Benli, araç fiyatlarında, son bir yılda yüzde 120, son iki yıl içindeyse yüzde 360 oranlarında artış yaşandığını belirterek, araç rayiç kıymetindeki bu yükselişin, sigortalıların sahip olduğu malvarlığının bedelini de artırdığını kaydetti. Benli, “Araç fiyatlarına bağlı olarak kasko primlerinin de yükseldiğini görüyoruz” dedi.
Kaskoda araçların rayiç bedeline nazaran primlerin belirlendiğini, bu mevzuda da kamuoyunun yanlış yönlendirildiğini vurgulayan Benli, şunları söyledi:
“2019’un birinci çeyreğinde 106 bin lira seviyesindeki özel kullanım üslubu araçların ortalama bedeli, 2022 yılının üçüncü çeyreğinde 490 bin liraya kadar yükseldi. Buna karşılık kaskonun prim bin 500 lira düzeylerinden 6 bin lira düzeylerine çıktı. Bu da kelam konusu periyotta sigorta fiyatında düşüş olduğu manasına geliyor. Ayrıyeten poliçelerimizde TL bazında yıllık fiyat ve prim garantisi sunuyoruz. Günümüz ekonomik şartlarında bir yıllık fiyat kelamı verebilen, maliyet artışlarını müşterilerine yansıtmaksızın değerin bedelinin korunmasını temin edebilen öbür bir kesim yok.”
Atilla Benli, “2023 yılında da trafik ve kaskoda prim artışları devam edecek mi?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Trafik sigortasında kesim 8 milyar TL ziyan etti. Aldığımız her 100 liralık prime karşılık 200 lira cebimizden hasar ödedik. Kur, enflasyon, taban fiyat; bunların hepsi bizde maliyeti etkiliyor. Taban fiyat yüzde 55 arttı, kümülde de yüzde 94 arttı. Bu artış vücudu hasarlarda tazminat ödemesini etkiliyor. Yalnızca minimum fiyat artışı üzerinden bile hesaplarsak fiyatın birebir kalması mümkün görünmüyor. Kalsa bile şirketlerin bilanço açısından bunu sürdürebilmesi imkan dahilinde gözükmüyor. Prim artışı olacak, lakin 2022’deki oranlarda olacağını düşünmüyorum. Artık muhakkak bir sayısı bulduğu için, maliyetler ve enflasyon baz tesiri nedeniyle 2022’ye nazaran çok daha dertsiz artış olacağını öngörüyorum.”