Karar müellifi Mustafa Karaalioğlu, “Ortak adayın belirlenmemiş olması ve keskin siyasi cümleler kuramamaları muhalif kanatta tenkit konusu olsa da altılı masa siyasetin tek manalı fikri olarak giderek kıymetini artırıyor” değerlendirmesini yaptı.
Karaalioğlu yazısında, “İktidarın yüksek popülizmi muhalefetin alanını daraltıyor; onlar da daha fazlasını vermek yarışından geri kalmıyor; temel meselelere el atmak yerine sandık yolunu gözlüyor. İktidar temel sorunlar mesaisiyle ilgilenmiyor, muhalefet iktisat böylesine berbat giderken, öbür hususların ön plana çıkamamasının kaçınılmaz konforundan istifade ediyor. Tekrar de bu seçim vaadedilmeyen Türkiye vizyonunun da seçimi olacak. Seçmen ya da seçmenin bu hassasiyeti taşıyan kısmı, lisana getirilemeyen vizyonu ittifakların gözlerinden tanıyıp oylayacak. Tercih ettiği takıma bu misyonu re’sen yükleyecek.” niyetini lisana getirdi.
Karaalioğlu şu tabirleri kullandı:
“Elbette, iktidar için polemik üzerinden mesai tüketmek ve tükettirmek anlaşılabilir. En âlâ bildikleri ve en avantajlı oldukları alanda yarışmaktan daha güzel bir tercih olabilir mi? Bu tercih tıpkı vakitte muhalefeti de daima savunmada bırakırken neden öteki yol denensin? Üstelik, iktidar tempoyu artırdıkça bir ortalar kaybettiği gündem belirleme üstünlüğünü de kalıcı olarak geri kazanmışken.
Tek sorunu altılı masa… Altılı masa da güzlü ve yeni bir vizyonu temsil etmiyor lakin altı partinin bir ortada olması demokrasi vizyonu manası taşıyor. Şayet, altı parti de birlikte hareket etmeseydi bu kadar bariz berbat idareye karşın iktidar için siyasi ortam neredeyse güllük gülistanlık olacaktı. Masanın varlığı ve varlığını sürdürmeye devam etmesi bu tabloyu bozdu. Ortak adayın belirlenmemiş olması ve keskin siyasi cümleler kuramamaları muhalif kanatta tenkit konusu olsa da altılı masa siyasetin tek manalı fikri olarak giderek kıymetini artırıyor. Şayet sonuca ulaşırsa da misal sorunlar yaşana demokrasiler için model olma özelliği taşıyor.
Masanın değeri iktidar sözcüleri ve medyasının çabucak her cümlede altılı masayı itham eden kelamlarından de anlaşılıyor.”