Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, partisinin dünkü küme toplantısında “Belki biraz ağır olacak lakin sonuna kadar hak ediyor” diyerek CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik “Haysiyet fukarası, sefil, zavallı, gafil, namert, kifayetsiz, yüzsüz” üzere sözler kullanmıştı.
CHP önderi bu konuşmanın akabinde avukatı aracılığıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhine 5 kuruşluk dava açtı.
“İLGİLİ KİŞİNİN EDERİ, BEDELİ DİKKATE ALINARAK…”
Dava haberini CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik Twitter hesabından şu tabirlerle paylaştı:
” Terbiyeden bağışık lisan eseri: ‘Haysiyet fukarası, sefil, zavallı, gafil, namert, kifayetsiz, yüzsüz’ hakaret kelamları nedeniyle ve Genel Liderimiz Kılıçdaroğlu’nun, ‘tazminat ölçüleri ilgilinin kişiliği, kıymetleri ve ederi dikkate alınarak belirlenmelidir! Erdoğan’ın kişiliği ve ederi için evvelce biçtiğim 5 Paralık pahası değiştirecek rastgele bir gelişme de görülmediğinden yeniden 5 kuruşluk dava aç ve bunu belirt!’ talimatı yeterince, tarafımızdan Erdoğan aleyhine 5 Kuruş ölçülü tazminat davası açılmıştır!..”
Çelik toplumsal medya hesabından dün yaptığı paylaşımda da “Erdoğan’ın düzeysizce tabir ettiği “Haysiyet fukarası, sefil, zavallı, gafil, namert, kifayetsiz, yüzsüz” Hakaret kelamlarının ve ahlak bedellerinden mahrum akının hesabını soracağız! Genel Liderimiz @kilicdarogluk’nun talimatı yeterince RTE hakkında derhal dava açacağız!” tabirlerini kullanmıştı.
ERDOĞAN KONUŞMASINDA NE DEMİŞTİ?
AKP küme toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, CHP önderi Kılıçdaroğlu’na da sert sözlerle yüklenmişti: Erdoğon konuşmasında şunları söyledi:
*Ömründe devlet idaresine dair, bilhassa Toplumsal Sigortalar Kurumu (SSK) Genel Müdürlüğü periyodu hariç rastgele bir bilgisi, deneyimi, kabiliyeti olmayan CHP Genel Lideri’nin devleti yönetme sorumluluğu nutukları atması ise başka bir güldürü olarak karşımıza çıkıyor.
*Bu zatın öncelikle ülkenin en büyük ikinci partisinin başında olmasının getirdiği sorumluluk bir yana, rastgele bir vatandaş olarak göstermesi gereken hassasiyetin farkına varması gerekiyor.
*Kağıthane’yi ‘Kağıttepe’ diye söz eden bir bireyden bu ülkeye cumhurbaşkanı olur mu? Artık söyleyeceklerim bekli biraz ağır olacak; ancak emin olun hepsi de muhatabının sonuna kadar hak ettiği tespitlerdir.
*Madem sorumluluktan kelam ediyoruz; öyleyse kendi devletini, bütçesini uyuşturucu parasıyla finanse etmekle suçlayan bir haysiyet fukarası, ‘sorumluluk’ lafını ağzına en son alacak kişidir.
*Kendi devletini; borsasının yükselişi üzerinden hançerlemeyi siyaset sanan bir sefil, ‘sorumluluk’ sözünün yanına yaklaşamaz.
*Kendi devletini, ülkesini, mafyaya teslim etmekle itham eden bir zavallı ‘sorumluluk’ kavramının yanından yöresinden bile geçemez.
*Yurt dışına gittiğinde ülkenin ve milletin hayrına tek bir görüşme yapmayıp ne kadar terör örgütü destekçisi, ne kadar Türkiye düşmanı varsa onların ekmeğine yağ sürüp gelen bir gafil, ‘sorumluluk’ lafıyla yan yana gelemez.
*Teröriste ‘terörist’, terör örgütüne ‘terör örgütü’ demek yüreği olmayan, terör örgütü güdümündeki partiyi ülke idaresine ortak etmeye çalışan bir namert, sorumluluktan kelam edemez.
*Ağzını her açtığında yolsuzluktan, hırsızlıktan, arsızlıktan kelam edip de kendi belediyelerindeki, parti teşkilatlarındaki kepazeliklere gözünü kapatan bir kifayetsiz sorumluluğun ‘s’sinin bile yanına yaklaşamaz.
*Devraldıkları belediyelerde bırakınız taş üstüne taş koymayı, yapılanları yaşatmayı, başlatılanları sürdürmeyi beceremediklerinden ‘sorumluluk’ diyerek ortalıkta dolaşması kadar yüzsüzce bir hal olamaz.