olur mu? İstanbul’un rantı İstanbullulara ilişkin. 16 milyon İstanbullu bunu yemeyecek çeteler yiyecek diyor. İktidar olursak o çetelerin hepsinin burnundan fitil fitil getirmezsem bana da Kemal demesinler. Ne demek ya? Evvel kalktı Fotoroman konuştu, İBB’de teröristler. Müfettişler gitti bir şey yok. Onları Ankara’ya çağırdı sizden bir adam olmaz dedi. Sonra AKP’den vekil adayı olan birini görevlendirdiler o da kelamda müfettiş.
“HER ÖNÜNE GELENİ İNSAN TERÖRİST DİYE HATALAR MI?”
Neymiş terörist çalıştırıyormuş. Kim ne yaptı? Her önüne geleni insan terörist diye kabahatler mı ya. Bu türlü bir ahlak var mıdır. Ya çoluk çocuğun ekmeğiyle insanların ekmeğiyle niçin oynarsın. Siz kendi vatandaşlarınız ortasında ayrımcılık yaparsanız olmaz. Demokrasiyi aldık bir bireye bağladık.
“BEN TÜİK’İN ÖNÜNE BOŞUNA GİTMEDİM”
Bugün minimum fiyat açıklandı. TÜİK’in bütün baskılamalarına karşın, besin enflasyonunun beş puan altında. Yani insanların mutfağına el atıyorlar. Ben TÜİK’in önüne boşuna gitmedim. Çalışanın, emeklinin hakkı gasp edilmesin diye. Enflasyonu düşük gösteriyorlar ona nazaran artırım yapıyorlar. Bu yanlışsız değil. Şayet adalet peşinde koşacak bunu daima bir arada yapmak zorundayız. KKM açıyorsun milyarlar yatıyor orada, beş kuruş vergi vermiyorlar. Sizlerin hepimizin ödediği vergilerle ödüyorlar. E emekli ekmek alırken vergi veriyor. Musluğu açtığı vakit vergi veriyor. Ben buna itiraz ettiğimde niçin itiraz ediyorsun diyorlar.
“ESNAFIN, ÇİFTÇİNİN, ÜRETİCİNİN HAKKI NASIL SAVUNULACAK?”
Bir kelamım daha şayet minimum fiyatla pazarlığa açlık sonundan başlarsan sonu bu türlü olur. Açlık sonunu kabul etmiyoruz… E kabul etseydin hiç değilse. Esnafın, çiftçinin, üreticinin hakkı nasıl savunulacak? Bir avuç bireye milyarları aktaracaksın, milyonlara gelince gıdım gıdım vereceksin. Efendim yüksek artırım yaptık… E besin enflasyonunun 5 puan altında, gayri resmi sayılar çok daha üstünde.
“İSTANBULLULAR HAKKIN VE ADALETİN YANINDA DURDULAR”
İBB Liderimizle ilgili, bir seçime girildi eyvallah, seçimi kazandı eyvallah. Olması gereken neydi? Madem demokratik yollarla seçim kazanıldı, kazanan şahsa hakkını teslim etmek… Olmaz dediler, kim? Saray’ın yargıçları ‘Olmaz’ dedi. Birebir zarfa 4 tane oy pusulası konmuş, üçü gerçek biri yanlış. Nereden biliyorsunuz? Kimse de bilmiyor ancak talimat o denli. Bunu hangi vicdan hangi ahlak kabul eder? Bu milletin bir feraseti var, mazlumun yanında durma üzere bir geleneği var. 8 binlik oy, 800 bin küsura çıktı. Yani İstanbullular hakkın ve adaletin yanında durdular.
“YOLSUZLUK EVRAKLARINA EL ATTI”
Göreve başladı, misyonunu yapıyor. 10’un üzerinde 20’nin büyük yolsuzluk evraklarına el attı. Yani dedi ki; ben İstanbullunun hakkını yiyene vermeyeceğim bunu, adalet için vereceğim mahkemelere buna baksınlar. Çabucak benim Fotoroman dediğim adam evrakları kendisi aldı, ‘Bize vereceksiniz ben bakacağım’ dedi. Evraklar kapatıldı bir tarafta duruyor. Yıllar geçti. Belgeyi alıyorsun, malı götürenlerin hesabı sorulacak sormayın diyorsun, ben bakacağım diyorsun hiç bakmıyorsun.”